İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısında yer alan binadaki büyük salonda görülen duruşmada, savunma yapan tutuklu sanık Şafak Koca, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Yalova'da yaylada olduğunu söyledi.
AA'nın haberine göre; Bulunduğu yerde televizyon olmadığını belirten Koca, "Bunun bir tiyatro olduğunu söyledim. Şehitleri düşününce bu yanlış tespitten dolayı kahroldum. İddianamede WhatsApp grup paylaşımları konuşmaları var. Bu gruplarda hiçbir şey paylaşmadım. Okumaya ve takip etmeye vaktim yoktu zaten. Grup bildirimlerini sessize alırdım. Kesinlikle ByLock ve kripto mesajlaşma programları kullanmadım. Bank Asya'da hesap açmadım." dedi.
Floryalı İş Adamları Derneği'nin aidatlarını bile ödemediğini öne süren Koca, Mahkeme Başkanı Ali Öztürk'in "Yaptığın bir telefon görüşmesinde, Adana'da gözaltına alınacak 5 kişi olduğunu söylüyorsun. Nereden temin ediyorsun bu bilgiyi?" sorusu üzerine, bunun yerel basında haber olarak çıktığını söyledi.
Başkan Öztürk'ün "FK2000 isimli WhatsApp grubunda mütevelli diye kayıtlı kişiler var. Burada buluşma tarihleri haftanın belirli günlerine denk geliyor. Bu görüşmelerin içerikleri nedir?" sorusuna Koca, "Hafta sonu programlarına gidiyordum." yanıtını verdi.
Cumhuriyet Savcısının "Hiç aidat ödemiyorsun ama seni maç izlemeye çağırıyorlar. Aidat ödemeyenleri neden maç izlemeye çağırıyorlar?" sorusu üzerine Koca, derneğin aidat ödemediği için kendisini daha önce aradığını iddia etti.
Savunmasını yapan sanık Ahmet Tuzlu da Konyalı olduğunu, 8 lokantasının bulunduğunu, hiçbir şekilde "ByLock" kullanmadığını, işi gereği lokantalarında wifi bulunduğunu ve kendisinin değil, başkasının ByLock indirdiğinin raporla tespit edildiğini öne sürdü.
Tuzlu, Bahçelievler İş Adamları Derneği'ne iş ve sosyal çevresini genişletmek için üye olduğunu, 2014'te istifasını faksladığını ancak bunun işleme konulmadığını, sonradan 2015'te işleme konulduğunu öğrendiğini belirterek, örgüte finansal destek sağlamadığını, maddi yardımı akrabalarına yaptığını ileri sürdü.
Mahkeme Başkanı Ali Öztürk'ün "Bank Asya'da 2013 Aralık'ta 99 bin liran varmış. Daha sonraki aylarda mevduatın yükselmiş. Sebebi nedir?" sözleri üzerine Tuzlu, "Yaklaşık 45 milyon lira cirom var. Başka bankalarla da çalışıyorum. Bu hesap benim şahsi hesabımdır. Para sadece bekledi." diye konuştu.
Başkan Ali Öztürk, "Ali Çelik (iddianamede FETÖ'nün 73 kişiden oluşan tepe kadrosu içerisinde yer alan isim) ve Kudret Ünal (Fetullah Gülen'in doktoru olarak bilinen kişi) ile telefon görüşmeleri yaptığın iddialarına neler diyeceksin?" sorusu üzerine Tuzlu, "Ben bu kişilerle görüşmedim. Lokantalarda telefonlar var, şarjı biten müşteriler telefonla konuşmak istiyorlar. Müşteriler konuşmuş olabilir." dedi.
Başkan Öztürk'ün "Yurt dışına çıkış yapmışsın. Yaptığın iş ihraç edilecek bir iş değil. Yurt dışına etli ekmek nasıl yapılır diye öğrenmek için mi çıktın?" sorusuna Tuzlu, "Hem gezi, hem de gıda sektörüne bakmak için çıktım." yanıtını verdi.
"BU KURBANLARLA AFRİKA'DA AÇ KALMAZ"
Mahkeme Başkanı Öztürk, Tuzlu'nun savcılık ve hakimlik ifadelerini okudu. Sanığın ifadesindeki, kesilen kurbanlarla ilgili beyanları üzerine Öztürk, "Bu kadar kurban kesiliyor. Bu kurbanlarla Afrika'da aç kalmaz. Nasıl film dönüyor biliyoruz. Dernekler kurban topluyor." dedi.
