Metin Akpınar son dakika sözleri Halk TV ne dedi Metin Akpınar kimdir nereli kaç yaşında?

Metin Akpınar son dakika sözleri Halk TV ne dedi Metin Akpınar kimdir nereli kaç yaşında? Cumhuriyet Başsavcılığı Metin Akpınar hakkında Halk TV'deki sözleriyle ilgili soruşturma başlattı. Peki Tiyatro ve sinema oyuncusu ve tiyatro yönetmeni Metin Akpınar kimdir? Metin Akpınar son dakika ne dedi neden soruşturma açıldı. ''Halk Tv'de yayınlanan 'Halk Arenası' programında yaptıkları açıklamalar nedeniyle sanatçılar Metin Akpınar ve Müjdat Gezen hakkında soruşturma başlatıldı. Metin Akpınar'ın Kadıköy'deki evine sabah saatlerinde polis ekibi geldi. Polislerin içeriye girmesini ardından Akpınar tek başına dışarıya çıktı. Metin Akpınar, ''Savcı bey çağırdı. İfade vermeye gidiyoruz'' dedi. Metin Akpınar, sivil aracına bindi. Akpınar, polis aracıyla Anadolu Adalet Sarayı'na götürülüyor. Metin Akpınar, 2 Kasım 1941 yılında, İstanbul’da dünyaya geldi. Annesi Nadide Hanım, babası Mustafa Bey’dir. Pertevniyal Lisesi'nde eğitimi tamamladı. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’yle Edebiyat Fakültesi'nde okudu. Sahneye ilk kez ortaöğrenimi sırasında çıkan Metin Akpınar, o senelerde çeşitli amatör topluluklarda çalıştı. Yeşil Sahnede İşler Karıştı, On Küçük Yaramaz ve Yağmurcu adlı oyunlarda rol aldı. MTTB Birlik Tiyatrosunu yönetti ve Karaların Memetleri, Kulaktan Kulağa, Antigone adlı oyunlarda oynadı. 1964 yılında Ulvi Uraz Tiyatrosu'nda Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparımla ilk profesyonel oyununa imza atan Akpınar, aynı tiyatroda Ben Devletim ve Hababam Sınıfı oyunlarında da rol aldı. 1966 yılında Zeki Alaysa ile Gen-Ar Tiyatrosunda bir grup oluşturdu. 1967 yılında Haldun Taner’in öncülüğünde Ahmet Gülhan ve Zeki Alaysa ile birlikte, ülkemizin ilk kabare tiyatrosu olan Devekuşu Kabare’yi kurdu. Topluluk, oyunlarında sosyal ve politik taşlamaya ağırlık verdi. Katıldıkları bir televizyon programında sarf ettikleri sözler nedeniyle haklarında soruşturma başlatılan Metin Akpınar ve Müjdat Gezen, savcının talimatıyla polis eşliğinde ifade vermek için adliyeye getirildi. Sanatçılar Metin Akpınar ve Müjdat Gezen hakkında bir televizyon programında yaptıkları konuşmada Cumhurbaşkanını hedef alarak hakaret içerikli sözler söyleyip, darbe ve ölüm tehdidinde bulundukları iddiasıyla Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmıştı.

