AA/İHA
6 Şubat depremlerinin yaralarını sarmaya çalışan Türkiye, dün güne depremle başladı. Marmara Denizi, Gemlik Körfezi'nde dün saat 10:42'de 5.1 ve 10:45'te 4.5 büyüklüğünde iki deprem meydana geldi. Deniz yüzeyinin8.98 km derinliğinde meydana gelen depremler, İstanbul, Kocaeli, Bursa, Yalova, Sakarya, Çanakkale ve birçok şehirde hissedildi.
Deprem vatandaşlar arasında korku ve paniğe neden oldu. Özellikle yüksek katlı binalarda yaşayan veya çalışan vatandaşlar sokaklara çıktı. Deprem sonrası en büyüğü 4.5 büyüklüğünde olan farklı büyüklüklerde 20'den fazla artçı deprem gerçekleşti.
Depremin hissedildiği Yalova'da öğrencilerin okuldan tahliye edilmesi güvenlik kameralarına yansıdı. Okul müdürü Nazmi Karahasanoğlu, "Deprem oku- lumuzda az da olsa hissedildi. Tüm sınıflarımızda deprem tatbikatlarında yapıldığı şekilde çök, tutun, kapan uygulandı. Daha sonra bütün çocuklarımız sırayla güvenli şekilde okuldan boşaltıldı" diye konuştu.
Deprem sonrası her hangi bir can ve mal kaybı yaşanmadığını açıklayan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 2 vatandaşımız merdivenden düşerek yaralandığını ve sağlık durumlarının iyi olduğunu açıkladı. Yerlikaya, İstanbul Esenler ve Küçükçekmece'de 1 binada çatlaklar oluştuğunu ve ekiplerin yönlendirdiğini bildirdi. Küçükçekmece'deki 4 katlı binaya gelen ekipler, 4. kattaki dairede inceleme yaptı. 5 yıl önce yapılan binanın balkon altı kısımlarında demirler görülürken, bazı kolonlarında ise çatlaklar görüldü. Bursa Mudanya'da da belediye binasında çatlaklar oluştu. Bina deprem sonrası incelemeler için boşaltıldı.
Deprem nedeniyle birçok markette raflardaki ürünler yere düştü.
Bursa'da depremden geriye çarpıcı güvenlik kamerası görüntüleri kaldı. Bir diş kliniğinde deprem esnasında hekimin hastayı da adeta kucaklayıp dışarı çıkarması kameralara yansıdı. Nilüfer İlçesi'nde de bir işyerindeki çok sayıda çalışan dışarıya kaçarken, bir kişinin oturup çayını yudumlamayı sürdürmesi dikkat çekti.
Prof. Dr. Naci Görür sosyal medyadan yaptığı açıklamada, "Deprem muhtemelen Zeytinbağı Fayı'nın Gemlik Körfezi içindeki kısmında. Bu fay KAF'ın güney kolunun bir parçası. Güney kol yavaş hareket eden ama stres biriktiren bir fay zonu. 1999 depremlerinde tahmin ediyorum stres kaybına uğradı. Biz şimdi depremi kuzey kolda bekliyoruz. Şu an bir sıkıntı görmüyorum ama Gemlik'te önlem alınarak bu yerleşim alanı depreme dirençli hale getirilmelidir. Bu kentimizin yeri çok tehlikelidir ve doğrudan Gemlik fayının üzerindedir" ifadelerini kullandı.
AFAD Deprem Risk Azaltma Müdürü Prof. Dr. Orhan Tatar, Marmara'nın etrafındaki aktif faylarda daha büyük depremler beklenebileceğini belirterek, "Depremlerden sonra şu gerçeğin anlaşılması gerekiyor. Ülkemiz bir deprem bölgesi. Hasar yaratacak depremlerle karşılaşabiliriz. Marmara Bölgesi başta olmak üzere yapıların bir an önce dönüşmesi gerekiyor" dedi.
Deprem Mühendisliği Uzmanı Prof. Dr. Zeki Hasgür, "Bu bölgede daha önce kırılma olmaması nedeniyle Güney Marmara'da beklenen bir depremdir. Zaten gerilmiş, yükselmiş olan Güney Marmara'da 6 Şubat'taki son depremlerden sonra bölgenin gerilimi arttı. Bu 5.1 büyüklüğündeki depremi beklenen bir deprem olarak nitelendirebiliriz. Ancak bunlar ipucu veren, haberci depremlerdir. Bunun gibi 5.1 gibi depremlerin olmasını bekleyebiliriz. İzlenmesi gerekir" dedi.
Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Doğan Kalafat ise "Bu deprem güney kolda küçük bir kırılma olarak meydana geldi. Dolayısıyla bunun Kuzey Anadolu fayı ile bir ilişkisi yoktur. Küçük bir yırtılma olarak meydana gelmiştir. Olumlu olarak değerlendiriyoruz. Artçı depremlerin seyri endişeye yer olmadığını gösteriyor. Artçı depremler sıklıkla ve azalarak devam edecektir" dedi.
Prof. Dr. Okan Tüysüz de depremin Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın güney kolunda meydana geldiğini söyledi. "Bu kol bizim büyük deprem beklediğimiz deprem değil. O nedenle İstanbul için tehlikeden bahsetmek mümkün görülmüyor" dedi. Doç. Dr. Bülent Özmen ise, "5,1 büyüklüğündeki bir depremin başka bir fay hattını tetiklemesi mümkün değildir" diye konuştu.
Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, 5.1 büyüklüğündeki depremin 'öncü' nitelikte olduğunu belirterek, "Bu deprem 6.4'lük depremin öncüsüdür. Gerginlik biriktiriyor" dedi. Beklenen İstanbul depremine ilişkin tarih veren Ercan, "İstanbul'da depremin beklenme yılı en erken 2045. 2075 hatta 2150'ye kadar gecikebilir. İstanbul kabuğu gergin değil ve 99 depremiyle çok yorgun, yeni bir deprem yapacak güçte değil" ifadelerini kullandı.