BÜLENT ŞANLIKAN
Avrupa'nın en büyük, dünyanın ise ikinci büyük ahşap yapısı olan Büyükada Rum Yetimhanesi, 50 yılı aşkın süre sonra kurtarılacak. Geceli-gündüzlü çalışmalar sonucu yetimhanenin restorasyonu için tüm bürokratik işlemler tamamlandı.
Eski Cemaat Vakıfları Temsilcisi Laki Vingas, AKŞAM'a şunları söyledi: "İnanılmaz bir çalışma yapıldı. Kolay değil yıkık ve ahşap bir devasa yapının digital rölevesini çıkarmak. Fotoğraf çalışmasından tutunda binanın güvenliği ile ilgili her türlü çalışma bürokratik tüm işlemler tamamlandı. Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy'un yakınlığını hissettik. Bu projeyi çok yakından takip ettiğini biliyorum. Anıtlar kurulunun, yerel yönetimlerin, kaymakamlığın, ada halkının ve kamuoyunun çok büyük desteği var. Birinci aşama için ihale bile yaptık. Bir yerden finans desteği belliyorduk, son anda vazgeçildi. Finans arayışımız yurt içinde ve yurtdışında devam ediyor. 6 milyon dolara ihtiyaç var."
SÜREKLİ GELİR GETİRECEK BİR YERE DÖNÜŞECEK
Restorasyonun yap-işlet-devret modeliyle hayata geçirileceğini belirten Laki Vingas, şöyle konuştu: "Turistik amaçlı, sağlık turizmi veya bir eğitim kurumunun bir yeri haline gelebilir. Mutlaka gelir getirici bir dönüşüm sağlanmalı. Çünkü binanın güvenliği, onun sigortası, bakımı dolayısıyla çok büyük bir gideri var. Amacımız yetimhaneyi ortaklaşa ileriye taşıyacağımız bir şeyleri birlikte var etmenin sembolü haline getirmek."
Rum Yetimhanesi, 1899'da Belçikalı bir firma tarafından yapıldı; 1902'de Rum aile tarafından alınarak Patrikhane'ye hibe edildi. Yetimhane olan bina 1962'de Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne devredildi. Rum Ortodoks Patrikhanesi binanın iadesi için 2005'te AİHM'de dava açtı; binanın tapusu resmi olarak Fener Rum Patrikhanesi'ne geri verildi.