PKK televizyonuna canlı bağlantı yaparak Türk Silahlı Kuvvetleri'ne 'kimyasal silah kullanıyorlar' iftirası atan Türk Tabipler Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan terör soruşturması tamamlandı. Fincancı, "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan Kadıköy'deki evinde gözaltına alınarak Terörle Şube Müdürlüğü'ne götürüldü. Buradaki işlemlerin bitmesinin ardından Fincancı, Ankara'ya götürüldü.
Soruşturma kapsamında Fincancı'nın evinde de arama yapıldı. Kütüphanede 25 adet dolu, 1 adet boş 9 mm kısa browning tabanca mermisiyle 2 adet dolu, 1 adet boş 7.62 mm kalaşnikof mermisi ele geçirildi.
'KAYYUM ATANSIN' TALEBİ
Savcılık, mahkemeden Fincancı'nın, TTB Başkanlığı görevine son verilmesi ve yeni başkan seçilmesi yönünde karar alınmasını talep etti. Eğer talep kabul görürse TTB yönetimine kayyum atanacak.
EVDEN MERMİLER ÇIKTI
PKK kanalına konuşan Fincancı, "Daha önce de incelemiştim. Belli ki sinir sistemini doğrudan tutan toksik gazlardan, kimyasal gazlardan, zehirli gazlardan biri kullanılmış durumda. Çeşitli kimyasal silahlar var" demişti.
HDP, CHP VE DEVA'DAN FİNCANCI'YA DESTEK
Terör soruşturması kapsamında gözaltına alınan Fincancı'ya ilk destek HDP'den ardından da CHP'den geldi. HDP'nin resmi Twitter hesabından şu açıklama yapıldı: "Fincancı'nın gözaltına alınması iktidarın suçlarını örtbas etme telaşıdır. Şebnem Hoca Türkiye toplumunun vicdanıdır, bilimin ve meslek onurunun gereğini yerine getirmiştir. Bu saldırılarla gerçeği gizleyemez, toplumu susturamazsınız."
ÖZEL: KABUL EDİLEMEZ
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ise gözaltı kararına tepki gösterdi: "Hoşunuza giden konular konuşulabilince değil en aykırı en rahatsız edici görüşler özgürce konuşulabilince buna ifade özgürlüğü diyoruz. Fincancı'nın gözaltına alınması ve onun üzerinden TTB'ye yönelik saldırılar demokrasi görüntüsü değildir. Asla kabul edilemez!"
HDP ve CHP'nin ardından DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da şu açıklamayı yaptı: "Türkiye'nin itibarı Şebnem Korur Fincancı'nın bir konuşmasıyla zedelenmez. Fakat siyasetçilerin verdiği talimatla hareket eden yargının verdiği zararın telafisi imkansız. Fikirlerin doğruluğunu yanlışlığını, özgür tartışma ortamlarında konuşabiliriz. Yargı sopası altında değil."