Terör ve Güvenlik Politikaları Uzmanı Coşkun Başbuğ, Ankara'da MİT ve Emniyet tarafından savunma sanayisindeki bilgileri yasa dışı şekilde sızdıran 6 kişinin gözaltına alınmasıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Aksam.com.tr'ye konuşan Başbuğ, MİT ve Emniyet teşkilatının tarihe geçecek bir operasyonuna şahitlik edildiğinin altını çizdi. Operasyonun casusluk faaliyetine yönelik olduğunu hatırlatan Başbuğ, "Son aylarda MİT ile Emniyet'in yürüttüğü, filmlere konu olacak onlarca operasyon gerçekleşti. Bu operasyonların tamamı terör faaliyetiyle ilgili operasyonlardı. Ancak bu operasyon, savunma sanayisine yönelik bilgilerin yabancı unsurlarla paylaşılması açısından diğerlerine göre biraz daha farklı." dedi.
Operasyon kapsamında uzun süreli takibat olduğunu ve takibatın sonucunda elde edilen bilgilerin olduğunu anımsatan Başbuğ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada şunu özellikle belirtmekte fayda var. Evvel dönem operasyonlarda bunu çok duymazdık. Bunun muhtelif sebepleri var. Zaten bu operasyonları yürütecek makam ve kadrolar FETÖ tarafından işgal edilmişti. Bir diğer neden zaten savunma sanayisinde bu tür atakların yapılması sabote ediliyordu. Bu tür nedenlerle böyle faaliyetler yürütemediğimiz için casusunda olması kaçınılmazdı."
Daha önceden casusluk faaliyetlerinde, faaliyeti yürütenin casuslarla iş birliği içinde olduğu bilgisini veren Başbuğ, artık bu üç faktörden söz etmenin mümkün olmadığını söyledi.
Türkiye'nin savunma sanayisindeki hamleleriyle dışa bağımlılığını ortadan kaldırdığını ifade eden Başbuğ, "Ne ihanet şebekesi, ne yerinde sayan, ne de dışa bağımlı bir Türkiye var. İşte bunlar olmadığı için bu işin niyetine giren daha girdiği an tepesinde MİT'i buluyor." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin savunma sanayisinin dünya devletleri tarafından inanılmaz bir takip altında olduğunu aktaran Başbuğ, major devletlerin Türkiye'nin neler ürettiği, neler üzerine çalışmalar yürüttüğü konusunda merak ve arayış içinde olduğunu aktardı.
Savunma sanayisindeki casusluk olaylarının bununla sınırlı kalmayacağını söyleyen Başbuğ, sözlerini şöyle devam ettirdi:
"Bu casusluk faaliyetleri içerisinde hangi parça hangi firmada üretiliyor, hangi ülkeler bu projelerde tedarikçi olarak kullanılıyor, hangi ülkelerde hangi silahın pazarlanması sürdürülüyor gibi birçok başlık casusluk faaliyeti kapsamına girer. Son dönemde savunma sanayisindeki hamlelerle herkes gurur duyuyor. Haklı olarak da vatandaşımız 'Eyvah! Devlete ait bir takım planlar çalındı mı?' gibi endişe duyabiliyor. O yüzden okuyucuları bu konuda rahatlatalım. Bu yürütülen faaliyetler, projelerin kritik bilgilerine yönelik yürütülen operasyonlar değil."
Operasyona konu olan casusluk faaliyetinin, daha çok ekonomi ağırlıklı bir casusluk faaliyeti olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Başbuğ, projenin üretimiyle ilgili bilgilere yönelik bir casusluk faaliyetinin olmasının mümkün olmadığını söyledi.
Devletin projelerin kritik bilgilerine yönelik inanılmaz güvenlik tedbirleri aldığını aktaran Coşkun Başbuğ, "Dolayısıyla bu faaliyetlerde bulunanların niyetine girdiği an önleyebilmemiz çok önemli. Gelecekte olacak müteakip casusluk faaliyetlerine yönelikte bir engelleyici rol sergileyecektir. Ve niyetine girecek kişiyi bu ihanetinden vazgeçirecektir. Ve aynı zamanda yabancı devletlerde de ciddi bir tedirginlik yaratacaktır." dedi.
Türkiye'nin eski Türkiye olmadığının altını çizen Başbuğ, sözlerini şu cümlelerle noktaladı:
"Zira Türkiye eskiden olduğu gibi casusların da at koşturduğu bir ülke asla değil. Türkiye artık herhangi bir casusluk faaliyeti niyetine girenin anında tepesine binebiliyor. En son hatırlayalım; Bana göre savunma sanayisinde en kritik casusluk faaliyetlerinden biriydi. MİT'in Milli Piyade Tüfeği'ne (MPT) karşı yapılan bir operasyonu vardı. Orada makina kimyada çalışan bir vatan haini, bu silahımıza ait planları Amerikalı'ya verirken suç üstü yakalandılar. Olay hemen gün yüzüne çıkarıldı. O faaliyet daha başlamadan sonlandırıldı. İşte o günden beri ilk defa bir casusluk faaliyetiyle karşılaşıyoruz."