Muharrem ayı orucu ne zaman, kaç gün tutulur sorusu araştırılıyor. Muharrem orucu 2018 iftar sahur imsak vakti saati merak ediliyor. Muharrem ayı 2018 yılında 11 Eylül Salı günü başladı. Müslümanlar için bir dönüm noktası olan hicret, tarihte yeni bir sayfa açmıştır. Muharrem ayı orucu olarak da bilinen oruç, Kerbela olaylarında şehitlerin çektikleri zorluklar için tutulur. Muharrem ayının dokuzuncu, onuncu ve on birinci tutulan oruçlar daha faziletlidir. Ancak diğer günlerde de oruç tutulmasında herhangi bir sakınca yoktur. Hz. Muhammed (s.a.v.), Aşure orucunu da tavsiye etmiş, kezâ Receb, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem aylarında üç gün oruç tutulmasını öğütlemiştir. Muharrem ayının dokuzuncu, onuncu ve on birinci günü ve Aşure günü tutulan Muharrem orucu, faziletlidir. Ancak diğer günlerde de oruç tutulmasında bir sakınca yoktur. Muharrem orucu, tıpkı normal oruç gibi tan yerinin ağarmasıyla imsak vaktinde başlar ve akşam ezanının okunmasıyla son bulur. Hz. Peygamber, Aşure orucunu da tavsiye etmiş, kezâ Receb, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem aylarında üç gün oruç tutulmasını öğütlemiştir. Bu üç günün muharrem ayındaki uygulaması Aşureden önceki gün, Aşure günü ve Aşureden sonraki gün şeklindeydi. Bilindiği gibi Aşure günü, Muharrem ayının 10. günüdür. İl il Muharrem ayı orucu iftar imsak vakitlerine haberimizden ulaşabilirsiniz.
MUHARREM AYI NE ZAMAN BAŞLIYOR?
Muharrem ayı 2018 yılında 11 Eylül Salı günü başlıyor. Bugün aynı zamanda Hicri yılın ilk günüdür. Müslümanlar için bir dönüm noktası olan hicret, tarihte yeni bir sayfa açmıştır. Hz. Ömer’in halifeliği döneminde hicretin gerçekleştiği gün, Hz. Ali’nin teklifiyle hicrî takvimin başlangıcı sayılmıştır. O günden itibaren de İslam âleminde 1 Muharrem hicrî takvimin başlangıcı olarak kabul görmüştür.
MUHARREM AYI ORUCU NEDİR?
Muharrem ayı orucu olarak da bilinen oruç, Kerbela olaylarında şehitlerin çektikleri zorluklar için tutulur. Muharrem ayının dokuzuncu, onuncu ve on birinci tutulan oruçlar daha faziletlidir. Ancak diğer günlerde de oruç tutulmasında herhangi bir sakınca yoktur. Hz. Muhammed (s.a.v.), Aşure orucunu da tavsiye etmiş, kezâ Receb, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem aylarında üç gün oruç tutulmasını öğütlemiştir.
MUHARREM ORUCU NASIL TUTULUR?
Muharrem ayının dokuzuncu, onuncu ve on birinci günü ve Aşure günü tutulan Muharrem orucu, faziletlidir. Ancak diğer günlerde de oruç tutulmasında bir sakınca yoktur.
Muharrem orucu, tıpkı normal oruç gibi tan yerinin ağarmasıyla imsak vaktinde başlar ve akşam ezanının okunmasıyla son bulur. Hz. Peygamber, Aşure orucunu da tavsiye etmiş, kezâ Receb, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem aylarında üç gün oruç tutulmasını öğütlemiştir. Bu üç günün muharrem ayındaki uygulaması Aşureden önceki gün, Aşure günü ve Aşureden sonraki gün şeklindeydi. Bilindiği gibi Aşure günü, Muharrem ayının 10. günüdür.
MUHARREM AYINDA PERŞEMBE, CUMA VE CUMARTESİ GÜNLERİ ORUÇ TUTMANIN FAZİLETİ
Hazreti İbn-i Abbas (Radıyallâhu Anhüma)'dan rivayet edilen bir hadîs-i şerîfte Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurmaktadır:
"Her kim, herhangi bir haram ay içinde Perşembe, Cuma ve Cumartesi günü olmak üzere üç günü (peşpeşe) oruçlu geçirirse, kendisine (bu oruç karşılığında) iki sene, (diğer bir rivayette) yedi yüz sene (diğer bir rivayette de) dokuz yüz sene (nafile ibadet) sevabı verilir."
