AKSAM.COM.TR
Ömer Faruk AKTAŞ
KKTC’nin 37. kuruluş yıl dönümü, dün Başkan Recep Tayyip Erdoğan ve KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın katıldığı törenle büyük bir coşkuyla kutlandı. Törende her iki lider de dikkat çeken mesajlar verdi. Başkan Erdoğan’ın “Cumhurbaşkanlığı makamının uygun bir bölgeye taşınması” açıklaması ile uzun yıllardır konuşulan bir konu tekrar gündeme geldi.
Aksam.com.tr’den Ömer Faruk Aktaş’a konuşan Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Kıbrıs Akademik Birimi Hukuk Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Emete Gözügüzelli, Başkanlık sistemi konusunda çok geç kalındığını ifade ederek, Başkan Erdoğan’ın “Cumhurbaşkanlığı makamının uygun bir bölgeye taşınması” açıklamasını şöyle yorumladı:
46 YILDIR KAPALI OLAN MARAŞ AÇILDI
KKTC sınırları içerisinde bulunan ve 46 yıldır kapalı olan Maraş’ın açılmasının çok önemli bir karar olduğunu vurgulayan Gözügüzelli, “Zira bu karar KKTC'nin tasarrufunda ve hâkimiyetinde olan bir bölgenin artık halkın kullanımına açılarak, bu bölge üzerinde Kıbrıs Türk otoritesinin var olduğunu dünyaya gösterme adına önemli bir adımdır.” açıklamasında bulundu.
MARAŞ PAZARLIK KONUSU OLMAYACAK
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar’ın “Kapalı Maraş’ı açma kararımız Kıbrıs meselesine yeni bir boyut kazandırmıştır.” açıklamalarını yorumlayan Gözügüzelli, şu ifadeleri kullandı:
BAŞKAN ERDOĞAN’IN MARAŞ ZİYARETİ TARİHİ ÖNEMDE
Maraş’ın kısa sürede yeniden hayat bulacağını ve çözümsüzlüğün sembolü olmaktan kurtulacağını ifade eden Başkan Erdoğan’ın dün gerçekleştirdiği ziyareti değerlendiren Gözügüzelli, şöyle konuştu:
BÖLGENİN ENERJİDE RÖNTGENİ ÇEKİLDİ
Kıbrıs Adası’na doğal gaz ve kablo ile elektrik enerjisi ulaştırılmasına ilişkin projeleri değerlendiren Gözügüzelli, Kıbrıs Türkü’nün adada kuvvetlendirilmesinin ve ekonomik kalkınmasının sağlanmasının her iki vatan arasında derinleştirilecek ilişkilerin ifadesi açısından önemli olduğunu söyledi.
Dr. Öğretim Üyesi Emete Gözügüzelli, ada üzerinde veya çevresinde gaz ve petrol arama çalışmalarında olumlu neticeler alınabileceğinin sinyallerinin verildiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: