Meclis Başkanı Şentop'tan Tekirdağ Şehir Hastanesi açılığında önemli açıklamalar

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi Açılış Töreninde önemli açıklamalarda bulundu. Meclis Başkanı Şentop konuşmalarında, ''Bugünün Türkiye'si artık çeyrek asır öncesinin Türkiye'si değildir.'' ifadelerini kullandı.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, bugün hem şehir hastanesinin açılışını yaptıklarını, hem de Tekirdağ'ın düşman işgalinden kurtuluşunun 98. yıl dönümünü kutladıklarını belirterek, Tekirdağ'ın kurtuluşunun 98. yıldönümünde başta Yukarı Karabağ olmak üzere vatan topraklarını Ermeni işgalinden azat eden Azerbaycan halkını tebrik etti.

Tekirdağ İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi Açılış Töreni’ne Başkan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte katılan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, törende yaptığı konuşmada, "Bugünün Türkiyesi artık çeyrek asır öncesinin Türkiye’si değildir. Ancak ülkemizde bazı çevrelerde geçmişten günümüze süregelen, yeni, iyi ve güzel olana karşı körü körüne muhalefet etme hastalığı da hiç eksilmedi; her yenilik, her güzellik, her faydalı eser karşısında yeniden nüksetti." ifadelerini kullandı.

“ ‘Halka hizmet Hakk'a hizmettir’ düsturu ile çıkılan kutlu yolda yılmadan, yorulmadan ilk günkü heyecanla, aşkla ve şevkle aziz millete hizmet etmeye, bu cennet vatanı imar ve ihya ederek bayındır hale getirmeye devam ediyoruz” diyen Şentop, şehir hastanelerinin, atalardan miras alınan ve eşrefi mahlukat olan insanı hayatın merkezine alan anlayışın, 21. yüzyılda en modern şekilde tezahür etmiş hali olduğunu söyledi.

Meclis Başkanı Şentop, Adana, Mersin, Isparta, Yozgat, Kayseri, Manisa, Elazığ, Ankara Bilkent, Eskişehir, Bursa, İstanbul Başakşehir ve Konya Şehir Hastanelerinin ardından 13. şehir hastanesinin Tekirdağ'a açıldığına vurgu yaparak, "Esasen şehir hastaneleri; büyük Selçuklu'dan Osmanlı'ya, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e intikal eden bimarhane, şifahane ve numune hastaneleri birikiminin günümüz şartlarında yeniden tasarlanması ve aziz milletimizin hizmetine sunulmasıdır. Medeniyetimiz binlerce yıldır 'Her insan bir alemdir' idrakiyle insanı metalaştırmadan şekillenmiş, bu sebeple hiçbir hesabilik gütmeden insana hizmeti temel almıştır. Şehir hastanelerimizin aynı manevi düsturla şekillendiğine hiç şüphe yoktur. Tekirdağ Şehir Hastanemiz sahip olduğu özellikleriyle sadece Tekirdağlılara değil Marmara Bölgesi'ndeki geniş bir nüfusa hizmet edecek, şifa dağıtacaktır. Bölge insanımızın sağlık konusunda İstanbul'a bağımlılığını azaltacak, aynı zamanda İstanbul'daki hastanelerimizin de yükünü büyük ölçüde hafifletecektir.

Son yıllarda ülkemizdeki sağlık hizmetinin kalitesini ve bu kaliteye rağmen fiyat bakımından uygunluğunu gören sözde gelişmiş ülkelerin vatandaşlarının da ülkemizin hastanelerine rağbet ettiklerini, tabiri caizse kendilerini 'Türk hekimlerine emanet ettiklerini' büyük bir memnuniyetle görüyoruz. Tekirdağ ve diğer şehirlerimizdeki şehir hastanelerimizin sağlık turizminin gelişmesine de büyük katkı sağlayacağı muhakkaktır." ifadelerini kullandı.

2015 ve 2019 yılı TÜİK verilerine göre dünya sağlık turizminde 8. sırada bulunan Türkiye'nin, önümüzdeki dönemde, kısa bir süre içinde çok daha üst sıralara çıkacağının aşikar olduğuna dikkati çeken Mustafa Şentop, şehir hastanelerinin sadece hastalara şifa olmak üzere tesis edilmediğini, bu hastanelerin aynı zamanda bilimsel araştırma merkezleri olarak faaliyet göstereceklerini de unutmamak gerektiğini kaydetti. Meclis Başkanı Şentop, “Umuyoruz ve bekliyoruz ki bu hastanelerimizde görev yapan hekimlerimiz ve sağlık personelimiz ülkemize tıp alanında nice başarılar kazandıracaklardır." ifadelerini kullandı.

