İngiliz ajanın ölü bulunduğu evi kimse tutmak istemiyor

Eski İngiliz istihbarat subayı Edward Le Mesurier'in öldürüldüğü eve 7 aydır kiracı bulunamıyor. Karaköy'deki 500 metrekarelik üç katlı bina ile ilgilenen emlakçı, evin kirasının 60 bin liradan 50 bin liraya indirilmesine rağmen kiracı bulmakta zorlandıklarını söyledi.

Eski İngiliz istihbarat subayı James Gustaf Edward Le Mesurier’in hayatını kaybettiği, Karaköy’deki üç katlı binaya 7 aydır kiracı bulunamıyor. Binanın bulunduğu sokaktaki esnaf, kiralamak isteyenlerin ajanın öldüğü ev olduğunu öğrendiklerinde bir daha gelmediklerini belirtti. 

Hürriyet'te yer alan habere göre, İstanbul Karaköy’de kirada oturduğu evin sokağında 11 Kasım 2019’da ölü bulunan Eski İngiliz istihbarat subayı James Gustaf Edward Le Mesurier’in ölümündeki sır perdesi soruşturma dosyasının kapanmasına rağmen aydınlatılamadı. Ajanın ölümünün ardından eşi Emma Hedvig Christina Winber, 15 Şubat’ta Karaköy Ali Paşa Medresesi Sokak’taki evi boşalttı. Binada bulunan eşyalar yedi ayrı kamyona yüklenerek götürüldü. Daha sonra üç katlı, 500 metrekarelik binaya kiralık tabelası asıldı. 

7 AYDIR KİRALANAMADI

Karaköy’ün en güzel konumlarından birine sahip olan bina aradan geçen 7 aya rağmen kiralanamadı. Binanın sahibi hakkında bilgi vermek istemeyen emlakçı İlker Erkan, "Binayla ilgili herhangi bir hukuki sıkıntı yok. Binanın mührü bu yılın başında kaldırıldı. Geçtiğimiz aylarda binaya aylık 60 bin lira kira istiyorduk. Şimdi 50 bin lira istiyoruz. Bina üç katlı, geniş bir yapı." şeklinde konuştu.

"AJANIN ÖLDÜĞÜ BİNA OLDUĞUNU ÖĞRENİNCE VAZGEÇİYORLAR"

James Gustaf Edward Le Mesurier öldüğü sokakta esnaflık yapan Tarık Emir, binanın günlerce televizyonlarda, gazetelerde gösterildiğini söyledi. Emir, "Herkes burayı biliyor. İnsanlar gelip önünde fotoğraf çektiriyor. Kiralamak için gelenler de oluyor. Bize danışıyorlar. Ajanın öldüğü bina olduğunu öğrenince vazgeçiyorlar." ifadelerini kullandı.

NE OLMUŞTU?

Eski İngiliz istihbarat subayı James Gustaf Edward Le Mesurier’ın evinin sokağında ölü bulunmasının ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatmıştı. Başsavcılık olayın "yüksekten düşme nedeniyle meydana gelen ölüm" olduğuna karar vermişti. Savcılığın takipsizlik kararında, olayın bir başkası tarafından kasten gerçekleştirildiğine dair herhangi bir iddia ve delil bulunmadığı kaydedildi. Başsavcılık, soruşturma kapsamında şüpheli sıfatıyla ifadesi alınan eşi Emma Hedvig Christina Winber’a yönelik de takipsizlik kararı verdi. Winber’in daha sonra Türkiye’den ayrıldığı öğrenilmişti.