Kolombiyalı Yahudi tarihçi Rendon'dan 'Filistin' yorumu: Türkiye bölgede önemli bir aktör

Kolombiya'da Bolivariana Pontificia Üniversitesinde Tarih Profesörü ve Sosyal İletişim Uzmanı Guillermo Anjel Rendon İsrail-Filistin anlaşmazlığına ve yaşanan son gelişmelere ilişkin ''Önce gerçek bir Filistin devleti kurulmalı.'' ifadelerini kullandı. Öte yandan Profesör Rendon, Türkiye, Mısır ve Ürdün'ün, bölgedeki problemlerin çözümünde önemli birer aktör olduğunu belirtti.

AA

Orta Doğu'da barışın hakim olabilmesi için Filistinlilerin sorunlarının mutlaka çözülmesi gerektiğine vurgu yapan Yahudi tarihçi Guillermo Anjel Rendon, "Önce gerçek bir Filistin devleti kurulmalı." dedi.

Güney Amerika ülkesi Kolombiya'da Bolivariana Pontificia Üniversitesinde Tarih Profesörü ve Sosyal İletişim Uzmanı Guillermo Anjel Rendon, on yıllardır devam eden İsrail-Filistin anlaşmazlığını ve yaşanan son gelişmeleri AA muhabirine değerlendirdi.

Anjel, Kudüs Sulh Mahkemesinin, Yahudi yerleşimcilerin talebi üzerine 2019'da Şeyh Cerrah Mahallesi'nde oturan 12 Filistinli ailenin evlerini yerleşimciler lehine boşaltmaları yönünde verdiği kararı, kendi açısından vicdani bulmadığını söyledi.

İsrail'in Filistinli aileleri evlerinden çıkmaya zorlamadan önce 1948'de ele geçirdiği yerlerin kime ait olduğunu tespit etmesi gerektiğine işaret eden Anjel, "Sorun şu; bu evler 1948'den önce kime aitti? İnsanların bu şekilde evlerini terk etmek zorunda kalmaları acı veriyor." ifadesini kullandı.

Anjel, dışarından bakan bir yabancının Doğu Kudüs'te olanları haklı çıkarmayacağını anlatarak yaşananların zulmün bir parçası olduğuna dikkati çekti.

İsrail-Filistin sorununun çözümü için iki devletli bir çözümü savunan İsrailli yazar Amos Oz'un sözlerine atıfta bulunan Anjel, dünya tarihinde halkların birbiriyle nasıl kaynaştığını ve birlikte yaşama kültürünü nasıl başardığını gösteren örneklerin olduğunu dile getirdi.

"ÖNCE GERÇEK BİR FİLİSTİN DEVLETİ KURULMALI "

Anjel, iki toplumun birlikte yaşamasını savunan başka bir İsrailli yazarın cümlesinden alıntı yaparak şu şekilde konuştu:

"Önce Filistin Devleti kurulmalı, örgütlenmeli, sadece mülteciler ülkesi değil, gerçek bir devlet olmalı. Yavaş bir süreçtir ama yapılabilir. Birbirimizle birleşmemiz gerekir."

Çok sayıda Filistinlinin İsrail'de sorunsuz çalışmayı başardığına işaret eden Anjel, "İsraillilerin, Filistin'de çalışmaya başlayacağı gün gelebilir ki bu ilginç olabilir. İş dünyasından, ticaret ve iş yoluyla birleşmiş olacağız." değerlendirmesinde bulundu.

"TÜRKİYE PROBLEMLERİN ÇÖZÜMÜNDE ÖNEMLİ BİR AKTÖR"

Sefarad Yahudi kökenli Kolombiyalı yazar ve akademisyen Anjel, benzer sorunların yaşandığı ülkelerin olduğunu ancak sonunda insanların bir şekilde birleşebildiğini kaydederek diyalogdan vazgeçilmemesi gerektiğini vurguladı.

Türkiye, Mısır ve Ürdün'ün bölgedeki problemlerin çözümünde önemli aktörler olduğunun altını çizen Anjel, "Çözüm, Filistin devletinin inşa edilmesi ve devletin teşkilatlanmasıdır. Arap ülkeleri bağımsız Filistin'in inşa edilmesine yardımcı olabilir." dedi.

Anjel, son dönemde yaşanan saldırıları acımasız olarak nitelendirerek nefret ve korkuyla yaşanmayacağını, çatışmaların bitmesi gerektiğini dile getirdi.

"SİYONİZM VE YAHUDİLİK FARKLI ŞEYDİR"

Siyonizm hakkındaki soruya yanıt veren Anjel, "Siyonizm İsrail devletinin yarattığı siyasi bir ideolojidir. Dünyadaki çoğu Yahudi, siyonizme sempati duyabilir fakat hepsi değil. Şurası çok önemli; Siyonizm ve Yahudilik farklı şeylerdir." diye konuştu.

"UMARIM ATEŞKES VESİLESİYLE BİR ANLAŞMA OLUR"

Taraflar arasında kalıcı bir anlaşmanın sağlanamamasının kimseye faydasının olmadığını söyleyen Anjel, şu ifadeleri kullandı:

"Bu şartlarda insanlar her an ateşkesin bozulabileceğini varsayarak daha da çok korkacaklar. Düşmanlığın kimseye yararı yok. Devletler artık anlaşmaya varmalı. Umarım ateşkes vesilesiyle bir anlaşma olur."

İsrail ve Filistin'de yaşayan herkesin barış ve huzur içinde yaşamaya hakkı olduğunu vurgulayan Anjel, sözlerini şöyle tamamladı:

"Çözümü yok etmek için ne kadar uğraşılarsa uğraşsınlar, her zaman diyalog kurmak elzem olacaktır. Bu son sorun olmadan önce her şey sessizdi. Ancak mahkeme, evlerin tahliye kararını verince sorunlar yeniden patlak verdi. Gazze'den atılan füzelere İsrail, çok sert tepki verdi. Korku gerçeği yok eder. Biz aynıyız ama insanlarda ölme korkusu oluşuyor, bu diğerlerinden farklı. Her iki taraf da aynı topraklarda birlikte yaşayabilmek için anlaşma masasına oturup konuşabilmelidir."