"KÜÇÜMSEMEYE CÜRET ETMEKTEDİRLER"

Türk milletinin Mimar Sinan'ın muhteşem eserleri gibi sade, asil ve mütevazı olduğunu, sahip olduğu büyük medeniyeti, kıymetli hasletlerini ve ilim hayatına katkılarını hiçbir zaman sadece kendine saklamayıp, büyük bir alicenaplıkla insanlığın hizmetine sunduğu ifade eden Şentop, şu ifadeleri kullandı:

Ancak her şeyi kendinden sadır olmuş zanneden ve büyük medeniyetimizin katkılarını ret ve inkar eden Batılı ülkeler, aziz milletimizin bu mütevazılığı sebebiyle semerelerini yeterince dile getirmediği medeniyetimizi yok saymaya, küçümsemeye cüret etmektedirler. Bu bağlamda, Batı'yı ve onun sömürgeci kapitalist anlayışını bilvesile dillendirmemin sebebi, Batı karşısında duyduğumuz bir kompleksin tezahürü değildir. Tam tersine Batı'yı mukayese parametresi olarak seçmemin sebebi, onların zihniyet ve cibilliyetlerini, karakterlerini tekrar hatırlatmak içindir.
Nihayet sağlıkla imtihan günleri olarak yaşadığımız bu salgın döneminde, Batı ülkeleri 'parası olmayan ölsün' ve 'bizden başka dünyanın geri kalan ülkelerinin insanları ölsün' bencilliğiyle hareket edip birbirlerinin parası ödenmiş sağlık malzemelerine el koyup adeta yağmalarken, Türkiye bir taraftan kendi vatandaşlarının sağlık hizmetlerini meccanen sağlayıp, diğer taraftan dünyadaki ülkelerin dörtte üçünün yardımına koşmaktan geri durmamıştır.
Herkes ve her devlet karakterinin gereğini yapar. Bu salgın günleri, Batı'nın sadece sağlık sisteminin yetersizliğini ortaya koymakla kalmamış, insanı metalaştıran, onu bir pazarlama malzemesine dönüştüren devlet anlayışının da çöküşüne şahitlik etmiştir.

TÜRKİYE ESKİ TÜRKİYE DEĞİLDİR

“Türkiye son 20 yılda her alanda çok büyük mesafeler kat ettiği, çok ve büyük, devasa eserler kazandı” diyen TBMM Başkanı Şentop, Türkiye'nin tesirlere açık bir ülke iken müessir bir ülke haline geldiğini aktardı. Şentop, "Bütün bunlar kendiliğinden, kendi kendine olmadı. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, büyük gayretlerle, büyük emeklerle, ter dökerek, yılmadan, azimle kararlılıkla gerçekleşti. Bugünün Türkiyesi artık çeyrek asır öncesinin Türkiyesi değildir. Ancak ülkemizde bazı çevrelerde geçmişten günümüze süregelen, yeni, iyi ve güzel olana karşı körü körüne muhalefet etme hastalığı da hiç eksilmedi; her yenilik, her güzellik, her faydalı eser karşısında yeniden nüksetti." diye konuştu.

Meclis Başkanı Şentop, sözlerine şöyle devam etti:

Sağlık altyapısındaki gelişmeler, özellikle şehir hastaneleri bu kör muhalefet anlayışının en önde yer alan hedeflerinden biri oldu, bu saldırılardan nasibini aldı. Bütün dünyayı kuşatan salgın süreci, bu vizyonsuz, sadece karalamaya yönelik muhalefet anlayışının müflisliğini bir kez daha ve kesin ikna edici bir şekilde gösterirken; sağlık alanında son 20 yılda yapılanların ne kadar büyük bir öngörü ve ileri görüşlülükle gerçekleştirildiğini de ispat etmiş oldu.
Bazı işlerin ve eserlerin sadece ekonomik ölçülerle değerlendirilemeyeceği, ülkeler için stratejik anlam ve gerekliliklerinin de bulunduğunu görüp, anlayacak bir ufkun ne kadar elzem olduğu salgın sürecinde net olarak ortaya çıkmıştır. Şehir hastanelerimiz, savunma sanayii alanındaki yatırımlarımız, başta İstanbul Havalimanımız olmak üzere yeni havalimanlarımız, Osmangazi ve Yavuz Sultan Selim köprülerimiz, duble yollarımız gibi devasa eserler hem aziz milletimize hizmet edecek hem de stratejik açıdan ülkemizin askeri, ekonomik ve siyasi hedeflerine ulaşmasını sağlayacaklardır.

Şentop, yeni tip koronavirüs salgınına ilişkin olarak da, "Dünyanın başına musallat olan salgınla mücadelede, ülkemizin sağlık sistemi rüştünü ispatlamıştır. Ülkemiz adına iki önemli haber daha alarak bu zor günlerde mutluluğumuz katbekat artmıştır. Koronavirüse karşı iki Türk bilim insanının aşıyı bulmuş olmaları ve hemen akabinde Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca'nın önerisiyle Dünya Sağlık Örgütü'nün 2021 yılının Uluslararası Sağlık Çalışanları yılı ilan etmesi hepimizi ayrıca sevindirmiştir. Emeği geçenleri tebrik ediyorum." ifadelerini kullandı.