Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Kadir İnan ile kardeşi Zülfikar İnan'ın yönettiği belirtilen organize suç örgütüne yönelik operasyonda gözaltına alınan 99 kişi hakkındaki soruşturmayı tamamladı. Kaçakçılık ve Örgütlü Suçlarla Mücadele Bürosunca hazırlanan iddianamede, suç örgütünü cezaevinden yönettiği belirtilen Kadir İnan'ın da aralarında olduğu sanıklar hakkında 30 yıldan 99 yıl 6 aya kadar hapis ve 116 bin güne kadar adli para cezası talep edildi. Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, Kadir İnan, Zülfikar İnan, Ayetullah İnan, Tugay İnancı, Cuma Torun, Soner Ceylan, Yusuf Gençyılmaz, Sertaç Ezer, Tufan Güçtekin, Ferhat Sönmez ve Hasan Feyyaz Sağdıç, yönetici oldukları gerekçesiyle örgüt tarafından işlenen tüm suçlardan sorumlu tutuldu. Sanıkların telefon dinleme dökümlerinin, uyuşturucu alışverişi sırasında çekilen fotoğraflarının, banka hesap hareketlerinin detaylı bir şekilde yer aldığı bin 662 sayfalık iddianamede, savcı, suç örgütünün Ankara'da ulaştığı güce de dikkat çekti.
"KADİR İNAN TİMİ"
Halen Elazığ Cezaevinde hükümlü bulunan Kadir İnan'ın, örgütü, yasa dışı yollardan cezaevine soktuğu cep telefonu, görüşüne gelen avukatları, kardeşleri Ayetullah ve Zülfikar İnan, resmi nikahsız eşi örgüt üyesi Asena İnan ile adamlarından Tugay İnacı ile yaptığı yüz yüze görüşmelerde verdiği talimatlarla yönettiği vurgulanan iddianamede, örgütün hiyerarşik olarak 2 gruba ayrıldığı belirtildi. İddianamede, birinci grubun Zülfikar İnan, Ayetullah İnan, Tugay İnancı, Cuma Torun ve sokak satışından sorumlu Soner Ceylan, Yusuf Gençyılmaz, Sertaç Ezer ile Tufan Güçtekin tarafından yönetildiği, ikinci grubun ise Ferhat Sönmez ve Hasan Feyyaz Sağdıç tarafından organize edildiği tespiti yer aldı.
Örgütün uyuşturucu dışında otoparklar ve otomobil pazarlarında etkin olduğu belirtilen iddianamede, Ovacık Başkent Oto Pazarına ait yüzde 55'lik hissenin örgüt liderinin talimatları doğrultusunda örgüt yönetimi ile üyelerince tehdit ve şantajla alındığı, örgüt üyelerinin buraya yerleştirildiği ve oto pazar yönetiminin ele geçirildiği anlatıldı. Örgütün buraya yerleştirdiği adamlarına sözde K.İ.T. (Kadir İnan Teşkilatı-Kadir İnan Timi) yazılı yelekler giydirdiği ve otoparkın tüm denetimini bu yelekleri giyen kişilerin yaptığı bildirildi. Örgütün sosyal medya yapılanmasının da anlatıldığı iddianamede, bu sayede örgüt üyelerinin denetim altında tutulduğu, gizliliğin esas alındığı sosyal medya sorumlularının resimlerinin altında "K.İ.T. AİLESİ" ibarelerinin yer aldığı tespit edildi.
CİMER2E YAPILAN ŞİKAYETLER İDDİANAMEDE
İddianamede, suç örgütüne yönelik ihbarlar tarihleriyle yer aldı. Kale Mahallesi'nde oturan bir kadının CİMER'e yaptığı "Sayın Cumhurbaşkanım ben bir anneyim" diye başlayan ihbarında şu ifadeler kullanıldı:
"Lütfen çığlıklarıma kulak verin, bütün çocukların annesiyim. Ankara Kale Mahallesi'nde apaçık uyuşturucu satıyorlar. Buradaki herkes kimin yaptığını bilip korkudan söylemiyor. 155'e açık isim vermeme rağmen, ekipler hiçbir şey yapmıyor. Arada gelip rüşvet alan polisler bile varmış. Ben artık susmayacağım, çocukların heba olmasına daha fazla sessiz kalmayacağım. Hem içiyorlar hem satıyorlar. Hepsi 13, 14, 15, 16 yaş aralığında çocuklar."
İhbarda çete üyelerinin isimlerini de tek tek veren kadın, sözlerini, "Burayı temizleyin Allah aşkına Cumhurbaşkanım." şeklinde tamamladı.
DEVLET OTORİTESİNE ALTERNATİF YAPI
Şüphelilerin Ankara'da devlet otoritesine alternatif yapılar oluşturmaya çalıştığı anlatılan iddianamede, şu ifadeler kullanıldı:
"Adalete olan güvenin mutlak manada tesisi ile şüphelilerin oluşabilecek hukuksal ve fiili boşluklardan faydalanıp kendilerine organize ve illegal bir şekilde rant elde etmelerinin önüne geçilebilmesi adına, devlet tüzel kişiliğine alternatif görme gibi akıl ve mantığın kabul edemeyeceği düşüncelere kapılan, kapılma ihtimali olan oluşumların bir daha atılı suçların işlenmesine yönelik faaliyette bulunamayacak şekilde ortadan kaldırılmasına yönelik suç örgütü kural ve işleyişine tabi oluşumların lider, yönetici ve üyesi pozisyonunda olan şüpheliler hakkında devletin etkin ve yetkin makamları nezdinde gerek idari ve gerekse adli nitelikte maksimum düzeyde devlet imkanlarının kullanılması sureti ile yasal işlemlerinin yapılarak, bu kişilerin ortaya koydukları ve hukuk sistemi tarafından kabul edilemeyecek eylemlerinin hukuksal karşılığını devletin yasal organları önünde görmeleri, adli makamların varlık sebebinin ne olduğu hususunun bu tarz gaflete düşen; düşmeye meyilli kişi ve guruplar tarafından tam olarak anlaşılması adına Cumhuriyet Başsavcılığımızın emirleri doğrultusunda Ankara Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından operasyon gerçekleştirilmiştir."
SORUŞTURMANIN GEÇMİŞİ
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, savcılığın yanı sıra, polis merkezleri, Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) ve Başbakanlık İletişim Merkezine (BİMER) yapılan şikayetler üzerine, Ankara'da torbacı olarak tabir edilen uyuşturucu satıcılarını kontrol eden, liderliğini cezaevinde bulunan Kadir İnan’ın yaptığı suç örgütü hakkında soruşturma başlatmıştı.
Savcılığın talimatıyla harekete geçen Ankara Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri mart ayında 3 bin 500 polisin katılımıyla "Kale" adı verilen bir operasyon düzenlemiş ve 245 adrese baskın düzenleyerek 150 kişiyi gözaltına almıştı.