'Kıbrıs’ta Türk varlığı eğitime bağlı'

Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Halil Nadiri, KKTC’de üniversitelerin desteklenmesinin çok önemli olduğunun altını çizerek, “Bugün Güney Kıbrıs’a karşı rekabet avantajımızın olduğu en önemli sektör eğitim. Ada’da Türk varlığının sürdürülüp güçlenmesi, bir bakıma yüksek öğretim kurumlarının gücüne bağlı. Üniversitelerin yarattığı katma değer ve mezunlarının dünya ölçeğindeki lobi faaliyetleri Türk varlığını güçlendiriyor” dedi.

SONER KAN - ADANA

Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Rektörü Prof. Dr. Halil Nadiri, Kıbrıs’taki Türk varlığının yüksek öğretime bağlı olduğunu söyledi. Kuzey Kıbrıs’ın, Güney’e karşı rekabet üstünlüğünün olduğu en önemli sektörün eğitim olduğuna dikkat çeken Nadiri, “Kuzey Kıbrıs’ta 13 üniversitelerin yarattığı katma değer ve mezunlarının dünya ölçeğindeki lobi faaliyetleri Türk varlığını güçlendiriyor” yorumunu yaptı.

 
TÜRKİYE’NİN DESTEĞİ ŞART

Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’ni (ÇGC) ziyaret eden Nadiri, ÇGC Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Esendemir ile bir araya geldi. Burada gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Nadiri, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) hizmet sektörü başta olmak üzere turizm ve eğitimi ile ön plana çıktığını ifade ederek, Türkiye’nin desteğine de her zaman ihtiyaç duyduklarının altını çizdi.

 
89 ÜLKEDEN 12 BİN ÖĞRENCİ

Prof. Dr. Nadiri, bugün KKTC’de 13 üniversite olduğu belirterek, UKÜ’nün de 1997 yılında kurulduğunu ve bugün 89 farklı ülkeden 12 bin 35 öğrenci, 27 ülkeden de 403 akademisyen ile ‘uluslararası bir eğitim merkezi’ olarak öne çıktıklarını anlattı. Nadiri, bu öğrencilerin yaklaşık bininin ‘yerli öğrenci’ iken, 6 bin 700’ü Türkiye, 4 bin 300’ünün de 89 farklı ülkeden geldiğini ve her 30 öğrenciye bir akademisyen düştüğünü bilgisini de verdi.
 
RUMLAR EĞİTİMİ BALTALIYOR

KKTC’de üniversitelerin desteklenmesinin çok önemli olduğunu kaydeden Nadiri, KKTC’yi siyasi anlamda tanıyan tek ülkenin Türkiye olduğunu hatırlattı ve Ada’daki ‘Türk varlığı’na dikkat çekti. Nadiri, “Güney Kıbrıs ile kıyaslandığında onlara karşı rekabet edebileceğim en önemli sektör eğitim. Üniversitelerimizde verilen diplomalar, bugün dünyanın dört bir yanında geçerli. Rumlar, özellikle eğitim sektörümüzü baltalamaya çalışıyor” dedi.
 
TÜRK VARLIĞI EĞİTİME BAĞLI

Nadiri, “Kıbrıs’taki Türk varlığının güçlü olması ve varlığını sürdürebilmesi bir bakıma yüksek öğretim kurumlarının yarattığı katma değerle birlikte mezunlarının dünya ölçeğinde yürüttüğü lobi faaliyetlerine bağlı” ifadesini kullandı. Nadiri, Güney Kıbrıs’tan hiçbir öğrencinin Kuzey Kıbrıs’ta akademik eğitim almasına izin verilmediği gibi akademisyenlerin de ortak bir çalışma yapmaları engellendiğini, yapanların da adeta aforoz edildiğini öne sürdü.
 
KIBRIS ORTAK VATANIMIZ

Kıbrıs’ın, hem güneyde, hem de kuzeyde yaşayanların ortak vatanı olduğunu dile getiren Halil Nadiri, “Rumların, Kıbrıs’ın bütününe sahip olmalarını çok doğru bulmuyorum açıkçası. Osmanlı döneminde Rumların kendi bölgelerinde kendi varlık ve kültürlerini sürdürmeleri için gereken imkan ve olanaklar sunuldu. Ancak onlar, özellikle 1963 sonrasında adanın tamamına hakim olma sevdasına kapıldılar. Bu son derece yanlış bir düşünce” diye konuştu.