Hilal göründü mü?

Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Özdemir, ''15 Mayıs'ta hilal ilk defa Güney Amerika'dan görülmeye başlayacak. Bunu biz görünme kabul ediyoruz. Başka ülkeden de görülse itibar ediyoruz. Dolayısıyla 16 Mayıs'ta ramazan ayına başlamış olacağız.'' dedi.

Hilal gözüktü mü sorusu 2018 yılında da merak edilen konular arasında yerini aldı. Hilal göründü mü? Hilal, Ramazan ayının ilk günlerinde Müslüman aleminin gündemindeki konular arasında yer alıyor. Ramazan ayının başladığı günü ifade eden Hilal, oruca başlanacak ilk günü temsil etmektedir. Kamerî aylar, adından anlaşıldığı gibi başlangıcı ve bitişi ayın hareketlerine göre belirlenen aylardır. 

HİLAL GÖRÜNDÜ MÜ?

Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Özdemir, "15 Mayıs'ta hilal ilk defa Güney Amerika'dan görülmeye başlayacak. Bunu biz görünme kabul ediyoruz. Başka ülkeden de görülse itibar ediyoruz. Dolayısıyla 16 Mayıs'ta ramazan ayına başlamış olacağız." dedi.

Ramazan ayında gündeme gelen imsak tartışmalarına ilişkin AA muhabirine konuşan Ankara Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sacit Özdemir, hicri takvime göre bu yıl ramazan ayının başladığını bildiren hilalin Güney Amerika'da görüleceğini söyledi.

"15 Mayıs'ta hilal ilk defa Güney Amerika'dan görülmeye başlayacak"

Özdemir, Diyanet İşleri Başkanlığının yayımladığı imsak, iftar ve diğer namaz vakitlerinde astronomik anlamda yanlış bilginin yer almadığını, özellikle imsak ve yatsı vakitlerinin gözlemsel olarak teyit edildiğini aktardı.

Bu yıl ramazan ayının ilk orucu için salıyı çarşambaya bağlayan gece sahura kalkılacağını hatırlatan Özdemir, "Bu tarihe denk gelmesinin nedeni şudur; 15 Mayıs'ta hilal ilk defa Güney Amerika'dan görülmeye başlayacak. Bunu biz görülme kabul ediyoruz. Başka ülkeden de görülse buna itibar ediyoruz. Dolayısıyla 16 Mayıs'ta ramazan ayına başlamış olacağız." bilgisini verdi.

"Tekli hicri takvim oy çokluğuyla uygulanıyor"

Diyanet İşleri Başkanlığınca ortak bir kameri takvimin tesisi ve hilalin görünmesiyle ilgili kriterlerin belirlenmesi amacıyla 1978 yılında "İstanbul Rü'yeti Hilal Konferansı" yapıldığını anımsatan Özdemir, şu ifadeleri kullandı:

"Orada alınan kararlar gereğince Başkanlığımız takvimlerini hazırlamaktadır. Türkiye'de 2016'da 'Uluslararası Kameri Aybaşları ve Hicri Takvim Birliği Kongresi' yapıldı. Bu kongrede de alınan en önemli karar, tekli hicri takvimin uygulanması yönünde olmuştur. Bu karar oy çokluğuyla alınmıştır. Tüm İslam ülkelerine de ayrıca tavsiye niteliğinde bu kararlar bildirilmiştir."

Özdemir, Diyanet İşleri Başkanlığınca 2016-2022'yi kapsayan hicri takvim haritalarının kitapçığının yayınlandığını ve herkesin kameri ayların ne zaman başladığını öğrenebileceğini de söyledi.

"Kamuoyunu yanıltıyorlar"

Ankara Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri ile Diyanet İşleri Başkanlığı Vakit Hesaplama bölümündeki uzmanların ortak bir çalışma yaptığını aktaran Özdemir, ışık kirliliğine maruz kalmayan karanlık bölgelerde imsak ve yatsı vakti gözlemlerini yaptıklarını bildirdi.

Elde ettikleri verilerin Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayınlanan takvimlerdeki saatlerle uyuştuğunu anlatan Özdemir, şu ifadeleri kullandı:

"Kamuoyuna duyurmak isterim ki Başkanlığımız tarafından verilen imsak, yatsı veya diğer namaz vakitlerinin hiçbirinde herhangi bir tereddüt bulunmamaktadır. Bilhassa konuyu bilmeyen kişilerin bu konulara girmemesinde büyük fayda var. Çünkü yanlış bilgiyle bilerek veya bilmeyerek kamuoyunu yanıltıyorlar. Özellikle ramazan ayı geldiğinde imsak vaktiyle ilgili insanları bir şüpheye sevk ediyorlar."

