Büyük sözler, sessiz adımlar... Trump'ın strateji değişikliği

Trump, Rusya-Ukrayna savaşından Ortadoğu krizine, gümrük tarifelerinden İran ve Hamas'la ilişkilere kadar birçok konuda iddialı çıkışlarının gerisinde kaldı. Trump tüm iddialarından neden geri adım atıyor? İşte tüm detaylar...

HABER MERKEZİ

Rusya ile bir uzlaşmaya varmanın önünde artan engeller ve Çin ile Asya-Pasifik'e odaklanmak ile ilgili hedefi, Trump'ı giderek Orta Doğu'da daha uzlaşmacı bir yol izlemeye doğru yöneltiyor.

Nitekim; ABD Başkanı Donald Trump'ın Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmayı bir hafta içerisinde bitirme iddiası ve bir barış anlaşması sağlama hedefi durma noktasına geldi ve görünen o ki bu hedefi artık Putin'in de isteği ile Türkiye'ye devretti.

Trump'ın 100 günü geride kalmasına ve son haftalarda uzlaşmacı adımlar atmasına rağmen, Kremlin'in Ukrayna'ya yönelik saldırıları arttı ve Putin kendisini artık bu pazarlıkta daha güçlü görüyor.

Nitekim geçtiğimiz hafta ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance da bu yaklaşımı dile getirmiş ve yaptığı açıklamada "henüz" umudunu kaybetmediğini ancak Rusya'nın "çok fazla şey istediğini" düşündüklerini belirtmişti.

Şimdiye kadar Trump, kampanya süreci boyunca dile getirdiği ve anlaşmalar yapma konusundaki tüm iddialarına rağmen, çatışma bölgelerinde net bir şekilde başarısız oldu.

Trump bu yüzden yakın dönemde artık daha ılımlı bir politika izliyor ve Birleşik Krallık ile gümrük vergisi anlaşmasını yaptığını açıklamasının ardından, İsrail'in bilgisi olmadan Hamas ile görüşmeler yaptığını da açıkladı. Trump önümüzdeki günlerde Çin ile de bir uzlaşıya gidecek anlaşmalara dair görüşmelerin de sinyallerini verdi.

TRUMP İSTEDİKLERİNİ BAŞARABİLECEK Mİ?

Trump, göreve geldiği ilk andan itibaren Amerika için yeni bir "altın çağ" olarak tanımladığı gümrük vergileri konusunda büyük laflar etti ve tüm muhataplarının kendisini arayacağını ve pazarlık yapacağını iddia etti.

Ancak bugüne kadar resmi olarak herhangi bir anlaşma yapamadı. Hatta büyük oranda bu iddiaları konusunda geri adımlar attı.

Diğer yandan Trump, Rusya-Ukrayna savaşında başarısızlığını kabul etmesinin ardından, İran ile de benzer bir süreç yaşıyor.

Trump ve yardımcısı Vance, İran konusunda artık daha uzlaşmacı bir tavır sergiliyorlar. Ancak 4 tur görüşmelere rağmen İran, nükleer enerji programından vazgeçmeyeceğini açıkca ortaya koyuyor.

Bu süreçte Vance, Trump'ın "İran'ı küresel ekonomiye yeniden entegre etmeye" çalışacağı fikrini bile ortaya attı ki böyle bir anlaşma, Washington'daki şahinler grubu ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu için büyük bir hayal kırıklığı olabilir.

TRUMP NEDEN GERİ ADIMLAR ATIYOR?

ABD merkezli bağımsız bir araştırma kurumu olan Gallup tarafından yakın zamanda yayınlanan bir anket, daha fazla Amerikalının İsrail'den soğumaya başladığını gösteriyor.

Gallup anketinde ABD vatantaşlarının yalnızca %46'sının İsrail'e destek verdiğini gösterirken, %33'ünün ise Filistinlilere sempati duymaya başladığını ortaya koyuyor.

Geçen yıl Gallup tarafından yapılan ankette Filistinlilere sempatinin sadece %8 olduğu düşünüldüğünde durumun vahameti daha net görülebilir.

Özetle MAGA hedefi ile ortaya çıkan Trump'ın Ortadoğu hedefleri konusunda, gerek Amerika'da gerekse de küresel arenada önemli bir huzursuzluk var ve Trump'ı tanıyanlar onun bu eğilimler doğrultusunda hareket edeceğini biliyor.

Görünen o ki; İsrail'e "duygusal bağlılığı" olan Joe Biden'ın izlediği yolu artık doğru bulmayan Trump, Palmerstonian ilkesine göre hareket etmeyi kabul etti ve "Ebedi müttefiklerimiz de yok ve daimi düşmanlarımız da yok." mantığı ile hareket ediyor ve bundan sonra da öyle hareket edecek.

Trump'ın İsrail'in bilgisi dışında Hamas ile yaptığı anlaşmanın ardından, önümüzdeki günlerde gerçekleştireceği Körfez ziyareti sırasında da sürpriz olarak adlandırılacak adımlar atması, hatta bölgedeki ülkelerin desteğini almak için "Filistin'i kağıt üzerinde tanıması" gibi gelişmelere imza atması beklenebilir.