İHA
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin (27) 16 Temmuz’da kaybolmuş, ailesinin başvurusu üzerine jandarma ve polis tarafından arama çalışması başlatılmıştı. Ekiplerin çalışması sonucu, Cemal Metin Avcı katil zanlısı olarak evinde gözaltına alınarak tutuklanırken, genç kızı çıkan kavgada elleriyle boğup öldürdüğünü, bağ evinde cesedini çöp varilinde yakıp üzerine beton döktüğünü itiraf etmişti.
Memleketi Bitlis’in Hizan ilçesine bağlı Gayda köyünde gözyaşları arasında toprağa verilen Pınar Gültekin’in acılı babası Sıddık Gültekin, İhlas Haber Ajansı muhabirine açıklamalarda bulundu. 16 Temmuz’da kızının kaybolması nedeniyle eşinin Muğla’ya gittiğini dile getiren baba Gültekin, “Ben Bitlis’in Hizan ilçesindeydim. Bana haber verince apar topar Muğla’ya gittim. Orada karakolda kamera kayıtlarına baktık. Kızım en son Muğla’da bir alışveriş merkezinde, restoranda yemek yerken yanına bir arkadaşı geliyor. Tabi arkadaşı olduğunu bilmiyoruz. Sonradan öğrendiğimiz samimi bir arkadaşıymış. Tehditvari bir üslupla kızla konuşup çekip gidiyor. Bu olaydan sonra kamera kayıtları bize izletilmedi. Bütün şüphem yanına gelen kızın üzerinde. Bu cani denilen insan bütün telefonlarını engellemişti. Zaten takıntısı vardı. Kızım onunla asla ve asla bir araya gelmemişti. Muğla’ya gidip sorabilirsiniz. Her gün görüşüp konuştuğu arkadaşları var. Bir güne bir gün benim kızım bu adamla bir çay dahi içmemiştir. Orası ufak olduğu için herkes herkesi tanır. Kızımın telefon numarasını da başkalarından alıyor. Kızımı sürekli rahatsız ediyor. Kızım onun evli olduğunu bilmiyor. O yüzden kızım ona ne yüz verdi ne de oturup çay içebileceği bir insandı. Bu durumu bütün Muğla biliyor. Bütün konuşmalarımda da hep üstüne basa basa söyledim. Buna rağmen benim kızım 27 yaşında, üniversite okumuş, fotomodellik yapan bir kız. Gidip bir caninin arabasına binecek kadar cahil bir insan değil. Gurbet ellerde bir kız” dedi.
Şüpheleri olduğunu dile getiren baba Gültekin, “Başından beri söylüyoruz. Yanına gelen kızda şüphemiz var. Bu kız, kızımın yanına gelerek onu kandırmış. Bu kız, benim kızımı arabaya kandırarak koymuş. Çünkü insan öz arkadaşına güvenir. Hem okul arkadaşı hem de sürekli görüştüğü bir insan. Bu kız bu caniye evde de yardım etmemişse, cinayetinde de yardım etmemişse yataklık yapmıştır. En az arabaya kadar da kızım zorla bindirilmiştir. Bu kızın etkisi ile bindirilmiştir. Bizim şüphelerimiz var. Buradan bütün kamuoyuna sesleniyorum, Adalet Bakanlığı ve Cumhurbaşkanımıza sesleniyorum, lütfen bu işin üstünde dursunlar. Benim kızımın hakkını yemesinler. Zaten bu caninin babasının siyasi kimliği de var. Muğla protokolünde yeri ve sandalyesi var, bildiğim kadarıyla. Ben bu işin peşini bırakmam. Asla ve asla katil yalnız değildir, yardım edenler vardır. Şüphelerimiz büyüktür. Cumhurbaşkanımıza tekrar sesleniyorum, mutlaka üstünde dursunlar, bu işin peşini bırakmasınlar ve biz bırakmıyoruz. Buradan bütün Türkiye’ye sesleniyorum, Türkiye’nin başı sağ olsun. Artık bu kız benden çıkmış gerçekten, Türkiye’ye mal olmuş. Bu olay Türkiye için çok önemli. Artık bundan sonra olan cinayetler için çok önemli. Türkiye’yi aşmış durumda bu olay. Dün Alman, İtalya ve İngiltere gazeteleri geldi. Artık Pınar’lar ölmesin diyoruz. Artık hiçbir kız evladı ölmesin. Yüreğimiz yanıyor, başka yürekler yanmasın” şeklinde konuştu.