Paramiliter güçlerin kullanımı ve Nekropolitik

Dünyada şu anda devam çok sayıda noktada paramiliter güçlerin rolü artarken, dünya modern çatışmaların gerçekliği ile yüzleşiyor. Paramiliter güçler, iç veya dış baskıyla karşı karşıya kalan devletler için “uygun maliyetli”, inkar edilebilir araçlar olarak seferber ediliyor.

Paramiliter grupların rolü günümüz savaşlarında rahatsız edici bir şekilde öne çıkmaya başladı ve bazı devletlerin düzensiz güçler aracılığıyla iktidarları yıkmak ve işgal gibi planlarını bu şekilde hayata geçirme stratejisi izlediği görülüyor.

Bağları muğlak olan bu gruplar, aldıkları paralar karşılığında kimin yaşayıp kimin öleceğine karar verme yetkisinin düzensiz güçlere devredildiği, nekropolitik olarak bilinen karanlık bir stratejiyi dünyanın birçok noktasında hayata geçiriyor.

NEKROPOLİTİK NEDİR?

Nekropolitik, geleneksel devlet gücü kavramının ötesine geçen ve yasalar aracılığıyla yönetime odaklanmak yerine, "güçlü olanın yaşam ve ölüm koşullarını dikte ettiği" bir ortamı tanımlamak için kullanılır.

Bu tanımlamada devletler, paramiliter güçleri hesap verilebilirlik yapılarının dışında silahlandırır ve hedefleri doğrultusunda kullanır.

Yani herhangi bir devlet ordusu, hedeflerine ulaşmak için bir noktada askeri varlığını artırdığında, uluslararası hukuk ve insan hakları kavramlarına karşı hesap vermesi gerekirken, bu tür paramiliter gruplar hesap verilebilirlikten neredeyse muaftır.

Bu gruplar, devletlerin işledikleri katliamlara karıştığını makul bir şekilde inkar ederken, halkları kontrol etmeleri ve baskı altında tutmaları için birer araç haline gelirler.

Özetle; Nekropolitik strateji de devletler, açık askeri eylemler yerine, acımasız hedeflere ulaşırken hesap vermekten kaçınmak için paramiliter güçleri tercih ederler.

Günümüzde bunun en bariz örnekleri olarak; Rusya'nın özellikle Afrika'da faaliyet gösteren paramiliter grubu Wagner, ABD'nin terör örgütü PKK'nın uzantısı olarak kullandığı YPG/SDG ve Sudan iç savaşında BAE tarafından kullanılan Hızlı Destek Güçleri gösterilebilir.

PARAMİLİTER GRUPLARIN YÜKSELİŞİ

21. yüzyıl çatışmalarında paramiliter güçler giderek daha belirgin roller oynamaya başlamıştır.

Resmi askeri yapıların dışında faaliyet gösteren bu gruplar genellikle; başka bir devletin istediği bir noktada hedeflerine ulaşmasını sağlamak, otoritesine meydan okuyanları sindirmek, terörize etmek ya da ortadan kaldırmak için serbest bırakılmaktadır.

Bunun en bariz örneği Suriye'nin kuzeyindeki ABD destekli terör gruplarıdır.

ABD'nin kendi askeri varlığını tehlikeye atmadan bölgedeki yasadışı hedeflerini gerçekleştirmek için kullandığı terör örgütü PKK ve uzantıları, sözde DEAŞ ile mücadele adı altında bölgede terör estirmekte, ABD'nin ve İsrail'in çıkarları doğrultusunda işgal faaliyetleri yürütmekte ve bunun karşılığında ABD'den silah ve maddi desteğin yanında işgalinin meşrulaştırılması gibi destekler almaktadır.

Bu tür yetkilendirilmiş şiddet, devletlerin açık bir müdahalede bulunmadan kontrol uygulamasına izin vererek nekropolitik stratejiyi hayata geçirilmesidir.

Devletler şiddeti bu gruplara devrederek sorumluluğu gizleyen bir tampon oluşturmaktadır.

SONUÇ

Nekropolitik strateji, kaos ya da keyfi şiddeti akla getirse de, rastgele olmaktan çok uzaktır.

Paramiliter güçler, iç veya dış baskıyla karşı karşıya kalan devletler için "uygun maliyetli", inkar edilebilir araçlar olarak seferber edilir.

Nekropolitiği anlamak, devlet ve devlet dışı aktörler arasındaki çizgilerin tehlikeli bir şekilde bulanıklaştığı bir çağda, terörün nasıl ele alınacağına dair stratejilerin de yeniden şekillenmesi gerektiğini ortaya koymaktadır.