Trump Ukrayna'yı sattı mı? Avrupa kapana kısıldı

Sovyetler Birliği'nin çöküşünden bu yana Avrupa, ABD'nin gücüyle desteklenen bir 'güvenlik balonu' içinde yaşadı. Ancak Trump, Ukrayna planı ile Avrupa'yı kapana kıstırdı. Batılı yorumcular yaşadıkları panik ile “Trump'ın Ukrayna'yı sattığını” iddia ettiler. Peki, Trump planlarında başarılı olacak mı? Avrupa biten 'yüzyıllık tatili' sonrasında konfor alanından nasıl çıkacak? İşte detaylar...

HABER MERKEZİ

Avrupa'nın patlayan "güvenlik balonu" ve biten "yüzyıllık tatili"

Trump'ın Ukrayna planı Avrupa'nın Amerika'ya olan bağımlılığına acımasız bir ışık tuttu ve Avrupa, artık konfor alanının içerisinden çıkmak zorunda.

Uzun süren spekülasyonların ardından ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna'daki savaşı sona erdireceğine söz verdiği müzakereleri başlattı ve Suudi Arabistan'da Putin ile biraraya geleceğini açıkladı.

Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında geçtiğimiz günlerde yapılan telefon görüşmesi ve ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in Brüksel'de gerçekleşen Münih Güvenlik Konferans'ında yaptığı sunumun ardından, ABD'nin Ukrayna'dan en azından önceki Batı söyleminin standartlarına göre önemli tavizler vermesini beklediği açık bir şekilde görüldü.

NATO üyeliği, Ukrayna'da barışı korumak için ABD askerleri ve Ukrayna'nın 2014 öncesi sınırlarına geri dönüş olmayacak. ABD ayrıca Ukrayna'nın ve Avrupa'nın güvenliğinin artık Avrupa'nın sorunu olduğunu net bir şekilde ifade etti.

Batılı yorumcuların ABD'nin bu ilk planlarına verdiği tepki tahmin edilebilirdi ki Güvenlik Zirvesi'nde konuşan neredeyse her isim "Trump'ın Ukrayna'yı sattığını" iddia etti.

Ancak bu gelişmeler daha büyük resmi gözden kaçırıyor.

Ukrayna ve Avrupa için temel sorun, gelecekte herhangi bir güvenlik garantisi olmaksızın hayatta kalmaya çalışmak olabilir.

ABD ve Avrupalı müttefikleri çatışma boyunca Ukrayna'nın egemenliğini desteklemek ve savunmak konusunda kararlı olduklarını belirtmişti.

Ancak Trump'ın önerisi ve Hegseth'in açıklamaları Avrupa'nın ve Ukrayna'nın artık güvenlik konusunda yalnız olduklarını ortaya koyuyor.

AVRUPA KAPANA KISILDI!

İşte tüm bu nedenlerden dolayı sadece Ukrayna değil Avrupa'da kapana kısılmış durumda.

Bir tarafta Rusya ile baş başa kalacaklarının farkına varırken, diğer yandan da ABD'nin gücü sayesinde konfor alanı içerisinde yaşayan Avrupa ülkeleri artık tatillerine son vermek zorunda.

ABD'nin barış planı henüz ayrıntılardan yoksun ancak Avrupa'yı masaya davet etmeyeceği neredeyse kesin görünüyor.

Sovyetler Birliği'nin çöküşünden bu yana Avrupa, ABD'nin gücüyle desteklenen bir "güvenlik balonu" içinde yaşadı. Bu da entegre bir AB ekonomisinin otomatik olarak barış ve uyum üreteceğine dair boş bir inanca tutunmasını sağladı.

Trump bu ilişkiyi değiştirmeye çalışıyor ve görünen o ki başarılı olmaya başladı bile.

Trump, Avrupa ülkelerinin kendi kıtalarında daha büyük bir rol oynamasında ısrar ediyor ve bunun için de çok hızlı adımlar atıyor.

Kendi kaderini şekillendirebilen, birleşik ve kendine güvenen bir aktör olmaktan çok uzak olan AB, bölünmüş durumda ve savunma konusunda ABD'siz bir NATO'nun ayakta duramayacağını biliyor.

Avrupalı liderler, 3. yılına giren Ukrayna savaşı boyunca daha yüksek savunma harcamalarıyla yüzleşmek ya da jeopolitiğin karmaşasıyla boğuşmak konusunda isteksizken artık gerçeklerle yüzleşmek zorunda.

Toprak tavizleri ve belirsiz bir gelecekle karşı karşıya kalan Ukrayna ise şimdi Batı ve Avrupa'nın zayıflığının bedelini ödemek zorunda bırakılıyor.