Kimsenin hayat tarzına karışmadık

"Sadece 8 Mart değil yılın 364 günü kadınların günüdür, öyle olmalıdır" diyen Başkan Erdoğan, "Türkiye Yüzyılı'nın hazırlıklarını güçlü kadın, güçlü aile, güçlü Türkiye ekseninde yürütüyoruz. Amacımız sırasıyla kadını, aileyi ve ülkemizi güçlendirmektir" dedi.

BAŞKAN Recep Tayyip Erdoğan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla İstanbul'da Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen ''Türkiye ile Güçlenen, Türkiye'ye Güç Veren Kadınlar Programı''nda konuştu. ''Türkiye ve tüm dünya kadınlarının Dünya Kadınlar Günü'nü tebrik ediyor, 8 Mart'ın barışa, dostluğa, kardeşliğe, dayanışmaya vesile olmasını diliyorum" diyerek şunları kaydetti: "Sadece 8 Mart değil yılın kalan 364 günü kadınların günüdür, öyle olmalıdır."

AİLE TOPLUMUN DİREĞİDİR

"Geçmişte yaşadıklarımızdan ders alarak her açıdan daha huzurlu, daha aydınlık, daha müreffeh bir geleceği inşa etmenin çabasındayız. Türkiye Yüzyılı'nın hazırlıklarını güçlü kadın, güçlü aile, güçlü Türkiye ekseninde yürütüyoruz. Amacımız kadını, aileyi ve ülkemizi güçlendirmektir. Aile toplumun temel direğidir. Aile ne kadar güçlüyse bireyler ve toplum da o derece güçlü olmuştur. Güçlü ailenin en önemli şartı güçlü kadındır. Ülkemizde aile kavramına karşı alerjisi olan bir kesim eskiden beri var. Bunlar modernleşme ve batılılaşma iddiasıyla aile mefhumuna karşı adeta savaş ilan etmiş durumdalar. Öyle bozuk bir bakış açısından bahsediyoruz ki Bakanlığımızın adında yer alan aile kavramından bile rahatsız oluyorlar. Bunların bir başka özelliği de lafa gelince özgürlüğü, demokrasiyi, insan hak ve hukukunu kimseye bırakmamalarıdır."

HAYAT TARZINA KARIŞMADIK

"Dünyada kadın hakları diye ortalığı ayağa kaldıranların Filistin'de katledilen 32 bini aşkın masum için seslerini yükselttiklerini duydunuz mu? Türkiye'yi eleştiren AB kurumlarından İsrail'e destek dışında bir beyan işittiniz mi? Biz riyakar değiliz. 21 yılda bir sürü asılsız ithamla, iftirayla, saldırıyla karşılaştık. Aleyhimizde yürütülen onca propagandaya rağmen siyasi hayatımızın hiçbir safhasında kimsenin hayat tarzına karışmadık. Kendi mahallelerindeki kadına yönelik tacizleri, şiddeti, ayrımcılığı, haksız uygulamaları asla gündeme getirmezler. Kadınlar arasındaki ayrımcılığa son veren reformlarımız bile hedef alındı. Aynı korku siyasetine 14-28 Mayıs öncesi de başvurdular. Ama hezimete uğradılar. Kadınların 31 Mart'ta bir kez daha korku siyasetini ellerinin tersiyle iteceklerine inanıyorum."

İSRAİL YÖNETİMİ FAŞİST

TÜGVA Gençlik Buluşması'nda konuşan Başkan Erdoğan, yeni neslin maya tuttuğunu belirterek kuşağı 'gençlik hareketi' olarak tanımladı. Gençlere tavsiyelerde bulunan Erdoğan, eğitimin yanında donanımlarını da artırmaya ihtiyaç olduğunu söyledi. Gazze'deki zulme de değinen Erdoğan, "Netanyahu'nun başında bulunduğu İsrail yönetimi katildir, faşisttir" diyerek şunları kaydetti: "Netanyahu'nun başında bulunduğu İsrail yönetimi hırsızdır. Filistin halkının binlerce yıldır sahip olduğu arazileri, bahçeleri, mahsulleri ve ağaçlarıyla gasp etmektedir. Üstün ırk edasıyla pek çok ırkı yok etmeyi amaçlayan Nazi kafasının bugünkü temsilcisi İsrail'dir. Netanyahu yönetimi ile yan yana anılmak bile ağır bir cezadır, utanılacak bir ayıptır. İnsanlığın onurunu kurtarmak için yanlıştan dönmeleri şarttır. Filistin ile tarihi bağlarımız var, desteğimizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Bu ülkede siyaset yaptığı halde çıkıp utanmadan Hamas'a terör örgütü iftirası atan İsrail muhiplerine asla ve asla aldırmayın."

