DHA
İşgalci Ermeni güçlerinin Azerbaycan sivil yerleşim birimlerine ateş açması üzerine başlayan işgal edilen toprakları almaya yönelik operasyon ile ilgili açıklama yapan Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dr. Furkan Kaya, "Ben bu çatışmayı ‘Kafkas Baharı’nın ayak sesleri’ olarak değerlendiriyorum. Arap Baharı’nda olduğu gibi Kafkasya coğrafyası da bugün atomize edilmeye çalışılıyor. Kaos düzeni oluşturulmaya çalışılıyor." dedi.
DHA'da yer alan habere göre, buradaki mücadelenin Amerika’nın Büyük Ortadoğu Projesi’yle (BOP) ile Rusya’nın Büyük Avrasya Projesi’nin (BAP) savaşı olarak görülmeli açıklamasında bulunan Kaya şunları söyledi:
"Bunun ilk ayağı Ortadoğu coğrafyasının yeniden tanzim edilmesi mücadelesiydi. Aslında bu mücadele 2001’de Orta Asya, Afganistan ile başladı. Arkasından Irak savaşı, Arap Baharı süreciyle diktatörlerin devrilmesi son aşama olarak da Suriye’de iç savaşın başlaması bugün hala devam ediyor. Ortadoğu’da BAP ile BOP’un bilek güreşi yaptığını, hakimiyet mücadelesini görüyoruz. Bu coğrafyanın tam ortasında Türkiye var”
Bölgede kaos düzenini oluşturulmak istendiğini belirten Dr. Kaya sözlerine şunları ekledi:
“İdlib meselesini konuşurken bir sonraki aşamada Kafkasya coğrafyası, Hazar Havzası’nda bir mücadele göreceğimizi söylemiştim, yanılmadım. Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırmasını böyle değerlendirmemiz gerekiyor. Ben bu çatışmayı ‘Kafkas Baharı’nın ayak sesleri’ olarak değerlendiriyorum. Arap Baharı’nda olduğu gibi Kafkasya coğrafyası da bugün atomize edilmeye çalışılıyor. Kaos düzeni oluşturulmaya çalışılıyor. Türkiye, Anadolu kıtası dediğimiz topraklara hapsedilmek isteniyor”
Büyük güçlerin satranç hamlelerinde bulunduğunu dikkatli olmak gerektiğini vurgulayan Dr. Furkan Kaya, şu ifadeleri kullandı;
“Ermenistan yenileceğini bile bile Azerbaycan’a neden saldırdı. 1992 yılında bağımsızlığını ilan eden Ermenistan’a, Rusya’nın askeri ve kolluk gücü olarak destek verdiğini biliyoruz. Böyle bir süreçte orada Rusya’nın gözetleme kulesi de varken, Ermenistan’ın bir mermi dahi atmasını görecekken bu çatışmaya nasıl müsaade edildi. Karabağ 30 yıldır işgal altında, 1 milyon kadar Azerbaycan Türkü sürgünde yaşıyor. Türkiye olarak Azerbaycan’ın yanındayız, yanında olmaya devam edeceğiz. Büyük güçlerin burada bölge ülkelerini tuzağa çekme, kendilerince farklı bir satranç hamlesi olabilir.”
Bölünmelerin başlayabileceğini söyleyen Dr. Kaya, “Yine gerilimin altında enerji savaşları var. Çünkü Basra Körfezi’nden sonra en bereketli enerji kaynakları Hazar bölgesindedir. İran’ın kuzeyinde bir ayaklanma başlarsa işte Kafkas Baharı dediğim şey odur. Kafkas Baharı’nın başlamasıyla burada bölünme de başlayabilir” diye konuştu.
ABD’nin esas amacının Kafkas Baharı’nı başlatıp, Karadeniz’e girmek olduğunu dile getirene Dr. Kaya, “Türkiye’nin Hazar Havzası’ndan vereceği mücadele Karadeniz’in selameti açısından büyük önem arz etmektedir. Çünkü ABD’nin girip de kalamadığı tek deniz Karadeniz’dir. BAP ile BOP’un mücadelesi 5 denize hakimiyet kurma mücadelesidir. Bunlar, Hazar Denizi, Karadeniz, Akdeniz, Kızıldeniz diğeri de Arap Denizi’dir. Türkiye’nin Kafkasya’da, Ortadoğu’da, Adalar Denizi dediğimiz bölgede vermiş olduğu mücadele, misak-ı milli mücadelesidir. Mavi Vatanı kurtarma mücadelesidir” ifadelerini kullandı.