Koru Medya Kurucu Başkanı Mehmet Kaya, sinemalarda olduğu gibi belgesel sektöründe de 'biyografik' içeriklerin son dönemde büyük ilgi gördüğünü söyledi: "Politikacılar, şarkıcılar, sporcular; toplumun hafızasında önemli yer edinmiş insanların hayatlarına dair detaylar hep merak edilir. Biyografik yapımlar bu nedenle hep dikkat çeker, izlenir. Son dönemde ise biyografiler çok daha revaçta. Sinemada Müslüm Gürses, Dilberay, Naim Süleymanoğlu ve Bergen'in hayatlarını konu alan filmlerin gişe rekorları kırdığını gördük. Aynı ilginin belgesel sektöründe de söz konusu olduğunu söylemek mümkün."
Biyografik sinema filmleri ve belgesellerin gördüğü ilgi üzerine birçok yapımcının da bu alana yöneldiğini dile getiren Mehmet Kaya, "Aslında biyografi furyası 90'lı yıllarda da vardı. Ancak son yıllarda internetin de etkisiyle biyografiler yükselişe geçti. Belgesellerin sayısındaki artış, izleyici cephesinde de karşılık buluyor" yorumunu yaptı.
Mehmet Kaya, "kaliteli" bir içerik isteyen izleyicilerin biyografileri belgeselden seyretmeyi tercih ettiklerini de belirtti: "Ana akım sinemada beyazperdeye yansıtılan filmlerde amaç gerçeklik değil. Sinemada gerçekliğe sadık kalmak gibi bir kaygı yok. Seyirciyi etkileyecek bir öykü anlatmak yeterli. O nedenle biyografik filmlere kurgu hikâyeler de dahil ediliyor. Bu açıdan belgeseller, merak edilen isimlerin hayatlarına dair çok daha kaliteli içerikler sunuyor. Çünkü gerçeğe odaklanıyor."
Biyografik belgesellerin sayısının artmasında dijital platformların da önemli ölçüde etkisi olduğunu ifade eden Mehmet Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: "Dijital platformlar, televizyon ve sinemaya göre içeriğe çok daha kolay ulaşma şansı sunuyor. Ve bu platformlarda çok fazla biyografik içerik yer alıyor. Sayıları da her geçen gün artıyor. Merak edilen o insanların nasıl hayatlar yaşadıkları, nasıl yükseldikleri, hataları, yanlışı tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriliyor. Halen yaşayan isimler, yapımların içeriğine de dahil oluyor; ortaya çok güçlü ve çarpıcı, ufuk açan belgeseller çıkıyor."