31 MART SON SEÇİMİM BENİM İÇİN BU BİR FİNAL

Başkan Erdoğan, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) tarafından Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen 7. Gençlik Buluşması öncesinde vakfın 81 il temsilcisiyle bir araya geldi. Buluşmayı şereflendirdikleri için gençleri en kalbi duygularıyla selamladığını belirten Erdoğan şunları söyledi: "Malum 31 Mart Türkiye'de bir dönüm noktası. Ve bu dönüm noktasında tüm İslam dünyasının gözleri Türkiye'de. Ardı arkası kesilmeyecek şekilde çalışmalarımı sürdürüyorum. Adeta nefes almaksızın koşturuyoruz. Çünkü benim için bu bir final. Yasanın verdiği yetkiyle bu seçim son seçimim ama buradan çıkacak netice benden sonra gelecek kardeşlerim için bir emanetin devri olacak."

12 KİŞİYE ÖZEL ÖDÜL VERİLDİ

Başkan Erdoğan, 12 güçlü kadına ödüllerini takdim etti:

Türkiye'nin ilk kadın generali Tuğgeneral Özlem Yılmaz, depremde eşi ile 2 çocuğunu kaybeden ve iki erkek kardeşe aile olan Aliye Üzüm, "From Your Eyes"i geliştiren görme engelli Zülal Tannur, Türkiye'nin uzay misyonunu yürüten Prof. Dr. Didem Balkanlı, darbe girişiminde şehit olan ikiz polisler Ahmet ve Mehmet Oruç'un annesi Senem Oruç, devlet korumasında yetişen ve Nice Sophia Antipholis Üniversitesi Nice Konservatuarından 3 yılda mezun olan Merve Başoğlu, sağ eli bileğinden eli ampute edilen Rabia Birsen Göğercin, deprem anında hastanedeki bebekleri kurtaran hemşire Şeyma Alakuş, Gazze'den gelen, TÜBİTAK Başkanlığı Program Koordinatörlüğü görevi yürüten Nihad Abunasser, 9 yaşında omurilik felci olan paralimpik atlet Hamide Doğangün. Vefa ödüllerini ise merhum yazar ve mütefekkir Alev Alatlı için Funda Firuz Aktan, 60 yıl Kasımpaşa Çocuk Evleri Sitesi'nde gönüllü görev yapan Oya Kayacık için ise Belkıs Kayacık Metin aldı.

KADINA YENİ KORUMA KALKANI

"Kadının Güçlenmesi Strateji Belgesi ve Eylem Planıdır. 2024-2028 yılları arasını kapsayan Strateji belgemiz 5 ana sütun üzerinde yükselmektedir. Aile Bakanımızın şahsında 5 temel amaç, 20 strateji, 83 faaliyetten oluşan bu belgenin hazırlanmasında emeği geçenleri tebrik ediyorum."

TOPLUMA UMUT EKİYORSUNUZ

BAŞKAN Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, değişime ve dönüşüme öncülük eden emektar tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutladı. Erdoğan, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, "Toprağa tohum, topluma umut eken, her alanda iz bırakan kadınlar, kalıcı ve sürdürülebilir barışın, daha adil bir dünyanın da temeli. Kadınların kararlılığıyla inşa ettiği her eserle, güçlü iradesiyle aştığı her engelle yarınlara güvenle bakıyoruz. Değişime ve dönüşüme öncülük eden emektar tüm kadınlarımızın Dünya Kadınlar Günü'nü yürekten tebrik ediyorum" ifadelerini kullandı.