Metin Akpınar son dakika sözleri Halk TV ne dedi Metin Akpınar kimdir nereli kaç yaşında? Cumhuriyet Başsavcılığı Metin Akpınar hakkında Halk TV'deki sözleriyle ilgili soruşturma başlattı. Peki Tiyatro ve sinema oyuncusu ve tiyatro yönetmeni Metin Akpınar kimdir? Metin Akpınar son dakika ne dedi neden soruşturma açıldı. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Metin Akpınar hakkında soruşturma başlattı. DEİK Mali Genel Kurulu'nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bu ülkenin Cumhurbaşkanını ipte sallandıracakmış. Bunlar sanatçı müsveddesi. Bedelini ödeyecekler. Şimdi git bunun bedelini öde." açıklamasında bulunmuştu. Halk TV'de Uğur Dündar'ın sunduğu Halk Arenası programına konuk olan ünlü sanatçı Metin Akpınar burada yaptığı konuşmada "Demokrasiye ulaşamazsak belki lideri ayağından asarlar, belki mahzenlerde zehirlenerek ölür, belki de başka liderlerin yaşadığı kötü sonları yaşayabilirler" ifadesini kulanmıştı. 1972 Yılında, Tatlı Dillim filmi ile sinema hayatına başladı. Birçok filme de imza atan sanatçı, Zeki Alasya ile ikili oluşturarak, yıllarca birçok oyun, film ve televizyon programında toplumsal içerikli mesajlar veren rollerde seyirci karşısına çıktı. 1999’da, yönetmenliğini Sinan Çetin’in yaptığı Propaganda filminden sonra, farklı rollerde oynayacağını açıklayarak dram aktörlüğünü denedi.  "Halk Tv'de yayınlanan 'Halk Arenası' programında yaptıkları açıklamalar nedeniyle sanatçılar Metin Akpınar ve Müjdat Gezen hakkında soruşturma başlatıldı. Metin Akpınar'ın Kadıköy'deki evine sabah saatlerinde polis ekibi geldi. Polislerin içeriye girmesini ardından Akpınar tek başına dışarıya çıktı. Metin Akpınar, "Savcı bey çağırdı. İfade vermeye gidiyoruz" dedi. Metin Akpınar, sivil aracına bindi. Akpınar, polis aracıyla Anadolu Adalet Sarayı'na götürülüyor. Detaylar ve en son haberler ve son dakika gelişmeleri aksam.com.tr'de

Metin Akpınar ve Müjdat Gezen'in ilk ifadesi ortaya çıktı

Katıldıkları bir televizyon programında sarf ettikleri sözler nedeniyle haklarında soruşturma başlatılan Metin Akpınar ve Müjdat Gezen, savcının talimatıyla polis eşliğinde ifade vermek için adliyeye getirildi. Sanatçılar Metin Akpınar ve Müjdat Gezen hakkında bir televizyon programında yaptıkları konuşmada Cumhurbaşkanını hedef alarak hakaret içerikli sözler söyleyip, darbe ve ölüm tehdidinde bulundukları iddiasıyla Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmıştı. 

Soruşturma kapsamında Metin Akpınar ve Müjdat Gezen avukatlarıyla polis eşliğinde Kartal’daki Anadolu Adalet Sarayı’na geldi. Akpınar ve Gezen’in Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcısına verdiği ilk ifadede "Sözlerimiz mizah ve eleştiri kapsamındaydı, ifadelerimiz çarpıtıldı" dedi.

SERBEST BIRAKILDILAR

Bir televizyon programındaki açıklamaları nedeniyle mahkemede ifade veren sanatçı Metin Akpınar ve Müjdat Gezen adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Metin Akpınar, polis eşliğinde adliyeye götürülüyor

"Halk Tv'de yayınlanan 'Halk Arenası' programında yaptıkları açıklamalar nedeniyle sanatçılar Metin Akpınar ve Müjdat Gezen hakkında soruşturma başlatıldı. Metin Akpınar'ın Kadıköy'deki evine sabah saatlerinde polis ekibi geldi. Polislerin içeriye girmesini ardından Akpınar tek başına dışarıya çıktı. Metin Akpınar, "Savcı bey çağırdı. İfade vermeye gidiyoruz" dedi. Metin Akpınar, sivil aracına bindi. Akpınar, polis aracıyla Anadolu Adalet Sarayı'na götürülüyor.

METİN AKPINAR NE DEMİŞTİ?