"Vatandaşlarımızdan çelişkili sorular geliyor"

Prof. Dr. Özdemir, yurt içi ve yurt dışındaki vatandaşların iftar ve imsak vakitlerine "http://ramazan.diyanet.gov.tr" internet adresinden ulaşabileceklerine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Bu sene ramazan ayında ilk imsak 02.56'da Ardahan'da, son imsak 04.14'te Muğla'da, ilk iftar 19.15'te Hakkari'de, son iftar ise 20.34'te Edirne'de gerçekleşecek. İllere göre bu farklılığın ortaya çıkmasının nedeni dünyanın küresel bir yüzeye sahip olması ve 23,5 derecelik eğim açısına sahip olmasından dolayıdır. Bunun birleşiminden dolayı oluşan gölge hattının izi mevsimlere, sabah ve akşam saatlerine bağlı olmak üzere ülkemiz veya diğer ülkelerin üzerinde farklı açılarda gerçekleşmektedir. Bu nedenle aynı boylamda olan şehirler, aynı saatte iftar veya imsak yapamayacağı gibi iftar saatleri peş peşe olan iller aynı olmayacaktır. Vatandaşlarımız arasında buna dair bazı çelişkili sorular geliyor. Bunun nedeni budur esasen."

HİLAL GÖRÜNMESİNİN ÖNEMİ NE?

Hilal, Ramazan ayının ilk günlerinde Müslüman aleminin gündemindeki konular arasında yer alıyor. Ramazan ayının başladığı günü ifade eden Hilal, oruca başlanacak ilk günü temsil etmektedir. Peki, oruca başlamak için hilalin görülmesi şart mıdır? İşte, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın konuyla ilgili yayımladığı bazı bilgiler;

Kamerî aylar, adından anlaşıldığı gibi başlangıcı ve bitişi ayın hareketlerine göre belirlenen aylardır. Ramazan orucu, Ramazan ayında tutulduğundan ve Ramazan ayı da ay takvimine göre her sene değiştiğinden, oruca başlayabilmek için öncelikle, Ramazan ayının başladığını tespit etmek gerekmektedir. Hz. Peygamber (s.a.s.), “Hilali (Ramazan hilalini) görünce oruca başlayınız ve hilali (Şevval hilalini) görünce bayram ediniz. Hava bulutlu olursa içinde bulunduğunuz ayı otuza tamamlayınız.” (Buhârî, Savm, 5, 11; Müslim, Sıyâm, 3-4, 7-9) buyurmuştur.

Bu hadis ilk bakışta hilali çıplak gözle görmedikçe oruca başlanmayacağı ve bayram edilmeyeceği fikrini uyandırmaktadır. Konu ile ilgili diğer rivayetler değerlendirildiğinde, bu hadislerin amacının günün şartları içinde en uygun uygulamanın öğretilmesi olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim bir rivayette Hz. Peygamber (s.a.s.), “Biz ümmî bir toplumuz; hesap ve okuma yazma bilmeyiz. Şunu biliriz ki ay, ya 29 ya 30 gündür.” (Buhârî, Savm, 13; Müslim, Sıyâm, 15; Ebû Dâvûd, Savm, 4) buyurarak, kamerî aybaşlarının belirlenmesinde hesap yöntemine de başvurulabileceğine işaret etmiş olmaktadır.

Çıplak gözle görülsün ya da görülemesin, ay mutat hareketlerine devam etmektedir. Kur’an-ı Kerim’de güneş ve ayın bir hesaba göre hareket ettiği (Rahmân, 55/5), bunların, diğer fonksiyonlarının yanında aynı zamanda birer hesap ölçüsü kılındığı (En›âm, 6/96), yılların sayısını ve hesabı bilmemiz için aya menziller tayin edildiği (Yûnus, 10/5), gökler ve yer yaratıldığı zaman on iki ay meydana gelecek şekilde bir nizam konduğu (Tevbe, 9/36), ayın yeryüzünden hilal şeklinde başlayıp kademe kademe farklı şekillerde görülmesinin insanlar ve hac için vakit ölçüleri olduğu (Bakara, 2/189) ifade edilmektedir.

Buna göre Hz. Peygamber (s.a.s.), kamerî aybaşlarının belirlenmesi konusunda çıplak gözle görmeyi, başvurulacak yegâne yöntem olduğu için değil, belki o günkü şartlar içinde en sağlıklı sonuç veren yöntem olduğu için öngörmüştür. Hilali gözlemlemenin amacı Ramazan ayının girip girmediğini belirlemektir. Bu sebeple, hilali çıplak gözle görme dışında, bizi bu amaca ulaştıracak başka yöntemlerden yararlanmak da mümkündür.

Bugün, insanoğlunun ulaştığı teknolojik gelişmişlik, ayın hareketleri konusunda en ince ayrıntıyı bile izleme imkânı sunmaktadır. Artık ince astronomik hesaplar yoluyla, gelecek birkaç yıllık namaz vakitlerini gösteren takvimleri hazırlama imkânı bile doğmuştur. Dolayısıyla kamerî ayların başlangıçlarını hesap yöntemiyle belirlemek meşrudur.