HDP, cumhurbaşkanlığı seçiminde olası ittifak ve işbirliğine yönelik tutum belgesi'ni açıkladı. Açıklama, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Kürt sorununun çözümünde muhatap HDP'dir" açıklamasına "Asıl muhatap İmralı'dır" diyerek terör örgütü PKK'nın kurucusu ağırlaştırılmış müebbet mahkumu Abdullah Öcalan'ı işaret eden Van milletvekili Sezai Temelli'nin başlattığı tartışmanın gölgesinde yapıldı. HDP'ye yakın medya organlarında çıkan haberlere göre, belgenin açıklandığı Ankara Hilton Otel'deki toplantıda, "Asıl muhatap İmralı'dır" açıklamasıyla tartışma yaratan HDP'li Sezai Temelli en çok ilgi gören isim oldu.
YİNE İMRALI İŞARET EDİLDİ
Açıklamada 'Kürt sorunu'na yönelik "Çözüm adresi Meclis'tir" denildi, ancak HDP kendini tek muhatap olarak göstermek yerine "muhataplar" diyerek kapıyı yeniden İmralı'ya açtı.
Açıklamada, "Herhangi bir ittifak içinde yer alma arayışımız yok" denilmesine rağmen, tutum belgesinde, HDP'nin 2018 yerel seçiminde CHP-İyi Parti-SP-DP ittifakına verdiği desteği devam ettirme isteği, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin değiştirilmesi için ilkesel buluşma" diye ifade edildi.
Açıklamayı yapan HDP eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, "Cumhurbaşkanlığı seçiminde ilkesel buluşmaların gerçekleşmesi, HDP seçmenlerinin ülkenin geleceğinde anahtar bir role sahip olmaları nedeniyle günceldir. İster HDP'li isterse başka bir aday olsun, isimler yerine ilkelerin ve yöntemlerin tartışılmasının gerekli olduğu inancındayız. Seçilecek Cumhurbaşkanı da rolünü ve işlevini ancak bu zeminde doğru bir şekilde yerine getirebilir" sözleriyle, CHP ve İP'e hem 'görünmez ittifak'a hazır oldukları hem de "HDP'li bir aday" ihtimalinin de değerlendirilmesi mesajını verdi.
HDP'nin açıkladığı 13 maddelik metnin ilk maddesinde, "Kuvvetler ayrılığının yerele doğru genişletilmesi, yerel yönetimlere yetki ve kaynak devri" talebi yer aldı.
İkinci maddede, 'Tarafsız ve bağımsız yargı' başlığı altında, "Tüm siyasi davaların ve mahkumiyetlerin sonuçlarıyla birlikte ortadan kaldırılması" istendi.
Üçüncü maddede, PKK terör örgütüne yardım ve yataklıktan görevden alınan HDP'li belediye başkanlarının göreve iadesi talep edilirken, 'Kürt sorununda demokratik çözüm' başlıklı dördüncü maddede, "Bu sorunun çözümü için muhataplarla diyalog kurulması ve anadil hakkı" istendi.
HDP'li Sezai Temelli de, "Çözümün adresi ve asıl muhatabı İmralı'dır" açıklamasından geri adım atarken, sadece "Kılıçdaroğlu'na cevap niteliği taşımadığı"nı ve "Partiyi bağlamadığını, kişisel görüş olduğunu" söylemiş, ancak "Öcalan'ın muhataplığı önemlidir" ifadelerini de eklemişti.
HDP ÖNERİLERİ 'BÖLÜCÜ'YDÜ
HDP'nin 'muhataplar' ifadesi İmralı'yı, yerel yönetimlere yetki ve kaynak devri ifadesi, daha önce gündeme getirdikleri 'eyaletleşme'yi, anadil hakkı talebi de anayasanın değişmez maddeleri arasındaki "Devletin dili Türkçe'dir" maddesindeki değişiklik taleplerini hatırlattı.
