AKŞAM GAZETESİ
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyanu'nun 1998'de Başbakan Mesut Yılmaz'dan bizzat istediği Siloam (Silvan) Yazıtı'nı dönemin İBB Başkanı Recep Tayip Erdoğan'ın tavrı nedeniyle alamadığını açıklamasının yankıları sürüyor. İsrail'in Osmanlı döneminde Doğu Kudüs'te bulunarak 1882'de İstanbul'a getirilen Silvan Yazıtı'nı daha önce de birçok kez Türkiye'den istediği öğrenildi.
3 KEZ İADESİ İSTENMİŞ
Gazze soykırımcısı Netanyahu, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile Mescid-i Aksa'ın altındaki tünellerde yapılan kazı çalışmalarına katılarak, Yahudi tarihi açısından çok önemli olduğunu ileri sürdüğü Silvan Yazıtı'nı Erdoğan korkusu nedeniyle alamadıklarını söyledi. Netanyahu'nun Kudüs'te yaptığı küstah açıklamalar, gözleri İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde korunan Silvan Yazıtı'na çevirdi. Milli Savunma Üniversitesi Rektörü tarihçi Prof. Dr. Erhan Afyoncu, İsrail'in 3 kez Türkiye'den istediği o yazıtın gerçek hikayesini anlattı.
HER YOLU DENEDİLER
Yazıtın 1880'de Kudüs'te Şiloah Tüneli içinde bulunduğunu belirten Prof. Afyoncu, "Türkiye'de bulunan Yahudi tarihiyle ilgili 3 önemli yazıtın en önemlisidir. Fenike alfabesiyle yazılan tablet tünelin duvarında bulunuyordu. 6 satırlık yazıtın M.Ö. 8. yüzyılda yapılan Gihon su kanalını anlattığı iddia edilir. Metin, Eski Ahit'te Kral Hezekiya döneminde anlatılan Asur kuşatması tehlikesine karşı inşa edilen su kanalıyla ilişkilendirilmiş olsa da, tarihiyle ilgili farklı görüşler de vardır" dedi. Yazıtın çıkarılırken kırıldığını aktaran Afyoncu, "1882'de İstanbul'a Müze-i Hümayun'a gönderildi. Bugün İstanbul Arkeoloji Müzeleri'ndedir. Yahudi bilim adamları yazıtın Türkiye için önemli olmadığını iddia edip, İsrail'e verilmesi yönünde ortam oluşturmaya çalıştılar" ifadelerini kullandı.
ÇALINMASIN DİYE GETİRİLDİ
Afyoncu, yazıtın 1998'de Netanyahu tarafından Mesut Yılmaz'dan, 2007'de de Kudüs Belediye Başkanı Uri Lupoliansk'in Türkiye'nin İsrail Büyükelçisi Namık Tan'dan istendiği ve reddedildiğini aktardı. En son ise İsrail Cumhurbaşkanı Herzog'un 2022'de Türkiye ziyaretinden gündeme geldiğini kaydeden Afyoncu, "Yetkililer bu hususun söz konusu bile edilemeyeceği cevabını verdi. Bu yazıt 1882'de İstanbul'a geldiğinde Kudüs Osmanlı toprağıydı. Kendi toprağımızdan çalınmasın diye başkentteki imparatorluk müzesine getirmiştik. O dönemde İsrail diye bir devlet de yoktu" açıklamasında bulundu.
İŞTE TEL AVİV'İN İSTEDİĞİ TARİHİ ESER
İbranice yazılan 6 satırlık Silvan Yazıtı'nda "Bu sesler karşılıklı birbirine bağıranların sesiydi. Çünkü orada kuzey ve güneyden açılan tünel birleşiyordu. Ve o gün kanal açılmış oldu. Tünelin açılmasıyla her iki taraftaki işçiler ve kazmaları karşılaştılar" ifadeleri yer alıyor.