Halk TV'de Uğur Dündar'ın sunduğu Halk Arenası programına konuk olan ünlü sanatçı Metin Akpınar burada yaptığı konuşmada "Demokrasiye ulaşamazsak belki lideri ayağından asarlar, belki mahzenlerde zehirlenerek ölür, belki de başka liderlerin yaşadığı kötü sonları yaşayabilirler" ifadesini kulanmıştı.

Başkan Erdoğan'ı neden hedef aldığı belli oldu

Erdoğan’ı ipe çekmeye meraklı meğer ne çok “sanatçı” varmış. Metin Akpınar, Erdoğan’ın ipe çekilerek ya da mahzenlerde zehirlenerek öldürülebileceğini ifade ederken hiç de şaka yapmıyor aslında. Düşüncesini, temennisini gizlemiyor sadece. O günü görmeyi o kadar çok ister bir hali var ki, elinden gelse Erdoğan için cellat bile yazılacak!

Erdoğan’ı ölümle tehdit eden isimlerin çoğunun sanatçı, oyuncu, gazeteci, veya akademisyen olması doğrusunu isterseniz şaşırtıcı. Bir edebiyatçı-gazeteci vardı, darbeden bir gün önce FETÖ kanalında Erdoğan’ın öldürülüp çöpe atılacağından bahsediyordu, ağzı sulanarak. Bugüne dek adı “Duayen gazeteciye” çıkan nice ünlü isim üstüne vazifeymiş gibi Erdoğan’ı ölümle tehdit edip durdu.

Demem  o ki, askerler, siyasetçiler, örgüt mensupları dururken Erdoğan’ı ölümle tehdit edenlerin çoğunun sanatçı, oyuncu, edebiyatçı, akademisyen, gazeteci olması üzerinde düşünmek gerekiyor. Nedir bu ülkenin sanatçılarının bu kadar ipe çekme hevesi? Üstelik, kanlı 27 Mayıs darbesini referans göstererek, Adnan Menderes’in akıbetini hatırlatarak yapıyorlar bu ölüm tehdidini. Peki kimdir bunlar? Neyin davasını güdüyorlar? Erdoğan ile alıp veremedikleri nedir?

Bu soruların doğru yanıtını bulmak için arkalarındaki güce, iradeye, akla bakmak gerekiyor. Kişisel bir dava gütmedikleri ortada. Yıllardır bu ülkeyi dışarıdan kumandayla yöneten güçlerin maşası görevini yürütüyorlar zaten. Bunları konuşturana, oynatanlara bakmalıyız aslında.

Söz konusu tehdidin yapıldığı programın sahipleri Uğur Dündar ve Yılmaz Özdil. Bu ikili uzun süredir toplumsal kutuplaşmayı körüklemek için planlı bir yayın çizgisi izliyor. Sistemli bir şekilde dindarları hedef alan, kışkırtan nefret yayınları yapıyorlar. Bu haftaki bölümünde de Erdoğan’ın nasıl ipe götürüleceği anlatıldı güle oynaya.

Ülkenin Cumhurbaşkanı’nı ölümle tehdit eden, toplumu birbirine karşı nefretle doldurmaya çalışan bu program şimdi bir televizyonculuk faaliyeti olarak mı değerlendirilecek?

Sokağı kışkırtmak, seçilmiş cumhurbaşkanını ölümle tehdit etmek, ailesini aşağılamak, küfürler savurmak, demokratik bir hak mı?

Böyle mi görülmeli gerçekten?

Kimin adına, hangi gücün adına bu tehditlerin yapıldığını herkes az çok tahmin edebilir. Bu televizyonların da, programların da, söz konusu kişilerin de gerçek sahipleri dışarıda. Bunların tehdit ettiği, nefret duyduğu -Cumhurbaşkanı Erdoğan şahsında- asıl Türk devleti ve milletidir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suriye’de büyük bir başarıya imza atmasının ardından “ölüm tehditleri”yle karşılaşması hiç tesadüf değil. Erdoğan, Irak ve Suriye’de oyunları bozunca, terör koridorunu başlarına geçirince adeta çılgına döndüler. İçerideki adamlarını şimdi Erdoğan’ın üzerine salıyorlar. Ama bu tehditler büyük bir zafiyeti ele veriyor; Türkiye’yi ellerinden kaçırdılar, Türk devleti üzerindeki etki ve güçlerini kaybettiler. Ankara’yı artık istedikleri gibi yönetemiyorlar. İşte bu gerçek onları kahrediyor.