HDP'nin Kürt sorununa çözüm önerisinin 'eyaletleşme' olduğu, dönemin BDP lideri Demirtaş tarafından 2010'da "Türkiye 20-25 bölgeye ayrılabilir. Bölge başkanları ve bölge meclisleri tarafından yönetilebilir. Bölgeler 'ayrı flama' kullanabilir" diye açıklanmıştı. BDP, bunları 2014'te TBMM'de bir kapalı oturumda dile getirince CHP'li Engin Özkoç, 'bölücü öneriler' diye ifşa etmişti.
Ancak aynı önerilerin daha 2018'de CHP, İyi Parti, SP ve HDP temsilcilerinin katıldığı 'anayasa ilkeler çalışması'na da girdiği ortaya çıkmıştı. AKŞAM'ın 'Sevr İttifakı Anayasası' diye manşetten duyurduğu çalışmayı basına açıklayan dönemin İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Ümit Özdağ, daha sonra partiden ihraç edilmişti.
Millet İttifakı partilerinin genel başkanlarının bugün 'Kürt sorunu'nun çözümünde HDP dışında da 'muhataplar' olduğunu açıklaması, HDP'nin taleplerinin 2010'dan beri değişmediğini, ancak taleplerini ittifak arayan partilere kabul ettirme çabasını sürdürdüğünü gösteriyor.
HDP'yi "terör örgütü PKK ile arasına mesafe koymayan parti" olarak gördüğünü açıklayan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ve SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ile "HDP'yi PKK'nın yanında konumlandırıyoruz" diyen İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in son açıklamalara vereceği tepki merak ediliyor.
ADININ ANILMASINI İSTEMEMİŞTİ
Akşener, HDP'nin 'Kürt sorununda muhatap' olduğunu kabul etmesine rağmen, CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun HDP eş Genel Başkanı Pervin Buldan ile kendi ismini yan yana anarak 8 Mart Kadınlar Günü kutlama mesajı vermesine tepki göstermişti. CHP'li İmamoğlu da, Buldan'ı davet ettiği sembolik fidan dikme törenine ittifak ortağı partinin lideri Akşener'i davet etmemişti. Bu da, "HDP madem meşru muhataptı, neden buralarda muhatap alınmadı" tartışması yaratmıştı.
HDP SÖZCÜSÜ'NÜN SÖZLERİ
HDP Sözcüsü Ebru Günay da, düzenlediği basın toplantısında, "Sayın Öcalan gerçekliğini görmezden gelme imkanı yoktur. Muhataplık tartışmaları kapanmıştır" ifadesini kullanmıştı. Günay ayrıca, Türkçe yaptığı açıklamada yer vermediği 'dil' konusuna da Kürtçe değinerek, "Çözüm isteyenler önce dil sorununu çözmeli" demiş ve Kürtçe'nin yasaklandığını, Kürtçe konuşuluyor diye Kürt düğünlerinin sabote edildiğini, sanatçıların gözaltına alındığını, TRT Kürtçe yayınlarının da 'propaganda' olduğunu öne sürdü. Günay, öğretmenler için de "Okullarda devlet memurları çocukların başında asker gibidir" ifadesini kullandı.
SANCAR: İMRALI'NIN ROLÜ OLACAK!
Bildiriyi HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ile açıklayan Mithat Sancar, 21 Eylül 2021'de örgüte yakın Mezopotamya Ajansı'na verdiği röportajda, Kılıçdaroğlu'nun 'muhataplık' açıklaması üzerine şu ifadeleri kullanmıştı: "Çözümün adresi Meclis'tir. HDP kendi rolünü açıklayan bir partidir. Kürt sorunun çözümü noktasında da HDP'nin muhataplık ve aktörlük rolü açıkça ortaya çıkar. Kürt sorununun çok boyutlu ve çok aktörlü bir nitelik taşıdığını göz ardı etmemek gerekir. İmralı'nın da bu konuda önemli rolü vardır ve olacaktır."