Tevafuk kelimesi Seni Çok Bekledim dizisiyle gündeme geldi. Geçtiğimiz hafta ilk bölümü ile akrana gelen dizide tevafuk ile tesadüfün arasındaki farkı en etkili bir şekilde ifade edildi. Bilindiği üzere İki varlığın veya olayların belirli şartlar ve uyum karşılığında karşılaşmaları, bir araya gelmelerine tevafuk deniliyor. Rastlantı yani tesadüf ile tevafuk birbirine benzer kelimeler değildir. Bu iki kelimeyi birbiriyle karıştırmayınız. Kelimenin doğru yazılışı ve okunuşu "tevafuk"tur. Tevavuk veya tefavuk olarak okunması veya yazılması yanlıştır.Evrende hiçbir olay kendiliğinden olmadığına göre elbette "tasaduf" yerine "Tevafuk" kelimesini kullanmanız gerekir. Bir olay "tasaduf" olarak adlandırıldığında, bu olayın ön planlama olmaksızın kendiliğinden gerçekleştiği anlamına gelir. Aslında evrendeki en küçük olay bile Yüce Allah'ın iradesiyle ve O'nun izniyle gerçekleşmektedir. Ve evrendeki her olay O'nun gücüyle yaratılmıştır ve içinde olan her şeyi Allah bilir. Peki tevafuk ne demek, TDK'ya göre ne anlama gelir? Tesadüf ve tevafuk arasındaki fark nedir?
Tevafuk Hiç bir şeyin tesadüf olmadığını her karşılaşmanın ilahi bir iradeyle gerçekleştiğini söyler.Önüne çıkanı ardindakı güçü zekayı göremiyen bi care tesadüf der; ama görebilen tevafuk der.
TEVAFUK DİNİ ANLAMI
Tevafuk, hoş ve zarif bir şekilde varlıkların veya olayların birbirine denk gelmesini ifade eden İslami bir terimdir. Bu sözcükte İlahi iradenin takdiri söz konusudur. İlahi iradenin takdiri ve onayı olmadan olayların gelişemeyeceği bu sözcükle kabul ediliyor.
TESADÜF İLE TEVAFUK KELİMELERİNİN KARIŞTIRILMASI
TDK sözlüğüne göre tesadüf; rastlantı, yalnızca ihtimallere bağlı olan olayların kesin olmayan sebebi olarak açıklanıyor. Tevafuk ise; Birbirine uyma, uygun gelme olarak açıklanıyor. Gördüğünüz gibi tesadüfte ihtimaller söz konusudur. Tevafuk kelimesinde ise birbirine denk gelme ve uyum söz konusudur.
TESADÜF MÜ, TEVAFUK MU?
Kâinat, Allah'ın kudret kalemiyle yazdığı muhteşem bir kitaptır. Bu kitap, baştan sona hikmetlerle doludur. Hiçbir yerinde bir abes, bir fazlalık söz konusu değildir. Kur'an'ın bildirdiği gibi,
"Çevir gözünü, bir bak! Herhangi bir kusur bulabilir misin? Sonra bir daha, bir daha çevir. Gözün yorgun ve mahrum olarak sana geri dönecektir." (Mülk, 67/3-4)
Bu gerçeğin en güzel bir misali, insan vücududur. İnsan vücudunda, görevi olmayan hiç bir uzuv yoktur. Sadece karaciğer, dört yüzden fazla görevi başarıyla yürütmektedir.
Kâinatta meydana gelen olaylar, tamamen Allah'ın kudreti ve tasarrufu iledir. Mesela, biz yağmurun yağdığını görürüz. Gerçekte ise, yağmur yağdırılır. Rüzgârlar rastgele değil, Allah'ın emrine göre eserler. Hiçbir olayda tesadüf yoktur. "Tesadüf, ancak cehlimizi örten bir perdedir." Bizim tesadüf olarak gördüklerimiz, hakîkatta Allah'ın tasarrufudur.
Mesela, siz evinizde otururken, birden içinize dışarıya çıkıp dolaşma hissi doğsa ve çıktığınızda sokakta, yıllardır görmediğiniz bir dostunuzla karşılaşsanız, bu bir tesadüf, bir rastlantı değil; tevafuktur, ilâhî bir tasarruftur.