Hrant Dink davasında yeni gelişme! Adem Sağlam tahliye edildi

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrank Dink'in öldürülmesine ilişkin FETÖ amaçları doğrultusunda hareket ettikleri iddiasıyla haklarında dava açılan aralarında Yasin Hayal, Ali Fuat Yılmazer ve Erhan Tuncel'in de bulunduğu 11 sanığın yargılandığı davada mahkeme, davanın tek tutuklu sanığı Adem Sağlam'ın tahliyesine karar verdi.

AA

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin, aralarında cinayetin azmettiricilerinden Yasin Hayal ve eski emniyet müdürleri Ramazan Akyürek ile Ali Fuat Yılmazer'in de bulunduğu 11 sanık hakkında açılan yeni davanın tek tutuklu sanığı Adem Sağlam, tahliye edildi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya müşteki Dink ailesi adına avukatlar Havva Hülya Deveci ve Bahri Belen katıldı.

Tutuklu sanık Adem Sağlam, başka suçtan tutuklu sanıklar Ahmet İskender, Yasin Hayal, Zeynel Abidin Yavuz, Ali Fuat Yılmazer, Ramazan Akyürek ve Erhan Tuncel'e, bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanılan duruşmada, sanık avukatları da hazır bulundu.

Duruşmada söz alan sanık Ramazan Akyürek, cinayeti azmettirdiği iddiasına ilişkin hakkında delil bulunmadığını, kanunlara aykırı sahte belge düzenlemediğini savundu.

Erhan Tuncel'in, "TAYAD olayları sırasında Ramazan Akyürek'le görüştüm." ifadesinden yola çıkarak kendisinin cinayetle ilişkilendirilmeye çalışıldığını öne süren sanık Akyürek, "Şimdi de darbe ile bağlamaya çalışıyorlar. Akıl dışı, mantık dışı, hukuk dışıydı ama oldu. Erhan Tuncel kitabında görüşmenin nasıl olduğunu yazmıştır. Ben bunu sundum. Erhan Tuncel de geçen mahkemede bunu anlatmıştır. Erhan Tuncel, Trabzon istihbarat dairesiyle çalışan yardımcı istihbarat elemanıdır, o dönem." diye konuştu.

Dink'in 2003'ten itibaren doğrudan tehditler almaya başladığını, saldırılara maruz kaldığını ve İstanbul Emniyet Müdürlüğünün ihmali olduğunu ifade eden sanık Akyürek, "Ona saldırmak isteyen birçok şahıs olmuştur. Yasin Hayal de bunlardan biri olmuştur. Ben kendisini teknik fiziki ve elemanla takip ettirerek İstanbul'a sunmuştum." dedi.

Sanık Akyürek, kendisinin Trabzonspor maçlarına ve Trabzon'daki toplantı ve gösteri yürüyüşlerine, cenaze ve cuma namazlarına dönemin il emniyet müdürü olarak katıldığını, bu nedenle haberlerde yer aldığını belirterek Erhan Tuncel, Yasin Hayal ve Ogün Samast'ın kendisini tanımasının doğal olduğunu öne sürdü.

Sanık Ahmet İskender ise savunmasında, "Bu iddianameye nereden girdim bilmiyorum. Yasin Hayal benim çocukluk arkadaşımdır. Diğer sanıklarla hiçbir şekilde bağlantım yoktur. Bu olayın arkasında FETÖ olabilir. Yarın hükümet değişir, Süleymancılar da olabilir o zaman da sülocu mu olacağım? Yönetim değişirse de kim olur bilmem. Adımın FETÖ ile anılmasını istemiyorum. Gereğinin yapılmasını arz ederim." ifadelerini kullandı.

Sanıklardan olay tarihinde Trabzon TEM Şube Müdürlüğünde komiser yardımcısı olarak çalışan tutuklu sanık Adem Sağlam da savunmasında 41 aydır tutuklu olduğunu, suç işlemediğini savunarak tahliyesini talep etti.

Savunmaların ardından ara kararlarını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Adem Sağlam'ın tutuklulukta geçirdiği süreyi dikkate alarak yurt dışı çıkış yasağı yönündeki adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi.

Heyet, Ali Fuat Akdağ'ın bir sonraki celse tanık olarak dinlenmesine karar verirken firari sanıklar Faruk Sarı ve Yahya Öztürk hakkındaki yakalama kararlarının devamına hükmetti.

Duruşma, 6 Aralık'a ertelendi.

