Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, tüm dünyaya örnek olacak adımlarla kadınlara yeni bir bakış açısı kazandırdı. Cumhuriyet'in ilk yıllarından itibaren kadınların siyasal yaşama katılmaları yönünde bir dizi değişiklik yapıldı. 1930'dan itibaren önce belediye seçimlerine katılma, daha sonra köylerde muhtar olma ve ihtiyar meclislerine seçilme hakkı tanınan kadınların, milletvekili seçme ve seçilme hakkı, 5 Aralık 1934'te Anayasa ve Seçim Kanunu'nda yapılan yasa değişikliği ile tanındı. Anadolu kadını, seçme ve seçilme hakkını İsviçreli kadınlardan 36, Fransız hemcinslerinden 11, Belçikalılardan ise 14 yıl önce elde etti.
Kadınlar, bu siyasal haklarını ilk kez 1930'da yapılan belediye seçimlerinde kullandı. Artvin'in Yusufeli ilçesine bağlı Kılıçkaya beldesinde kadın belediye başkanı Sadiye Hanım seçildi. 1933'te ise kadınlara muhtar olma ve köy heyetini seçme hakkı tanındı. Türkiye'nin ilk kadın muhtarı ise, Aydın'ın Çine ilçesine bağlı Demirdere Köyü'nde yaklaşık 500 oy alarak seçimi kazanan Gül Esin Hanım oldu. Kadınların seçme-seçilme hakkını elde ettikten hemen sonra 1935 yılında gerçekleşen ilk seçimlerde meclisteki 395 vekilin 18'i kadındı. Bu da yüzde 4,6'lık bir oranla dünyada ikinci sıraya karşılık geliyordu. İlk kadın milletvekilleri arasında Hatice Özgener, Ferruh Güpgüp, Şekibe İnsel, Sabiha Gökçül, Mihri Pektaş, Nakiye Elgün gibi isimler öne çıktı. Sonraki yıllarda ise, Halide Edip Adıvar gibi milletvekilleri de Meclis kürsüsünde siyaset yapmaya devam etti.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Türk kadınının seçme ve seçilme hakkını elde etmesinin 89. yılını şu sözlerle kutladı: "Binlerce yıllık tecrübenin, irfanın ve Anadolu ruhunun taşıyıcısı Türk kadınının, Türkiye Yüzyılı'nın inşasında da öncü olacağına yürekten inanıyorum. Tarihimizin dönüm noktalarından, Türk kadınının seçme ve seçilme hakkını elde edişinin 89. yılını kutluyor, tüm kadınlarımızın Dünya Kadın Hakları Günü'nü tebrik ediyorum."
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı tanınmasının 89. yılında Meclis'te düzenlenen programda konuştu: "Kadınlarımız güçlü olacak, ailemiz de güçlü olacak. Türk toplumunun en başından itibaren Türk kadını her zaman yönetimin içinde olmuş, ülkenin yönetimiyle ilgili meselelerle de söz sahibi olmuş, toplumsal hayatın içinde olmuştur."