Şüphesiz devletin eli armut toplamıyor; sanatçı kılıklı bu müsveddeler için gereği mutlaka yapılacaktır.

Metin Akpınar ile Müjdat Gezen'den Başkan Erdoğan'a darbe ve ölüm tehdidi

Uğur Dündar’ın Halk Arenası’na konuk olan Metin Akpınar, iç savaş çağrısıyla başladığı konuşmasını darbe çağrısına kadar götürdü.

Yaklaşan seçimlere atıfla "her şeyin sandıkta çözülmediğini" söyleyen Türkiye'nin sevilen komedi sanatçısı  Metin Akpınar, iç savaş çağrısıyla başlattığı konuşmasını darbe çağrısıyla sonlandırırken, kendi demokrasi anlayışlarının tesis edilmemesi durumunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a atıfla "Demokrasiye ulaşamazsak belki lideri ayağından asarlar, belki mahzenlerde zehirlenerek ölür, belki de başka liderlerin yaşadığı kötü sonları yaşayabilirler." gibi ifadeler kullandı.

Türkiye'de 16 yıldır kültür ve sanat üretilmediğini iddia ederek varını yoğunu iktidar karşıtlığı üzerine kuran Müjdat Gezen, programın henüz başında yaptığı konuşmasında, "İstanbul'un kaymak tabakası şu anda burada." dedi.

AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı üzerinden prim yapma alışkanlığından bir şey kaybetmediği görülen Gezen, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a karşı yine terbiyesizlik yaparak, "Recep Tayyip Erdoğan, sen bizim vatanseverliğimizi sınayamazsın, haddini bil." diye konuştu.

"Bunlardan mı korkacağız?"

Müjdat Gezen'in sözlerinin cımbızlanabileceğini belirten Uğur Dündar'a yanıt veren Gezen, devlete meydan okurcasına "Cımbızlasalar ne olur ya? Zaten her gün kapıya bir tane celp geliyor? Ne olacak yani? Bunlardan mı korkacağız?" dedi.

"İç savaşa kadar gideriz"

Uğur Dündar'ın "Ülkedeki kutuplaşmayı aşmazsak sonumuzun hiç iyi olmadığını düşünüyorum." cümlesi üzerine söz alan Metin Akpınar, düşmanlık beslediği AK Parti tabanını "artarak çoğalan bir gergedan virüsü" olarak tanımlayarak, "Ülkemizdeki gergedanlar yalnızca faşizmin ayak sesleri anlatan postallı gergedanlar değil; kökten dincilik gergedanları, etnik/kimlik ayrımcı gergedanlar ve onların bazı kollarıyla müthiş bir gergedan nesli büyüdü." diye konuştu.

Gezi olaylarıyla ve sokak çağrılarıyla ülkeyi kaosa sürüklemekten başka bir arzusu olmayan kesime atıfta bulunmayan Metin Akpınar, Türkiye'deki kargaşanın, bölünmenin ve kutuplaşmanın AK Parti ve AK Parti tabanınca yapıldığını belirterek, "Bunların karşısında ancak insan olarak, insanlığımıza sahip çıkarak saf dışı etmek zorundayız. Başka çaremiz yok. Aksi halde bırakın sokakta hak aramayı, iç savaşa kadar gideriz." ifadelerini kullandı.

