AK Parti Genel Merkezi'nce, ATO Congresium'da "Bir İnsan Hakları İhlali Olarak 15 Temmuz" paneli düzenlendi.
Moderatörlüğünü TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu'nun yaptığı panelin ilk bölümünde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Özgürlük ve Güvenlik Dengesi: Kamu Düzeninin Tesisi" başlıklı konuşma gerçekleştirdi.
Soylu, 15 Temmuz'da bir darbeyle karşılaşıldığını ama "Milletin gücü üzerinde bir güç tanımıyorum." diyen bir sesin, bu karanlığı yıktığını söyledi.
Soylu, Türkiye'deki darbelerin her birisinin bir anlamı bulunduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Anlamı da şu: Milletin özgürlük alanını kısıtlamak, hakimiyet alanını kısıtlamak, gelişme alanını kısıtlamak. Bu darbelerin yegane bir anlamı daha var. O da tam anlamıyla şu: Oluşturdukları vesayet makamları tarafından Türkiye'nin milletçe değil, vesayet makamları tarafından idare edilebilmesini sağlayabilmek. Elbette 15 Temmuz sadece bize bir umut penceresi açmadı, bize büyük ödevler ve görevler de yükledi. Milletimiz becerilebilecek ve becerilmesi gereken çok büyük bir işi başardı.
15 Temmuz'u yapan radikal örgütün yalnız olduğunu düşünmek elbetteki bizim için bir saflık olur. Bir berduşun, bir haysiyetsizin kendi hevesleri üzerinden gerçekleştirebileceği bir darbe olarak düşünmek elbette bu milletin aklıyla alay etmektir."
"EN ÖNEMLİ DİRİLİŞ GÜNÜ"
"15 Temmuz, bu milletin millet olma hassasiyetinin en önemli diriliş günüdür. Bu toprakların öyle herkes tarafından işgal edilemeyeceğinin gösterilmesi günüdür." diyen Soylu, şunları ifade etti:
"Biz 'şehit, gazi olamadım' diye üzülen o akşamın insanlarının ve bu milletin fertlerinin hangi duygularda olduğunu bir kez daha anladık. Biz büyük bir felaketle karşı karşıya kaldık ama bu millet o kadar büyük bir millettir ki o felaketi rahmete, birliğe, beraberliğe dönüştürebilecek bir anlayışı ortaya koydu."