AA
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, dün Resmi Gazete'de yayımlanan Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Yönetmeliği'ne ilişkin katıldığı bir televizyon programında değerlendirmelerde bulundu.
KOBİ'lere devletin verdiği farklı destekler olduğunu anımsatan Varank, küçük, mikro ve orta ölçekli işletmelerin başta KOSGEB olmak üzere devletin farklı desteklerinden faydalanabildiğinin altını çizdi.
İşletmelerin kendilerinden bir talebi olduğunu aktaran Varank, şu ifadeleri kullandı:
"KOBİ tanımını güncelleyerek daha fazla firmanın KOBİ desteklerinden faydalanabilmesini istiyordu işletmelerimiz. Biz de bunu dikkate aldık ve Resmi Gazete'de KOBİ tanımıyla ilgili önemli güncellemeler yaptık. Artık KOBİ olabilmeniz için 250 milyon lira ve altında ciro değil 500 milyon lira ve altı ciroya sahipseniz KOBİ sınıfına giriyorsunuz. Küçük ölçekli işletmeler 125 milyon liralık ciroya kadar kabul ediliyordu, bu 250 milyon liraya çıkarıldı. Mikro ölçeklilerde de bu sınırı biraz daha yukarı taşımış olduk. Böylece mikro, küçük ve orta ölçekli işletmeler hem KOSGEB desteklerinden hem bankalarımızın farklı faiz desteklerinden daha fazla istifade edebilecek. Çok daha fazla şirket bu desteklere başvurabilecek."
Varank, Türkiye ekonomisinde KOBİ'lerin ağırlığının çok fazla olduğunu, bu değişikliği sektörün talep ettiğini söyledi.
KOBİ'lere dönük yapılan destekleri artırma çalışmalarının, gelecek süreçte işletmelere önemli katkı sağlayacağına işaret eden Varank, şunları kaydetti:
"Sayın Cumhurbaşkanımız konuşmasında ilan etti. Farklı destekleri önümüzdeki dönemde sürdürmeye devam edeceğiz. Şu anda yatırım iştahı üst seviyede. Türkiye'nin neresine gidersek gidelim işletmelerimizin birinci talebi 'Sayın Bakanım, yatırım yapacağız, bize arazi lazım. Organize sanayi bölgemiz (OSB) doldu, onu genişletmemiz lazım.' diyorlardı. Bu taleplerle çok karşılaşıyoruz. Önümüzdeki dönemde eğer gerçekten üretimle, katma değerli üretimle kalkınan bir Türkiye'yi inşa etmek istiyorsak ki bizim formülümüz belli, her konuşmamızda bunu söylüyoruz. Yatırım, üretim, istihdam, ihracat. Bu formüle dönük desteklerimize devam edeceğiz. Türk sanayisi ve üretim ekosistemimizle üreten Türkiye'yi de 'Türkiye Yüzyılı'nı' da beraber inşa edeceğiz."