HABER MERKEZİ
ABD Başkanı Trump'ın AB'ye yönelik vergi söylemleri sonrası Türkiye'ye yarayacak yeni bir süreç başladı. AB ticari güvenliğini garantilemek için son dönemde Türkiye ile diyaloğu canlandırdı.
ABD Başkanı Donald Trump'ın gümrük tarifesi söylemleri, Avrupa Birliği'nin (AB) ticari güvenliği konusunda Türkiye'yi öne çıkardı. Trump'ın Avrupa'ya yönelik tutumu karşısında hem ekonomik hem savunma alanında yeni ortaklar arama veya var olanları geliştirme arayışına giren AB, bu doğrultuda birlik üyesi olmayan Türkiye'nin de aralarında olduğu bazı ülkelerle diyaloğu canlandırdı.
Jeopolitik gerilimlerin yanı sıra ticaret politikalarında yükselen korumacılık eğilimlerinin dünya genelinde büyük belirsizlikleri ortaya çıkardığı ortamda, Türkiye'nin son yıllarda birliğin ticaret ortakları arasındaki yeri dikkati çekiyor. Türkiye, son dönemde AB üyesi ülkelerle Ekonomik ve Ticaret Ortak Komitesi (JETCO) ve çeşitli karşılıklı ziyaretlerle ilişkilerini geliştirirken ticari diplomasi faaliyetleri kapsamında AB ile Gümrük Birliği'ni güncelleme müzakereleri de hız kazandı.
Söz konusu girişimlerin dış ticaret rakamlarına da yansıdığı görüldü. Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerinden derlenen bilgiye göre, Kovid-19 salgını öncesi Türkiye'nin AB ile ticaret hacmi 138 milyar euro seviyelerinde iken bu tutar geçen yıl 210 milyar 783 milyon euro'ya ulaştı. Böylece 2020-2024 döneminde Türkiye ile AB arasındaki dış ticaret hacmi yüzde 59 artış gösterdi. Ürettiğinin yarısını AB ülkelerine satan Türkiye 2023'te olduğu gibi 2024 itibarıyla da ABD, Çin, Birleşik Krallık ve İsviçre'yi izleyerek birliğin en büyük 5'inci ortağı olmayı sürdürdü.
İngİliz Daily Telegraph, Türkiye'nin uluslararası rolünün yeniden şekillendiğine ve Avrupa ile ilişkilerinin güçlendiğini yazdı. Adrian Blomfield'ın kaleme aldığı "Erdoğan Türkiye'yi yeniden dünyanın merkezi yapıyor" başlıklı yazıda, Rusya-Ukrayna savaşının ardından Türkiye'nin izlediği tutumun, Batı ile olan ilişkilerini dengelemeye çalışan Erdoğan'ın, Avrupa ile daha yakın işbirliği kurmasına zemin hazırladığı belirtildi. Türkiye ve Avrupa'nın son zamanlarda yakınlaştığına dikkat çekilen yazıda ABD'nin Donald Trump döneminde, Ukrayna politikaları ve NATO'ya bakış açısındaki değişikliklerin, Avrupa'yı silahlanma yarışı içine soktuğunu, aynı zamanda Türkiye'nin stratejik rolünü daha belirgin hâle getirdiği vurgulandı.
The Telegraph, Türkiye'nin savunma sanayiinde de önemli bir rol üstlendiğini belirtti. Yazıda özellikle insansız hava araçları, zırhlı araçlar ve savaş gemileri üreten Türkiye'nin, Avrupa'nın yeniden silahlanmaya yöneldiği bu dönemde büyük bir stratejik ortak haline geldiği belirtildi. Yazıda "Rusya ile olası bir savaş durumunda ABD'nin desteğine güvenilemeyeceği gerçeği ile yüzleşen Avrupa için Türkiye, vazgeçilmezliğini gösterdi. Avrupa'nın Türkiye'ye ihtiyacı olduğu konusunda çok az şüphe var" değerlendirmesi yapıldı.
Yunan medyası, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın iki devletli çözüm konusundaki kararlı duruşunu överken, "AB, Türkiye'nin gücüne teslim oldu" ifadelerini kullandı. Yunanistan merkezli Pentapostagma gazetesi analizde "Tatar'ın seçim zaferi, sadece Kıbrıslı Türkler için değil, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki çıkarları için büyük bir kazanım oldu" denildi. Haberde özellikle Türkiye'nin Avrupa üzerindeki artan etkisine vurgu yapılarak. "2001'den önce Türkiye,
Avrupa Birliği'ne bağımlı bir ülkeyken, bugün Avrupa'nın güvenliği Türkiye'ye bağımlı hale geldi. Maalesef Türkiye'nin savunma, enerji ve güvenlik alanlarındaki yükselişi, Avrupa'yı Türkiye ile iş birliğine zorladı" ifadesi kullanıldı. Yazıda Türkiye'nin Kıbrıs'taki etkisine yönelik şu ifadeler dikkat çekti: "Türkiye'nin güvenlik, savunma ve enerji alanlarındaki başarıları Kıbrıs'taki dengeleri kökten değiştiriyor. Avrupa artık Türkiye'nin işbirliğine her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyuyor."