1
Yalova'da 4,5 büyüklüğünde deprem meydana geldi.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinde yer alan bilgiye göre, saat 09.34'te merkez üssü Çınarcık ilçesi olan 4,5 büyüklüğünde yer sarsıntısı kaydedildi.
Yaklaşık 7 kilometre derinlikte meydana geldiği belirlenen deprem Bursa ve İstanbul'da da hissedildi.
- "Can ve mal kaybı bulunmuyor"
Yalova Valisi Muammer Erol, yaptığı yazılı açıklamada, Çınarcık'ta saat 09.34'te 4,5 büyüklüğünde meydana gelen deprem dolayısıyla il genelinde can ve mal kaybı bulunmadığını kaydetti.
Erol, ilgili birimlerin olayı takip ederek gerekli tedbirleri aldığını ifade etti.
Kandilli'den deprem açıklaması
BOĞAZİÇİ Üniversitesi (B.Ü.) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nden Yalova Çınarcık'ta meydana gelen 4.5 büyüklüğündeki deprem ile ilgili açıklama yapıldı.
"DEPREM ÖZELLİKLE ESENKÖY, YALOVA VE İSTANBUL'DA HİSSEDİLMİŞTİR"
Açıklamada şöyle denildi: "Saat 09.34´de, aletsel büyüklüğü 4.5 olan hafif şiddette bir deprem meydana gelmiştir. Depremin odak derinliği yaklaşık 5 km civarında olup, sığ odaklı bir depremdir. Deprem özellikle Esenköy, Yalova ve İstanbul´da hissedilmiştir.
Yalova il sınırlarının tamamı genelde Kuzey Anadolu Fay Zonu´nun, kısmen de Batı Anadolu açılma rejiminin etkisi altındadır. Yalova ili Kuzey Anadolu Fay Zonu´nun kuzeyden ve güneyden geçen kolları ili çevirmektedir. Bu yüzden bölgede çok miktarda irili ufaklı diri fay parçası bulunmaktadır. MTA tarafından 2011 yılında hazırlanan Türkiye Diri Fay Haritasında da görüleceği gibi, il sınırları içerisinden Altınova, Yalova, Esenköy ve Orhangazi Fayı geçmektedir"
"DEPREME DAYANIKLI BİNALARDA OTURULMALI"
"Marmara Denizi ve İzmit Körfezi içerisinden geçen Kuzey Anadolu Fay Zonu´nun Adalar, Çınarcık, Karamürsel, Gölcük, Darıca fay parçaları ve Gemlik Körfezi´nden geçen Gemlik ve Gençali Fayları bölgedeki önemli tektonik yapılardır. Genelde ana yapıların doğrultuları Doğu -Batı ve Kuzey Batı -Güney Doğu gidişlidir. Merkezimiz tarafından yapılan hızlı fay düzlemi çözümü depremin normal faylanma ile meydana geldiğini ortaya koymaktadır. Fay düzleminin doğrultusu genel olarak Kuze Batı -Güney Doğu gidişli fay parçasının depreme neden olduğunu ortaya koymaktadır. Bölgede yaşayan vatandaşlarımızın bölgenin deprem riskinin yüksek olduğu bilincinde olarak, depreme dayanıklı binalarda oturmaları veya satın alacakları konutların depreme dayanıklı olarak inşaa edilmiş olmasına dikkat etmeleri depreme karşı alınacak en güvenli tedbir olacaktır"
"Ben buradayım, diriyim ve aktifim, deprem üretme potansiyelim var' demek istiyor"
Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Güney Marmara Şube Başkanı Engin Er, Yalova'da meydana gelen 4,5 büyüklüğündeki depremin uyarıcı nitelikte olduğunu belirterek, "Her 3-3,5 veya 4 büyüklüğündeki depremler, 'Ben buradayım, diriyim ve aktifim. Deprem üretme potansiyelim var' demek istiyor. Biz de bunu böyle okumalıyız ve buna göre önlemlerimizi almalıyız." dedi.
Er, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son 10-15 yıldır dünyada ve Türkiye civarında depremlerin sayısında yüzde 3 bin civarında artış olduğunu ifade etti.
Hareketlenmenin devam ettiğini dile getiren Er, şöyle konuştu: "Çınarcık'ta, Mudanya'da, Bursa'da, Marmara Denizi'nde ve Ege Bölgesi'nin tamamında deprem sayılarında artış var. Bir depremin öncüsü veya artçısı değil bu. Bu yaklaşık 10 gün içinde meydana gelen dördüncü deprem. Bunları uyarıcı deprem olarak algılamamız lazım. Bildiğimiz ve beklenen İstanbul depremi var 7,6 büyüklüğünde. Bugün değilse yakın zamanda beklenen. 1855 depremi var Bursa'da, 'Küçük kıyamet' olarak adlandırdığımız. İstanbul'un küçük kıyameti ile Bursa'nın küçük kıyameti arasında olan depremler bunlar. Hiçbiri birbirini etkileyen ve tetikleyen depremler değil ama hepsi bir bütünün parçası. Yani Kuzey Anadolu fay hattının kollarının segmentlerinin üzerinde olan depremler bunlar. Bunlar zaten bilinen ve aktif olan faylar. Bunlar deprem potansiyeli olan faylar ve buralarda olan ve beklenen depremler var."
