Dosya Haber
Son olarak Brüksel'de üst düzey NATO yetkililerine resmi olarak sunulan ve şu anda gayrı resmi olarak Avrupa hükümetlerine ve yeni gelen Trump ekibine gönderilen yeni NATO tüzüğü, Avrupa ülkelerinin yeni gelen yönetimin savunma konusundaki olası beklentilerini nasıl karşılayabileceklerine dair ayrıntılı bir reçete sunuyor.
Tüzük; Avrupa'nın, Avrupa Yüksek Müttefik Komutanı tarafından yakın zamanda ittifak için geliştirilen savunma planlarını uygulama kabiliyetini önemli ölçüde hızlandırmanın yollarını öneriyor.
Bu, NATO'nun ABD ordusuna olan aşırı bağımlılığını azaltma yolunda uzun bir strateji olarak özetlenebilir.
Önerilen tüzüğün özünde yatan anlaşma, Avrupa'da önemli bir savunma yığınağı yapılması karşılığında ABD'nin Avrupa'da mevcut düzeyde asker konuşlandırmaya devam edeceği şeklinde şelilleniyor.
ABD bu yığınakla birlikte, bir zamanlar Avrupa'daki olası bir çatışma için tahsis edilmiş olan ABD yedek kuvvetlerinin, gerektiğinde dikkatlerini Asya'ya ve Trump'ın hedefleri doğrultusunda Hint Pasifik'e daha fazla kaydırabilmesini sağlayabilir.
Eğer tüzük Atlantik'in her iki yakası tarafından da kabul edilirse, bu durum Trump yönetimi için erken bir kazanımı temsil ederken, ABD'nin NATO'ya olan taahhütlerini de sürdürebilmesini sağlayabilir.
Yeni taslak tüzük üç zorluğu ele almaktadır.
Bunlardan ilki, Rusya'nın sadece Ukrayna için değil, Avrupalı ittifak üyelerinin tamamına karşı da giderek artan bir şekilde tehlike oluşturduğu yaklaşımıdır.
İkincisi, gelişen askeri yatırımları ve artan etkisi ile Rusya ile "sınır tanımayan" olarak adlandırılan ortaklığı nedeniyle Çin'in artan meydan okumasına dikkat çekilmesidir.
Üçüncüsü ise ABD'nin artan küresel savunma sorumlulukları ve savunma yüklerini daha eşit bir şekilde yeniden dağıtma yönündeki hedeftir.
Bu koşullar altında olası yeni tüzük, Avrupalıların ABD ile yeni bir savunma sözleşmesi oluşturmak için özellikle ne yapmaları gerektiğini sormaktadır.
Özellikle Trump'ın dönüşü sonrası kamuoyundaki tartışmalar, Avrupa ülkelerinin GSYİH'lerinin en az yüzde 5'ini mi savunmaya harcamaları gerektiği yönündeki taleplere odaklanmış durumda.
Yeni önerilen tüzük bu soruya detaylı bir şekilde cevap vermektedir.
En geniş düzeyde, Avrupa'nın asgari yetenek gereksinimlerini karşılamak için, Avrupalı NATO üyelerinin 2030 yılına kadar NATO'nun Avrupa'daki savunması için belirlenen tüm yeteneklerin en az yarısını tek başlarına sağlamaları gerektiğini değerlendirmektedir.
Yeni taslağa göre; Avrupa savunmasının bu asgari gereklilikleri karşılayacak şekilde büyütülmesi ve savunma harcamalarının GSYİH'nin yüzde 3'ünün çok üzerinde bir seviyede olmasını gerektirecektir.
Avrupalılardan özellikle hangi kabiliyetlere katkıda bulunmaları beklenecek?
Önerilen tüzük, Polonya ve Romanya'da ileri konuşlandırılmış iki Avrupa kalkan kolordusunun kurulmasını ve bunların dört yedek Avrupa savaş kolordusuyla desteklenmesini önermektedir.
Buna ek olarak, Avrupa'nın stratejik hava ikmali, havadan havaya yakıt ikmali ve operasyonel istihbarat gibi daha fazla sözde etkinleştirici üretmesi gerekecektir. Zira; Avrupa bugün ABD'nin etkinleştiricilerine çok fazla bel bağlamaktadır.
Diğer yandan; NATO'nun nükleer caydırıcılığının da Rusya'nın nükleer tehditlerine ve Rusya'nın Belarus da dahil olmak üzere daha kısa menzilli nükleer kuvvetler konuşlandırmasına karşılık olarak güçlendirilmesi öngörülüyor.
Tüzük bunu başarmak için daha geniş nükleer paylaşım düzenlemeleri ve ABD, İngiltere ile Fransa arasında daha fazla nükleer işbirliği gibi yollar önermektedir.
Ayrıca, birçok Avrupa ülkesinin karşı karşıya olduğu ekonomik ve siyasi sorunlar göz önüne alındığında, tüzük, ulusal savunma bütçelerindeki ani artışlarla karşılanamayan savunma gereksinimlerini finanse etmek için bir yol önermektedir.
Tüzükte yer alan öneriler, bazı müttefiklerin mevcut yüzde 2'lik harcama hedefinin altında kaldığı Avrupa için geniş kapsamlı ve pahalı.
Diğer yandan Avrupa'nın en büyük iki ekonomisi olan Almanya ve Fransa'da siyaset çalkantı içinde ve diğer iki kritik ülke olan İspanya ve İtalya ise NATO'nun harcama hedefinin çok gerisinde.
Avrupa'nın GSYİH büyümesinin 2024 yılında ortalama yüzde 1'in altında olması, birçok ülkenin başka yerlerde derin kesintiler yapmadan savunma harcamalarını arttırmasını zorlaştıracaktır. Ancak Trump'ın tehditleri, Rusya tehdidi ve Çin'in askeri gücünün katlanmasının birleşimi, Avrupa'nın eğer özerk bir güvenlik istiyorsa, bu planı hayata geçirmesini elzem kılıyor.
Trump'ın önümüzdeki günlerde yemin etmesinin ardından yapılacak Atlantik ötesi müzakerelerin ardından, Haziran ayında Lahey'de yapılacak NATO Zirvesi, ittifakın ve planın geleceğini belirleyecek.