"Lideri ayağından asarlar, mahzende zehirlerler"

24 Haziran seçimlerine katılım oranı dünyanın birçok yerinde görülmemiş bir seviye olan yüzde 88'lere çıktığı halde Türkiye'de demokrasi olmadığını iddia eden Akpınar, devletin en üst makamını tehdit edercesine, "Bu kutuplaşma ve karmaşadan kurtulmamızın tek çaresi demokrasidir. O noktaya ulaşabilirsek kavga gürültü olmadan bu işin içinden çıkarız. Ulaşamazsak ise belki lideri ayağından asarlar, belki mahzenlerde zehirlenerek ölür, belki de başka liderlerin yaşadığı kötü sonları yaşayabilirler." gibi hadsiz ifadeler kullandı.

Bütün bunlar için direniş gösterilmesi gerektiğinin altını çizen Metin Akpınar, "Ben şahsen bu direncin gösterildiği kanaatinde değilim." dedi.

CHP ve ortakları için oy istedi

Yaklaşmakta olan 31 Mart yerel seçimlerine de değinen Akpınar, bu seçimlerin aslında bir "genel seçim" olduğunu söyleyerek CHP'nin İP ve HDP ile kurduğu ittifak için oy istedi.

CHP, İP, terör örgütü PKK'nın siyasi kanadı HDP ve SP'nin oluşturduğu ittifakın yerel seçimlerde desteklenmesi gerektiğini söyleyen Akpınar, "Millet İttifakı'nın çok ciddi bir şekilde birbirine kenetlenmiş olarak yaşaması gerekiyor. Bizim de bu ittifaka sahip çıkmamız gerekiyor." dedi.

"Her şey sandıkta çözülmez"

"İstanbul'un kaymak tabakasına" sandığa sahip çıkması çağrısında bulunan Akpınar, "Sandık esasında pek demokrat bir şey değildir, her şey sandıkta çözülmez." diye konuştu.

Açık açık darbe çağrısı yaptı

Tarihte yüzünü Rusya'ya dönüp koltukta kalan tek kişinin Mustafa Kemal olduğunu söyleyen Akpınar, "Mustafa Kemal dışında kim Rusya'ya döndüyse iktidardan gitti. Adnan Menderes randevu aldı, ihtilal oldu. Süleyman Demirel aynı şekilde kuzeye döndüğü zaman ihtilal oldu. Bakalım darısı kimin başına." diyerek açık açık darbe çağrısında bulundu.

Metin Akpınar kimdir?

Metin Akpınar, 2 Kasım 1941 yılında, İstanbul’da dünyaya geldi. Annesi Nadide Hanım, babası Mustafa Bey’dir. Pertevniyal Lisesi'nde eğitimi tamamladı. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’yle Edebiyat Fakültesi'nde okudu.

Sahneye ilk kez ortaöğrenimi sırasında çıkan Metin Akpınar, o senelerde çeşitli amatör topluluklarda çalıştı. Yeşil Sahnede İşler Karıştı, On Küçük Yaramaz ve Yağmurcu adlı oyunlarda rol aldı. MTTB Birlik Tiyatrosunu yönetti ve Karaların Memetleri, Kulaktan Kulağa, Antigone adlı oyunlarda oynadı. 1964 yılında Ulvi Uraz Tiyatrosu'nda Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparımla ilk profesyonel oyununa imza atan Akpınar, aynı tiyatroda Ben Devletim ve Hababam Sınıfı oyunlarında da rol aldı. 1966 yılında Zeki Alaysa ile Gen-Ar Tiyatrosunda bir grup oluşturdu. 1967 yılında Haldun Taner’in öncülüğünde Ahmet Gülhan ve Zeki Alaysa ile birlikte, ülkemizin ilk kabare tiyatrosu olan Devekuşu Kabare’yi kurdu. Topluluk, oyunlarında sosyal ve politik taşlamaya ağırlık verdi.

