Yerli kamerayla mayınlar tespit edilecek

Hacettepe Teknokent'te Ar-Ge çalışmaları yürüten MS SPEKTRAL firması, toprak örüntülerindeki değişimleri ve yüzeye çıkmış kabloları belirleyerek mayın ve patlayıcı tespiti yapabilen 'hiperspektral kamera' üretti.

1

Firmanın Üst Yöneticisi Sancay Kırık yaptığı  açıklamada, Türkiye'de hiperspektral kamera alanında üretim yapan tek firma  olduklarını söyledi.

 
Hiperspektral kamera için çalışmalara Temmuz 2015'te TÜBİTAK projesi  olarak başladıklarını anlatan Kırık, zırhlı araçlar için "Kemgöz" adını  verdikleri kamerayı geliştirdiklerini belirtti.
 
Kırık, ürünün mayın tespitinde yardımcı sistem olarak kullanılacağını  ifade ederek, "Temel amacı aracın üzerinde bulunan diğer sensörlerle mayın  tespitini gerçekleştirmek. Biz bunun hem optik hem elektronik hem de mekanik  tasarımlarını yaptık." dedi.
 
Dünyada doğrudan mayın tespiti yapabilen bir cihaz bulunmadığına  işaret eden Kırık, kameranın birkaç sensörden elde edilen verilerin doğruluk  payını artırdığına dikkati çekti.
 
İnsan gözünün üç rengi görebilmesine karşın, geliştirdikleri kameranın  135 rengi görebildiğini vurgulayan Kırık, şöyle devam etti: "Kemgöz, gözle görülemeyen malzemeleri otomatik olarak tanıyabiliyor,  toprağa gömülü el yapımı patlayıcılara ait kabloları tespit edebiliyor. Bu tür  tespitler uzak mesafeden normal kamerayla yapılamıyor ancak geliştirdiğimiz  kamera sayesinde patlayıcı kabloları belirlenebiliyor."
 
Medikal sektörü ve tarımda da kullanılabiliyor
 
Kırık, cihazın gündüz şartlarında çalıştığını ifade ederek, ürünün  kazılmış topraktaki nem farklılıklarını, örüntü değişimini, mayın nedeniyle  yüzeye çıkan kimyasal bileşenleri fark edebildiğini, ayrıca kamuflaj tespiti  yapabildiğini söyledi.
 
Hiperspektral kameraların savunma sanayisi dışında pek çok kullanım  alanı olduğunu anlatan Kırık, tarımda ürün sınıflandırılması ve rekolte tespiti,  maden sahalarının belirlenmesi, beyin ameliyatlarında tümörlü bölgenin teşhisinin  bunlardan sadece birkaçı olduğunu dile getirdi.
 
Kırık, ABD'nin 2014 yılından itibaren bu kameraların ihracına yönelik  ilave kısıtlamalar getirdiğini belirterek, cihazın yerli imkanlarla üretilmesinin  önemine dikkati çekti. STAR