Son yıllarda teknolojideki gelişmelerle dünya baş döndüren bir değişimden geçerken eğitim alanı nispeten ‘bakir’ kaldı. Yakın zamana kadar eğitim uzmanlarının kafa yorduğu en büyük sorulardan birisi ‘Eğitimde son 200 yılda ne değişti’ sorusuydu. Öğretilen bilgiler tamamen yenilense de yakın zamana kadar öğretme yönteminde önemli bir değişim yaşanmamıştı. Son 3-4 yılda dünya genelinde devletler okullardaki internet erişimini artırmak ve öğrencilerin ihtiyacı olan akıllı cihazları sağlamak için yoğun bir çabaya girdi. Türkiye’de okulların değişen teknolojiye uyumlu hale gelmesi için önemli adımlar atıldı. Artık okullarda çok daha fazla bilgisayar laboratuvarı var. Özel sektörün de katkılarıyla öğrenciler mevcut en hızlı internet bağlantılarını kullanma imkânı buluyor. Ancak teknoloji kullanımı sadece internet bağlantısı ve cihazlarla sınırlı değil. Gerekli altyapı kurulduktan sonra bilginin en verimli ve kapsamlı şekilde çocuklara aktarılması için özellikle yazılım şirketlerinin desteği de gerekiyor. ABD’de son 5 yılda eğitim teknolojileri şirketlerinde büyük bir patlama yaşandı. Bu şirketlerin genel olarak odaklandığı nokta ‘eğitim deneyimini yükseltmek’ oluyor.
YERLİ GİRİŞİMCİ İÇİN FIRSAT
Harvard Üniversitesi Profesörü Robert Putnam’ın belirttiği “Günümüzde yoksul çocuklar giderek daha izole hale geliyor. Sınıflarda teknoloji kullanımının en büyük avantajı, teknolojinin eğitim deneyimini fiziksel sınıfların dışına çıkarıp bu izolasyona son verilmesi” olacak. Tabii eğitim teknolojileri şirketleri kâr amacı gütmeyen kuruluşlar değil. Nihai hedefleri yaptıkları işten para kazanmak. Son yıllarda bu hedefe ulaşmakta da zorlanmıyorlar. Son bir yılda ABD’de melek yatırımcılar eğitim alanında faaliyet gösteren teknoloji şirketlerine 10 milyar dolarlık yatırım yaptı. Söz konusu alanın Türkiye’de halen nispeten ‘bakir’ olması Türk girişimciler için de fırsat sunuyor. Çünkü her ülkenin kendi eğitim sistemi olduğu için eğitim teknolojilerinde yerel şirketler öne çıkmak durumunda kalıyor.
ÖĞRETMENLER PAYLAŞIYOR
Teachers Pay Teachers isimli portal öğretmenlere hazırladıkları ders planı, sunumlar gibi materyalleri paylaşma veya satma fırsatı veriyor. Böylece başarılı uygulamalara tüm öğretmenler erişebiliyor. Bu da sınıflar arasındaki farkın kapanmasına katkıda bulunuyor.
SINIFTA OTURUP TÜM DÜNYAYI GEZİYORLAR
Sanal gerçeklik Putnam’ın bahsettiği izolasyonu kaldırma konusunda büyük bir umut veriyor. Özellikle küçük şehirlerde yaşayan öğrenciler çok fazla okul gezisine çıkma fırsatı yakalayamıyor. Uzmanlar ise sadece kitaptan okumak yerine ‘tecrübe etmenin’ öğrenciler için çok önemli olduğunu vurguluyor. Nearpod firması ürettiği sanal gerçeklik gözlüğüyle bu soruna çare oluyor. Talep eden okullara bedava cihaz sağlayan firma sadece lisans ve içerik ücreti alıyor. Öğrenciler sistemi kullanarak sınıfta oturarak tüm dünyayı gezebiliyor.