Gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yazılı cevaplandıran Bahçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın CHP'li bir isimle görüştüğü iddiasını "Ülke gündemi maksatlı ve mahsurlu tartışmalarla meşgul ediliyor." sözleriyle değerlendirdi.
Siyasi sürecin tehlikeli kaymalar yaşadığını ve dikkatle analiz edilmesi gereken kutuplaşmalara çekildiğini belirten Bahçeli, yeni bir hükümet sistemine geçildiğini ve milletvekili genel seçimlerinin 24 Haziran 2018'de yapıldığını hatırlattı.
Bahçeli, yegane önceliğin 2023 hedeflerini yakalamak olduğunu bildirerek şöyle devam etti:
"Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle birlikte demokratikleşme, normalleşme ve istikrar ortamının sağlanması konusunda Cumhur İttifakı kararlıdır. Kim ne yaparsa yapsın ne söylerse söylesin, hangi ayak oyunlarına heves ederse etsin 2023'e kadar Türkiye'nin kararlı duruş ve tutumu zaafa uğramayacak, hedeflerden sapma gösterilmeyecektir. Bu konuda söz birliği, güç birliği, irade birliği çok açıktır, tartışmasızdır. Türkiye'yi kaos ve kargaşaya sürüklemek için iştah ve izansızlıkla bekleyen çevrelere fırsat verilmeyecektir. Görüşümüz nettir. Milletvekili genel seçimleri zamanında, yani 2023 yılının haziran ayında yapılmalıdır. Bundan tavizimiz düşünülemeyecektir. Görünen odur ki AK Parti'ye hakim olan görüş de memnuniyetle ifade ediyorum ki bu şekildedir. Hiç kimse havanda su dövmesin, boşa sallayıp dolu tutmanın peşine düşmesin."
"CHP, HDP, İYİ Parti ve Saadet Partisi'nin Türkiye'yi risk ve belirsizliğe çekmek için el ovuşturduğunu ve bir seçim havası oluşturmaya çalıştığını" ifade eden Bahçeli, "Bu yanlıştır, mahsurludur, sakat bir tavırdır. Dibi görünmeyen kuyulardan su içmemiz mümkün değildir. CHP Genel Başkanı uzun zamandır zıvanadan çıkmış, zırvada rekorlar kırmıştır. Kontrolü hepten kaybetmiştir." değerlendirmesinde bulundu.
Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun, "Zamanında yapılacak genel seçimleri öne çekmek amacıyla muhtelif ülkelerdeki muhalefet yöntemlerini, sert ve hakaretamiz bir üslupla Türkiye’ye taşıdığını, savrulduğunu ve karanlıkta sürüklendiğini" savundu.
Bahçeli, "Bu nedenle kriz çıkarma, toplumsal kargaşa ve çatışma yaşayan ülkelerin buhranlarını Türkiye’ye yansıtma hususunda özel ve kahredici bir mücadelenin içindedir. CHP Genel Başkanı milli güvenliğe tehdit bir duruma gelmiştir.Türkiye'de can ve mal güvenliği olmadığını hezeyanla ifade ederek nasıl bir çukurun içine düştüğünü ispatlamıştır. Kılıçdaroğlu yoldan çıkmış, Türkiye'yi uçuruma itmek için pusuya yatmıştır. " ifadesini kullandı.
- "CHP Genel Başkanı milli güvenliğe tehdit bir duruma geldi"
Bahçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde bir CHP'li ile görüştüğü iddialarına ilişkin değerlendirmede de bulundu.
"Sözcü gazetesinin bilinen, tanınan, artık tükenmişliği aşikar olan yazarı Rahmi Turan ile İP'li Lütfü Türkkan planlı bir projenin ara elemanlarıdır. CHP'ye yönelik kendi iç bünyesinden tetiklenen ve dış destekle tırmandırılan bir operasyon anlaşılan devreye alınmıştır. Neden Rahmi Turan'ın, neden Lütfü Türkkan'ın bu kadar gündeme geldiği sorgulanmalıdır." değerlendirmesini yapan Bahçeli şöyle devam etti:
"Cumhurbaşkanı üzerinden alevlendirilmek istenen tartışmalar CHP'deki hesaplaşmanın, Kılıçdaroğlu'na alternatif oluşturma çabasının deşifre ve delaletidir, ayrıca yeni parti arayışlarından da beslenmektedir. Karşımızdaki siyasi tablo Kılıçdaroğlu'nun hüsran ve hezimet siyasetine itiraz eden bir dip dalgayla büyüyeceği kanaati bende oldukça fazladır. CHP'de sular durulmaz, nitekim Kılıçdaroğlu da bu türbülanstan kolay kolay çıkamaz." (AA)