NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, yaptığı yazılı açıklamada, NATO gemilerinin halihazırda Ege Denizi'nde bilgi toplama ve izleme yaptığını belirterek, "Gemilerin faaliyetleri, artık ülke karasularına da yayılacak. Komutanlarımız, Yunanistan ve Türkiye ile yakın istişare ve koordinasyon içinde faaliyet gösterilecek alanları belirledi. Karasularındaki faaliyetlerimiz, her iki müttefikle istişare ve koordinasyon içinde yürütülecek" ifadesini kullandı.
NATO'nun göçmen teknelerini durdurmayacağını ya da geri göndermeyeceğini kaydeden Stoltenberg, "ittifakın amacının Yunanistan ve Türkiye'nin yanı sıra Avrupa Birliğine, krizi körükleyen insan kaçakçılığı ve suç şebekeleriyle mücadele çabalarında yardım etmek" olduğunu belirtti.
NATO Deniz Komutanlığının, operasyonel ve taktik seviyede düzenlemelerde Avrupa sınır ajansı Frontex'le mutabık kaldığını da kaydeden Stoltenberg, Frontex, Yunanistan ve Türkiye'nin gerçek zamanlı olarak harekete geçebilmelerini sağlamak amacıyla NATO ve Frontex arasında bilgi paylaşımı yapılacağını ifade etti.
Anlaşmanın NATO ve AB'nin ortak sorunlara karşı birlikte çalışmasına dair mükemmel bir örnek oluşturduğunu vurgulayan Stoltenberg, "Böyle kısa bir süre zarfında bu düzenlemelere son şeklini verebilmemizden memnuniyet duyuyorum" ifadesini kullandı.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile AB Komisyonu'nun Göç, İçişleri ve Vatandaşlıktan Sorumlu Komiseri Dimitris Avramopoulos da ortak açıklamalarında anlaşmaya son şeklinin verilmesinden memnuniyet duyduklarını ifade ettiler.
Anlaşmanın, yarın yapılacak olan sığınmacı krizinin ele alınacağı AB-Türkiye Zirvesi öncesi şekillendirilmesi dikkat çekti. Başbakan Ahmet Davutoğlu, zirve sonrası NATO Genel Sekreteri ile bir araya gelecek.
NATO'nun Ege Denizi'nde görev almasına 10-11 Şubat tarihlerinde yapılan NATO Savunma Bakanları toplantısında karar verilmişti. Karardan 48 saat sonra NATO Daimi Deniz Görev Grubu 2, Ege Denizi'ne gönderilerek keşif ve gözleme görevine başlamıştı.