Türkiye düşmanı Cem Özdemir, 31 Mart’a ilişkin kara propaganda yaparak Türkiye aleyhine açıklamalarda bulundu

Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik düşmanlığıyla bilinen Alman Yeşiller Partisi’nin eski lideri Cem Özdemir, 31 Mart seçimlerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Alman basınına verdiği röportajda Türkiye aleyhine kara propaganda faaliyeti yürüten Cem Özdemir, 24 Haziran seçimlerindeki katılım oranı ve şeffaflığın uluslararası kuruluşlarca da teyit edilmiş olmasına rağmen “Türkiye’de uzun süredir adil ve şeffaf bir seçim gerçekleştirilmediği” yalanını ortaya attı.

TM Dijital Haber Merkezi

Almanya’daki Yeşiller Partisi’nin eski lideri olan ve Türkiye düşmanlığıyla bilinen Cem Özdemir, Alman basınına verdiği röportajda, 31 Mart seçimleri üzerinden Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karşıtı söylemlerini sürdürdü.

BZ Berlin’e röportaj veren Cem Özdemir, henüz üzerinden 9 ay gibi bir süre geçen ve uluslararası gözlemciler tarafından anbean takip edilerek ne şeffaflığı ne de yasalara uygunluğu tartışılmayan 24 Haziran seçimlerine rağmen, “Türkiye’de uzun süredir adil bir seçim gerçekleştirilmediği” yalanını ortaya attı.

Anketlerin İzmir’de açık ara farkla Millet İttifakı’nın adayının önde olduğunu gösterdiğini iddia eden Cem Özdemir, “Bu yüzden, Erdoğan için İzmir’de hile yapmak zor görünüyor; ama İstanbul ve Ankara gibi kıran kırana geçen yerlerde manipülasyon yapılabilir.” sözleriyle kara propaganda faaliyeti yürüttü.

Dünyanın her yerinden birçok basın mensubunun Türkiye’den anbean okuyucularıyla haber paylaşabilmeleri için her türlü imkânın ve şeffaflığın seferber edilmiş olmasına rağmen seçimleri takip etmek bahanesiyle Türkiye’de ajanlık faaliyeti yürütmeye çalışan sözde gazetecilerin sınır dışı edilmesiyle ilgili de bir karalama kampanyası yapmayı ihmal etmedi.

Yabancı gazetecilerin Türkiye’deki son gelişmeleri okuyucularına aktarmalarının engellendiği yalanına sığınan Türkiye düşmanı Cem Özdemir, “Erdoğan kendisini yeterince güçlü hissediyor. Bu yüzden de ona gerekli cevabı Berlin ve Brüksel (Avrupa Birliği) yönetimleri vermelidir.” diye konuştu.