Metin Akpınar, kendine özgü üslubuyla, kabare türünün Türkiye'deki önemli temsilcilerinden biri olarak geniş bir izleyici kitlesini oyunlarına çekmeyi başardı. Devekuşu Kabare’nin tüm oyunlarında oyuncu olarak görev aldı; bazı oyunların yönetmenliğini de yaptı. Aynı zamanda Devekuşu Kabare’nin idari müdürlük görevini de sürdürdü.

1972 Yılında, Tatlı Dillim filmi ile sinema hayatına başladı. Birçok filme de imza atan sanatçı, Zeki Alasya ile ikili oluşturarak, yıllarca birçok oyun, film ve televizyon programında toplumsal içerikli mesajlar veren rollerde seyirci karşısına çıktı. 1999’da, yönetmenliğini Sinan Çetin’in yaptığı Propaganda filminden sonra, farklı rollerde oynayacağını açıklayarak dram aktörlüğünü denedi.

OYUNLARINDAN SEÇMELER

Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım, Vatan Kurtaran Şaban, Astronot Niyazi, Ha Bu Diyar, Haneler, Keşanlı Ali Destanı, Aşk Olsun, Deliler, Geceler, Yasaklar, Beyoğlu Beyoğlu, Reklâmlar, Dün Bugün…

FİLMLERİNDEN SEÇMELER: Papatyam (2009), Eve Giden Yol 1914 (2006), Kısık Ateşte 15 Dakika (2006), Amerikalılar Karadeniz’de 2 (2006), Döngel Kerhanesi (2006), Çat Kapı (2005), Eğreti Gelin (2004), Lorkestra (2002), Rus Gelin (2002), Güler misin Ağlar mısın? (2000), Abuzer Kadayıf (2000), Baykuşların Saltanatı (2000), Güle Güle (1999), Propaganda (1999), Yerim Seni (1998), Biz Bize Benzeriz Biz Bize Benzeriz (1992), Namus Düşmanı (1986), Patron Duymasın (1985), Yanlış Numara (1985), Davetsiz Misafir (1983), Dönme Dolap (1983 ), Baş Belası (1982), Şaka Yapma (1981), Vay Başımıza Gelenler (1979), Köşe Kapmaca (1979), Petrol Kralları (1978 ), Cafer'in Çilesi (1978 ), Sivri Akıllılar (1977 ), Aslan Bacanak (1977 ), Hasip İle Nasip ( 1976 ), Her Gönülde Bir Aslan Yatar ( 1976 ), Nereye Bakıyor Bu Adamlar? (1976), Güler Misin Ağlar Mısın? (1975), Nereden Çıktı Bu Velet? (1975 ), Beş Milyoncuk Borç Verir Misin? (1975), Hasret ( 1974 ), Mirasyediler (1974 ), Mavi Boncuk (1974 ), Köyden İndim Şehire (1974), Salak Milyoner (1974 ), Oh Olsun (1973), Canım Kardeşim ( 1973 ), Yalancı Yârim (1973 ), Tatlı Dillim (1972)…

TELEVİZYON DİZİLERİ: Hastane (1993 ), Papatyam (2009 )

ÖDÜLLERİ: “Devlet Sanatçısı”, T.C.Kültür Bakanlığı, 1998¸”En İyi Sinema Filmi Erkek Oyuncusu”, Magazin Gazetecileri Derneği (MGD), 2000; “Mizaha Emek Verenlere Saygı”, Özel Doğuş Okulları, 2002; “Tiyatroya Destek Yılı Özel Ödülü”, 34.Altın Kelebek TV Yıldızları Yarışması, 2007; “Yaşam Boyu Onur Ödülü”, 20. Uluslararası Kâtibim Kültür ve Sanat Şenliği, 3.İsmail Dümbüllü Ödülleri, Üsküdar Belediyesi, 2008;  “Altın Mikrofon ve Altın Kamera Ödülü”, TRTEMDER, 2009; “Yılın Esnaf Sanatçısı”, İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İSTESOB), 2009.