Tuzlu da kendisinin kurban teklifini reddettiğini öne sürdü.
Başkan Öztürk'ün "ByLock içerikleriyle ilgili olarak bir tutanak geldi. Bir kez giriş yapılan yapılan ADS'ler dikkate alınmıyor ancak bu ByLock'tan birden fazla kez giriş yapıldığı için dikkate alınıyor. Görüşme kayıtları geldi. Bu kayıtta, 'Amerika genelinde yapılan otel programı iyi geçti, Fetullah hocaya iletildi. Programda üst düzey FBI yetkilileri de konuşmacı olarak katıldı.' diye birden fazla gruba mesaj atılmış. Hatay Kırıkhanlı birisini tanıyor musun? Bu şahıs nerede çalışıyor?" diye sordu.
Sanık Tuzlu'nun, "Okul servisçiliği yapan Hataylı biri vardı. Ailesiyle birlikte lokantaya gelirdi. Bakırköy'de servis ve turizm şirketi sahibiydi." sözleri üzerine Başkan Öztürk, "Bu şahıs keşke buraya gelse de FBI üst düzey ajanlarının ne konuştuğunu söyleyip, bizi aydınlatsa." dedi.
Tutuklu sanık Mustafa Zenginer de savunmasında, en çok üyesi olan ve aktif programlar yapan derneklerden birinin TUSKON olduğunu, TUSKON'a bağlı 200'den fazla derneğin bulunduğunu ifade ederek, bu nedenlerle iş adamlarıyla tanışmak ve çevre edinmek için derneğe üye olduğunu dile getirdi.
Sanık Zenginer, Rızanur Meral'in konuşmasını önceden bilmesinin mümkün olmadığını, yaptığı telefon konuşmalarında bazı cümlelerin cımbızlandığını iddia ederek, "Bank Asya ile hiç çalışmadım. Konut kredisi çekmiştim ve kredi kartım vardı. Bunları ödemek için para yatırırdım. Digitürk, bazı kanalları çıkartması üzerine sözleşmesini ihlal etti. Çocuklarımın izlediği kanallar vardı. Bu kanalları iptal etmesinden dolayı abonelikten ayrıldım. Bu kanalların çıkartılması sansürdür. Buradan bu kanalların yayın politikasını desteklemem sonucu çıkmamalıdır. Tepkim sansüredir. ByLock kullanmadım. Bir hata olduğunu düşünüyorum." diye konuştu.
Mahkeme Başkanı Ali Öztürk, "TUSKON 5. Olağan Genel Kurulu'na katıldın mı? Meral'in konuşması dinleniyor ve ayakta alkışlıyorlar. Sen de alkışladın mı?" sorusuna Zenginer, "Ben arka sıralarda oturuyordum. Başlarda konuşma normaldi, herkes alkışladı. Konuşmanın yarısından sonra dozu arttı. Kimler kimlerin inlerine girecek, ifadesini alkışlamadım." dedi.
Başkan Öztürk'ün "İstifa ettin mi?" sorusuna Zenginer, "Bir suç örgütü olduğu hükümet tarafından iddia ediliyordu. Neyin ne olduğunu anlamamıştım." şeklinde cevap verdi. Başkan Öztürk de "Daha ne olsun. MİT'çilerin kafasına silah dayanıyor, ağızları burunları dağıtılıyor. Ne olması gerekiyor?" sözleri üzerine Zenginer, "Ben anlamadım." dedi.
Başkan Öztürk, "Osman Zenginer'in, Ankara'da Akın İpek tarafından yapılan Beyaz Saray taklidi bir yerde, kayyumların üzerine araç sürüp yaraladığını biliyor musun?" sorusu üzerine sanık Zenginer, ağabey Osman Zenginer'in şu anda İngiltere'de olduğunu belirterek, "Bana bu olayı anlattı. Eşi arayınca panik yapmış, üzerilerine sürmemiş. Osman Zenginer, Akın İpek'in eniştesidir." dedi.
Duruşma, sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam ediyor.