Goebbels yöntemleri! Türkiye'ye karşı tavrın nedeni ne?

Prof. Dr. Metin Aksoy, Barış Pınarı Harekâtı'nın öncesi ve sonrasında batılı devletler tarafından yapılmaya çalışılan algı operasyonlarının, Hitler Almanyası'nın Şansölyesi olan Joseph Gobbels'in propaganda çalışmalarının da üstünde olduğunu belirtip, 'Çerçeveleme (framing) kavramı üzerinden küresel dünyanın düşünceleri sınırlandırılmakta ve toplumun algıları istenen hedefler doğrultusunda yönlendirilmektedir. Bu kavram, Goebbels yönteminin bir üst versiyonu durumundadır' ifadelerini kullandığı bir yazı kaleme aldı

İŞTE O YAZI:


Barış Pınarı Harekâtı, Türkiye’yi yeniden uluslararası güç odaklarının hedefi durumuna getirdi. Amerika Birleşik Devletleri, İsrail, Almanya, Fransa gibi ülkelerin ve bunlara eklemli bazı kuruluşların Ankara’ya yönelik tehdit, iftira ve hakaret düzeyine varan saldırıları aralıksız devam ediyor. Bu ülkeler ile Türkiye arasında 15 Temmuz öncesi başlayan ve Barış Pınarı Harekâtı ile artarak devam eden bir çatışma durumu söz konusudur. Çeşitli kavramlar altında sık sık gündeme taşınan bu durum, Batı basını tarafından aslında dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar Türkiye, Ak Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şahsı hedef alınmaktadır. Mesut Özil’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ziyareti, İstanbul seçimleri, milli futbolcuların asker selamı ve Barış Pınarı Harekâtı bunlardan ilk akla gelenlerdir. Ankara’nın attığı en ufak adım dahi manşetlere taşınmakta, gündemde tutulmakta, topyekûn baskı, yıldırma ve yalnızlaştırma siyaseti yürütülmektedir. Biraz yakından bakıldığında görülmektedir ki FETÖ’nün ve özellikle Almanların eski yöntemleri yeni teknikler kullanılarak ele alınmaktadır. Ülkemizde FETÖ bu tür konularda ön plana çıksa da aslında yalan haber, manipülasyon, propaganda gibi konularda ön plana çıkan ülke Almanya’dır. Öncelikle Adolf Hitler, bu yöntemleri etkili kullanan bir lider (führer) olmuştur. Hitler’in iktidara gelişi de Alman basını ve sanayisinin işbirliği üzerine oturtulmuştur. İktidara geldikten sonrada İngiltere, Sovyetler Birliği başta olmak üzere çeşitli ülkelerin desteğiyle hızla gelişmiş ve güçlenmiştir. Hitler, işgal etmediği yerleri önce propaganda aracılığıyla işgale hazırlamış ve daha sonra ordularını göndermiştir. 

Goebbels tekniği 

Hitler Almanya’sının işgallerinde propagandanın rolü küçümsenmeyecek düzeydedir. O döneminin propaganda uzmanı ve öncüsü Almanya’nın şansölyesi de olan Dr. Joseph Goebbels’dir. Goebbels Büyük Yalan adını verdiği bir teknik geliştirmiştir. Bu teknik, radyo gibi sınırlı iletişim araçlarını kullanarak yalanların sürekli tekrarlanıp kitlelere yayılmasını ve en nihayetinde toplumun ikna edilmesini amaçlamaktadır. Hitler’in işgallerinin hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesinde fazlasıyla başarılı olan büyük yalan tekniği, farklı versiyonlarıyla hala devam ettirilmektedir. Bugün de çerçeveleme (framing) kavramı üzerinden küresel dünyanın düşünceleri sınırlandırılmakta ve toplumun algıları istenen hedefler doğrultusunda yönlendirilmektedir. Bu kavram, Goebbels yönteminin bir üst versiyonu durumundadır. Goebbels, sınırlı sayıda iletişim aracını kullanırken bugünse kitle iletişim araçları hem çeşitlenmiş hem daha da hızlanmıştır. Bu araçlarla modern dünyanın kullandığı tüm kavramların içi hızla boşaltılabilmektedir. Uluslararası toplumun itibar ettiği; demokrasi, barış, adalet, insan hakları gibi kavramlar anlamsızlaştırılmakta ve çoğunlukla amacının dışında uygulanmaktadır. Kullanılan propaganda araçları küresel sermaye ile birleştiğinde toplumların ikna edilmesi süreci hiç de uzun sürmemektedir. Türkiye, jeopolitik konumu, ekonomik potansiyeli ve toplumsal yapısı nedeniyle sık sık bu küresel medyanın hedefleri arasına girmektedir. 


YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