Er, son zamanlarda meydana gelen depremlerin uyarıcı nitelikte olduğunu vurgulayarak, "Her 3-3,5 veya 4 büyüklüğündeki depremler 'Ben buradayım, diriyim ve aktifim. Deprem üretme potansiyelim var' demek istiyor. Biz de bunu böyle okumalıyız ve buna göre önlemlerimizi almalıyız. Bu bir doğa olayı. Doğal afet olmadı şu anda çok şükür. Bursa'da 3 büyüklüğündeki deprem insanlarda korkuya sebep oldu. İnsanlar korkup dışarıya çıktılar. Bu deprem Japonya'da olsa kimse haber dahi yapmaz, olay dahi olmaz. Herkes işine devam eder ama biz 3 büyüklüğündeki bir depremde korkuyorsak demek ki gerekli önlem ve tedbirleri almıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
EVİNİZİN ALTINDA FAY HATTI BULUNUYOR MU?
Fay hattı sorgulama ekranına MTA'nın resmi internet sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz. http://www.mta.gov.tr/v3.0/ adresine girip MTA Yerbilimleri Portalı'nı http://yerbilimleri.mta.gov.tr/anasayfa.aspx tıklayarak harita üzerinden bulunduğunuz konumu girebilirsiniz. Yan tarafta bulunan Faylar kısmını ve Depremler kısmını ise Son 24, son 7 gün ve Son 30 gün şeklinde bulunan kutucuklara tıklayarak hangi zaman diliminde evinizin altından fay geçtiğini öğrenebilirsiniz.
FAY HATTI SORGULAMA NASIL YAPILIR?
Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi Başkanı Engin Er, 12 Kasım 1999 Düzce depreminin 19’uncu yılında Bursa Akademik Odalar Birliği binasında toplantı düzenledi.
BİR TIKLA EVİNİZİN ALTINDAN FAY HATTI GEÇİP GEÇMEDĞİNİ ÖĞRENİN
Er, "Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) internet sayfasına girildiğinde evinizin neresinden fay hattının geçtiğini görebilebilirsiniz. Bursa’da 7 büyüklüğünde bir deprem bekleniyor. Bunu herkes biliyor. Yapılması gereken şeyler çok basit. Planlama yapacağız. Bin tane, 10 bin tane tek planlama, bir tane bütüncül planlamanın yerini tutmaz. Deprem hangi büyüklükte, nerede olur biliyoruz. Zemin ve binaların özelliklerini de biliyoruz. Yapılacak şey bütüncül planlamadır” dedi.
Anlatıların bir hikaye gibi geldiğini ve pek de ciddiye alınmadığını savunan Er, “Sanki biz kaf dağının arkasındaki bir hikayeden bahsediyoruz gibi kimse bizim söylediklerimizi anlamıyor. Bir sürü şeyler söylemedik, sadece ‘deprem olacak ve yıkılacak’ dedik.
'DAHA KÖTÜSÜNÜ YAŞAYACAĞIZ'
1855 yılında Bursa’da yaşanan depremden daha kötüsünü yaşayacağız. Küçük kıyamet diyorduk, ama orta kıyameti yaşayacağız. 1855 yılındaki gibi Tophane yamaçlarındaki bir Bursa’dan bahsetmiyoruz. Sıvılaşma bölgelerindeki birçok yapılaşmadan söz ediyoruz. Belediyelerde sıvılaşma bölgelerindeki yapılarla ilgili denetleme yöntemini bilen yetkili insan yok. Eğitimden geçmemiz lazım, meslektaşlarımız burada daha çok çalışması gerekiyor. Jeolojiye, jeofiziğe önem vermemiz gerekirken maalesef böyle bir şey yok. İznik diye bir yer var. Bir tane jeoloji mühendisi yok. Böyle bir mantık olur mu? Şimdi yönetmelik çıkartıldı. Yönetmelikte deniyor ki, İznik’teki adam Bursa’daki Büyükşehir Belediyesi’ne gelecek. Biz bu işleri ciddiye almıyoruz. Toprakla, ziraatla, çiçekle ilgili şeyleri ciddiye alıyoruz. Ben bunlar önemsiz demiyorum, fakat insan hayatından, malından daha önemli değil” ifadelerini kullandı.
Merkez üssü Düzce ili olan 12 Kasım 1999 Cuma günü saat 18.57’de meydana gelen depremle ilgili de veriler paylaşan Engin Er, “Büyüklüğü 7,2 olarak ölçülen depremin 19’uncu senesindeyiz. 30 saniye süren bu deprem pek çok ilimizde hissedilmişti. Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi’nin açıklamalarına göre, ölü sayısı 845, yaralı sayısı 4 bin 948’di. Depremde hasar gören ve derhal yıkılması gereken bina sayısı 3 bin 395, yıkık ya da ağır hasarlı ev sayısı 12 bin 939, iş yeri sayısı ise 2 bin 450 olarak kayıtlara geçti.