DAVANIN GEÇMİŞİ

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, dosyaya ilişkin kararını 26 Mart 2021'de açıklamıştı.

Tutuklu sanıklar eski Emniyet Müdürü Ali Fuat Yılmazer'i, "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandıran ve indirim yoluna gitmediğini belirten heyet, Yılmazer'e, "resmi belgeyi yok etme" suçundan da yine takdiri indirim uygulamayarak 4 yıl 6 ay hapis cezası vermişti. Ali Fuat Yılmazer ile ilgili "görevi ihmal" suçundan zaman aşımı nedeniyle düşme kararı veren heyet, "silahlı terör örgütü yöneticiliği" suçundan Ankara'daki bir davada mahkumiyet kararı verildiği için davanın reddine hükmetmişti.

Heyet, tutuklu sanıklardan Ramazan Akyürek'e, "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "resme belgeyi yok etme" suçundan 5 yıl 7 ay 15 gün ve "resmi belgede sahtecilik" suçundan 7 yıl 6 ay olmak üzere 13 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası vermiş, Akyürek'e de herhangi bir indirim uygulanmamıştı.

Bazı sanıklara da değişen oranlarda hapis cezası veren mahkeme heyeti, aralarında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in de bulunduğu 13 sanığın dosyasını ayırmış, ölen sanık Şeref Ateş hakkında da düşmeye yönelik karar vermişti.

Heyet, kararda bazı sanıklar hakkında başkaca suçlardan işlem yapılması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına hükmetmişti.

YENİ İDDİANAME HAZIRLANDI

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, mahkemenin suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturma sonucu hazırlanan 15 sayfalık yeni iddianamede, Hrant Dink'in, azmettiriciler Yasin Hayal ve grubunca tasarlanıp tetikçi Ogün Samast tarafından öldürüleceğinden sanıklar Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmazer, Faruk Sarı, Yahya Öztürk ve Adem Sağlam'ın önceden haberdar oldukları, görev, yetki ve konumları gereği cinayeti önleme yükümlülükleri bulundukları, cinayeti işleyecek örgüte operasyon yapmayıp, Dink'e şahsi, fiziki ve mekansal koruma sağlamayıp FETÖ'nün yıkıcı emelleri doğrultusunda hareket ettikleri belirtiliyor.

Dönemin Trabzon TEM Şube Müdürü sanık Yahya Öztürk ve komiser yardımcısı sanık Adem Sağlam'ın Dink cinayetinin azmettiricileri Yasin Hayal ve Erhan Tuncel hakkında önceki eylemlerimden dolayı adli işlemler yaptıkları, cinayeti gerçekleştirecekleri eyleme dair tasarılarından haberdar oldukları bildirilen iddianamede, sanıkların cinayetin önlenmesi ve müdahale edilmesi noktasında yetki ve sorumlulukları bulunmasına rağmen olay tarihine kadar görevlerini yerine getirmekte kasıtlı olarak ihmalli davrandıkları ve cinayetin işlenmesini sağladıkları anlatılıyor.

Sanıklardan Hayal'in, sanık Tuncel'in de katılımıyla siyasi saiklerle suç işlemek için oluşturduğu teşekkülün zaman içinde örgütsel bir yapıya dönüştüğü anlatılan iddianamede, Hayal'in Dink'in öldürülmesi olayını, örgütün işlemeyi amaçladığı bir suç olarak kararlaştırdığı, suç örgütünün üyesi oldukları anlaşılan diğer sanıkların örgütün faaliyeti kapsamında Ogün Samast'ın suçu işlemesini teşvik etmek, suç işleme kararını kuvvetlendirmek, nasıl işleneceği hususunda yol göstermek suretiyle "öldürme" suçuna yardım ettikleri aktarılıyor.

İddianamede sanıklar Yahya Öztürk ve Adem Sağlam'ın "anayasayı ihlal", "belli bir yükümlülüğün ihmaliyle kasten öldürmeye neden olmak" ve "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet ve 22 yıl 6'şar aydan 35'er yıla kadar hapisleri talep ediliyor.

Sanıklar Ramazan Akyürek, Faruk Sarı ve Ali Fuat Yılmazer'in "anayasayı ihlal" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisleri öngörülen iddianamede, sanıklar Yasin Hayal, Zeynel Abidin Yavuz, Tuncay Uzundal, Erhan Tuncel, Ersin Yolcu, Ahmet İskender'in "terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme" suçundan 5'er yıldan 10'ar yıla kadar hapisleri isteniyor.