Kocası şehit, kendisi gazi! Kanlı geceyi destana çevirdik

Hain darbe girişiminde FETÖ'cülere karşı canlarını ortaya koyan şehit ve gazilerin hikayeleri kahramanlık destanlarıyla dolu. Kocası şehit, kendisi de gazi olan Vahide Şefkatlioğlu, “Vatan için bin kere ölürüz” dedi.

AA

Karanlık gecede demokrasi uğruna FETÖ'cü hainlerin kalkışmasına karşı vücutlarını siper eden kahramanlar destan yazdı. İstanbul'da 15 Temmuz 2016 akşamı Cumhurbaşkanı karşılamak üzere Atatürk Havalimanı'na yürüyen Mehmet Şefik ve Vahide Şefkatlioğlu çiftinin üzerinden tank geçti. Kocası şehit olan Vahide Şefkatlioğlu, bir bacağını kaybetti; 1 yıl hastanede tedavi gördü. Bacağına takılan protezi kullanamayan Şefkatlioğlu, kendisine özel protez yapılması için Gaziler Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 2 aydır tedavi görüyor.

ÖLMEK VAR, DÖNMEK YOK

Kocasının kendisine eve gitmesini söylediğini ancak "Ölmek var, dönmek yok" diyerek bunu kabul etmediğini aktaran Şefkatlioğlu, şöyle konuştu: "Vatan için bir kere değil bin kere yine ölürüz. Bir Vahide gider, bin Vahide gelir ama bir vatan geri gelmez. O geceye herkes kanlı gece diyor. Biz o kanlı geceyi şanlı geceye çevirdik. Onurumuzla, gururumuzla, elimizdeki iman gücüyle gerçekten vatanımızı kurtardık. Onlar tanklarla, tüfeklerle geldi, biz imanımızla, vatanımızı kanımızın son damlasına kadar koruduk."

VATANI İÇİN AİLESİNDEN VAZGEÇTİ

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nde şehitlerin anıldığı törende konuşan şehit Mete Sertbaş'ın eşi Rahşan Sertbaş, duygularını paylaştı. Hem hüzün hem özlem hem gurur duyduğunu belirten Sertbaş'ın, "Eşim, canından çok sevdiği benden ve çocuklarından vazgeçmiş ancak vatanına namerdin elinin değmesine de izin vermemiştir. Hüzün ve gururun aynı anda yaşandığı bugünde hiçbir zafer de altın tepsiyle sunulmamıştır. Her zaferin arkasında da bir fedakârlık vardır."

Şehit eşi Rahşat Sertbaş, eşiyle gurur duyduğunu dile getirdi.

AYNI AİLEDEN 3 KAHRAMAN

Ankara Kızılcahamam'dan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne giden Mehmet ve Hakan Gülşen kardeşler ile kuzenleri Lütfi Gülşen, darbecilerin uçaklı bombardımanında şehit düştü. Ailesinden 3 kişinin şehit olmasının gururunu yaşadıklarını belirten Nizami Gülşen, "Bu millet bir demokrasi dersi verdi" dedi.

'VATAN İÇİN VURULDUK'

İstanbul'da durdurmak istediği tankın üstüne çıkan Halil Alğan'a ateş açıldı; isabet eden kurşun nedeniyle belden aşağısı felç kaldı. Yatağa bağımlı olan Alğan, "Bin kere şükürler olsun ki vatan için vurulduk. Kendime geldiğim günden beri şükür ediyorum. Yine olsa yine aynı şeyi yapardım" dedi.

GAZZELEŞTİRME ÇABASIYDI

Doktor Mehmet Celal Almaz: 15 Temmuz, Türkiye'yi Gazzeleştirme çalışmasıydı. Muvaffak olsalardı şu an aynı tabloyu biz kendi ülkemizde yaşayacaktık. Nitekim Gazzeli kardeşlerimiz de aynı bizim 15 Temmuz'da yaptığımız gibi onurlu bir duruşu sergiliyorlar.

DARBE DEĞİL İŞGAL GİRİŞİMİ

Durak Tetik: 38 gün hastanede kaldım, 5 ameliyat geçirdim, koltuk değnekleriyle yürüyorum. Bizim başka vatanımız, bayrağımız yok. Bugün olsa bayrağım, ezanım için canımı yine meydanlara giderim. Bu darbe değil, işgal girişimiydi. Biz Suriye, Irak'a dönmeyelim diye onun mücadelesini verdik.

HAİNLERE GEÇİT VERMEDİK

Şenol Yeşil: Cumhurbaşkanımız halkı sokaklara inmesini söyleyince abdestimizi alıp vatanımızı, bayrağımızı, namusumuzu düşünerek yollara çıktık. FETÖ'cüler ülkenin üzerine çökmüştü çok şükür atlattık geçit vermedik. Sağ bacağımdan yaralandım ama vatana canım feda olsun.

4 BİN 891 HAİNE CEZA

FETÖ'nün hain darbe girişimi gecesinden bu yana açılan 289 davanın tamamı karara bağlandı; sanıklardan 4 bin 891'i ceza aldı. Sanıklardan 1634'ü ağırlaştırılmış müebbet, 1366'sı ise müebbet hapse mahkum edilirken, 1891 sanığa da çeşitli sürelerde hapis cezası verildi. Ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılan sanıklardan 85'i general ve amiral.