NATO çıkışında 4 stratejik hedef

Başkan Erdoğan, İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğine ilişkin açıklamayı yapmadan önce kurmaylarını topladı, 4 başlıkta stratejik hedef ortaya koydu. Erdoğan toplantının ardından tarihi açıklamayı yaparak “Olumlu bakmıyoruz” dedi.

MELİK YİĞİTEL

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya alınmasına sıcak bakmadıklarını açıklayarak, Türkiye'nin çıkarlarını en üst seviyede gözetti. Erdoğan'ın NATO'nun işlevi ve gelecekteki rolünü de belirleyecek çıkışı dünyada ses getirirken, açıklamanın muhalefet cenahında sessizlikle karşılanması ise dikkat çekti. NATO'nun son zamanlarda Türkiye'ye karşı pek de müttefikliğe yakışmayan tavırları tepki çekiyordu. Özellikle Suriye iç savaşı sırasında Türk sınır kentlerine Suriye'den roketler düşerken sessiz kalması çok eleştirilmişti. Erdoğan'ın önceki gün yaptığı konuşma öncesinde kurmaylarıyla önemli toplantılar gerçekleştirdiğini öğrendim. Edindiğim bilgiye göre, Erdoğan, İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliği için başvurması sonrasında tavır belirlemek için kurmaylarını topladı. Konu tüm yönleriyle masaya yatırıldı ve sonunda Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliğine karşı çıkılmasının Türkiye'nin tümüyle lehine olduğu sonucuna varıldı. Türkiye'nin bu önemli stratejik duruşunda 4 temel nokta etkili oldu:

PKK'NIN SİYASİ ÜSSÜ

1- İsveç ve Finlandiya, Türkiye'nin tüm uyarılarına rağmen ülkelerinde PKK terör unsurlarına kucak açtı ve destek verdi. Özellikle İsveç PKK'nın siyasi üssü haline geldi.

2- ABD'nin patronajındaki NATO'da ABD, güvenlik gerekçesiyle yeni üyelere sıcak bakarken YPG/PKK'ya verdiği destekle Türkiye'nin güvenliğini hiçe saymaya devam ediyor. Türkiye, buna bir şekilde yanıt da vermiş oluyor.

3- NATO nicel olarak büyüdükçe nitel olarak gücü daha da zayıflayacak ve tıpkı BM gibi ağırlığı kaybolacak.

4- ABD ve AB, Rusya ile olan gerginlikte NATO'yu kullanmak istiyor. Oysa Türkiye'nin Rusya'yla da arası iyi ve böyle bir duruma alet olmak istemiyor.