(Taberani, el-Evsat:1810, 2/468; Deylemi, Müsnedül Firdevs: 5696, 4/66; Abdülkadir-i Geylani, el-Gunye: 1/325, Suyuti, ed-Dürrül Mensur: 4/185; İmam-ı Gazali, İhyau Ulumi'd Din: 1/281; Ali el Mütteki, Kenzul Ummal: 24173, 8/561; Heysemi, Mecmaüz Zevaid:3/191) Hazreti Enes (Radıyallâhu Anh)'dan rivayet edilmiştir: Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz buyurdu ki:
"Her kim Muharrem ayında Perşembe, Cuma ve Cumartesi günleri olmak üzere üç günü (peş peşe) oruçlu olarak geçirirse, o kimseye dokuz yüz sene (nafile) ibadet etmiş sevabı yazılır." (Safuri, Nüzhetül Mecalis: 1/156)
MUHARREM AYININ ÖNEMİ NEDİR?
Müslümanlık açısından birçok önemli olayın yaşandığı Muharrem ayında gerçekleşen ve bir dönüm noktası olan hicret, tarihte yeni bir sayfa açılmasını sağladı. Hz. Ömer'in halife olduğu dönemde hicretin gerçekleştiği gün, Hz. Ali'nin teklifiyle hicrî takvimin başlangıcı sayıldı. O günden itibaren de İslam âleminde 1 Muharrem hicrî takvimin başlangıcı olarak kabul görüldü.
İslam dünyasında dönüm noktası sayılan hicret; Allah'a ve O'nun Kutlu Elçisi Rahmet Peygamberine gönülden bağlılığın bir ifadesi ve hakka, hakikate, ilme, medeniyete yapılan yolculuk şeklinde ifade edilir. Hicret, Allah yolunda fedakarlığının ve kardeşliğin nüksettiği gündür.
MUHARREM AYININ FAZİLETİ
Muharrem ayı Peygamberimiz (s.a.v) tarafından Şehrullah (Allahın Ayı) olarak tanımlanmış, Cenabı Allahın ilahi bereket ve feyzinin, Rabbani ihsan ve kereminin bol bol müminlere ihsan edildiği mübarek bir aydır.
Hicret, Muharrem ve Aşura “Sevgili peygamberimizin Mekke’den Medine’ye hicretinin gerçekleştiği ve rahmet peygamberinin “Allah’ın ayı” olarak nitelendirdiği Muharrem ayı süresince idrak edilecek. Peygamber Efendimiz (sav), Muharrem ayının faziletlerine işaret etmiş, Muharrem ayında tutulan orucun Ramazan orucundan sonra en faziletli oruç olduğunu belirterek ashabına aşure gününde bir gün öncesi veya sonrası ile birlikte oruç tutmayı tavsiye etmiştir.
Hz. Peygamber Aşûre günü oruç tutmayı teşvik etmiş ve "Aşûre günün orucunun, bir önceki yılın günahlarına keffaret olmasını Allah’tan umarım" buyurmuştur. Peygamberimiz, hadiste "Aşûra günü'nde tutulan orucun, bir yıl önce işlenen hata ve günahların bağışlanmasına vesile olacağı müjdelenmiştir." Ancak, Hz. Peygamberin bildirdiğine göre yalnızca Aşûra günü değil, Muharremin 9, 10 ve 11. günlerinde oruç tutulması tavsiye edilmiştir.
Aşûre günü oruç tutmanın faziletine ilişkin sahih hadisler bulunmasına karşılık, o günde hububat karşımı aş (aşûre) pişirmek, sadaka vermek, mescitleri ziyaret etmek ve kurban kesmek gibi fiiller hakkında sahih habere rastlanmamaktadır. Bununla birlikte, Müslüman Türklerin dînî halk geleneğinde önemli bir yer tutan aşûre, aynı zamanda Muharremin onuncu günü başlamak üzere, daha sonraki günlerde de özel merasimle pişirilip dağıtılan tatlıya isim olmuş ve sosyal dayanışmaya önemli katkılarda bulunmuştur. Çok eskiden beri devam eden aşûre aşı, Osmanlılar döneminde sarayda da pişirilmiş, “aşûre testisi” adı verilen özel kaplarla da saray dairelerine ve halka birkaç gün süreyle dağıtılmıştır.
AŞURE GÜNÜ ÖNEMİ NEDİR?
Buğday, fasulye, nohut, kayısı, incir gibi bakliyat ve yemişlerin birlikte kaynatılması ile hazırlanan yiyeceğe “aşure”; bu yiyeceğin Hicri takvime göre Muharrem ayında pişirilmesi ve dağıtılması etrafında oluşan uygulamalara ise aşure geleneği adı verilir. Aşure adı, İbranice onuncu anlamındaki “asor” kelimesinden gelmektedir. Aşure geleneğini uygulayan toplulukların bu güne yükledikleri anlama göre aşurenin içine konan malzeme, yapılış tarihi ve amacı değişiklik gösterir.Aşure geleneği, İslam mezheplerinde kendine yer bulduğu gibi Musevilerde ve Hıristiyanlarda da farklı isimlerle bilinmektedir.
Anadolu’nun hemen her yerinde bilinen ve hala uygulanan aşure geleneği günümüzde köy derneklerinin düzenlediği çeşitli organizasyonlar yoluyla bir şenliğe de dönüştürülmüştür.
AŞURE GÜNÜ NAMAZI NASIL KILINIR?
Aşure günü, en az 10 Müslüman’a birer selâm veya bir Müslüman’a 10 selâm verilir. Fakir fukara sevindirilir.
Öğle ile ikindi arasında 4 rek’at namaz kılabilir. Her rek’atta 1 Fâtiha, 50 İhlâs-ı Şerif okunur. Bu namazdan sonra: 70 istiğfâr-ı şerif, 70 salavât-ı şerife, 70 defa da: Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyil-azıym denir. Sonra da ümmet-i Muhammed’in hidâyeti, sıkıntılarının giderilmesi ve mutluluğu için duâ edilir.
AŞURE GÜNÜNÜN ÖNEMİ VE ANLAMI... AŞUREYLE İLGİLİ RİVAYETLER...
Hüseyin bin Ali ve beraberindeki 72 kişi hicri 61'de Muharrem'in onuncu gününde (10 Ekim, 680) Kerbelâ'da Yezid'in ordusunca katledilmiştir. Bunun dışında Aşure Günü'nde gerçekleştiğine inanılan dini açıdan önemli bazı rivayetler bulunmaktadır. Bunlar; Âdem'in işlediği günâhtan sonra tövbesinin kabul edilmesi, İdris'in diri olarak göğe yükseltilmesi, Nuh'un gemisinin tufandan kurtulması, İbrahim'in ateşte yanmaması, Yakup'un oğlu Yusuf'a kavuşması, Eyyub’un hastalıklarının iyileşmesi, Musa’nın Kızıldeniz'den geçip İsrailoğulları'nı firavun'dan kurtarması, Yunus’un balığın karnından çıkması, İsa'nın doğumu ve ölümden kurtarılıp göğe yükseltilmesidir. Bu olaylar saygın hadis Kitaplarının hemen hepsinde geçmektedir.
AŞURE GÜNÜ DUASI
Şeyh Şihaübddin-i Sühreverdi (k.s)’dan nakil edilmiştir ki,
Her kim bu duayı Aşure günü 3 kere okursa ölümden bile emin olur.. Zira o sene ölümü takdir edilmiş olanlar bu duayı okuyamazlar.. ALLAH bunu ona okutmaz buyurmuştur…
Aşure Duasının Arapça Okunuşu
ELHAMDULİLLAHİ RABBİL ALEMİN…VESSALETÜ VESSELAMÜ ALA SEYYİDİNA MUHAMMEDİN VE ALA ELAHİ VE SAHBİHİ ECMAİN…
ALLAHÜMME ENTEL BEDİYÜL GADİM….EL HAYYUL KERİM…EL HANNANÜL MENNAN…VE HEZİHİ SENETÜN TECİDETÜN ES ELÜKE FİHEL İSMETE MİNEŞŞEYTANİRRACİM….
VEL AVNA ALA HEZİHİL NEFSİL EMMARETİ BİSSÜ İ VEL İŞTİĞALE BİMA YUGARRİBÜNİ İLEYKE YA ZEL CELALİ VEL İKRAM…
Aşure duasının manası:
Hamd alemlerin RAB bi olan ALLAH a mahsustur…Salatü Selam onun biricik RASÜL ü Efendimiz sav ve onun aline eshabına olsun..
Kendinden evvel hiçbir varlık olmıyan…Varlığı,hayatı,kullarına keremi,ziyade merhameti,nimetler bagışlaması sonsuz ve devamlı olan sensin ALLAH ım…
İşte bu yeni yıldır ki,bu yıl boyunca huzurundan kovulmuş şeytandan beni korumanı,daima kötülüğü emreden nefsime galip olmam için yardımını ve beni sana yaklaştıran işlerle meşgul olmamı,senden dilerim.. Ey CELAL ve İKRAM sahibi ALLAH ım….
Ey ERHAMUR RAHİMİN olan RAB bim rametinin bereketiyle duamızı kabul et…