Reuters haber ajansının son dakika olarak geçtiği habere göre Almanya Başbakanı Angela Merkel, Türkiye ile şu aşamada 'Gümrük Birliği Anlaşması'nı güncellemeyi düşünmediklerini söyledi. Şimdi herkes Gümrük Birliği nedir diye merak ediyor. Peki Gümrük Birliği nedir ne işe yarar? İşte tüm detaylar
GÜMRÜK BİRLİĞİ TARTIŞMASI GÜNDEME GELMİŞTİ
Türkiye ile Almanya arasında kriz devam ederken geçen ay Alman Ekonomi Bakanlığı Sözcüsü Katharina Dubel "Türkiye ile ilgili alınacak başka önlemler hala değerlendiriliyor" demişti. Sözcü Dubel açıklamasının devamında “AB ortaklarımız ile Türkiye'nin Gümrük Birliği anlaşmasını genişletmenin mevcut durumda anlamlı olup olmadığını tartışıyoruz" ifadesini kullanmıştı.
Avrupa Parlamentosu, Avrupa Birliği ile Türkiye arasında 3 Ekim 2005’te başlatılan üyelik müzakerelerinin geçici olarak dondurulmasına ilişkin kararı geçen kasımda 37 oya karşı, 479 oyla kabul etmişti. Kararda, Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin Türkiye için önemli olduğu da not edilmiş ve bu doğrultudaki çalışmaların askıya alınmasının ülke için ciddi ekonomik sonuçlar doğuracağının altı çizilmişti.
Türkiye, Gümrük Birliği anlaşmasını güncellemek istiyor. Mevcut anlaşmada AB ülkelerinin yaptığı her serbest ticaret anlaşmasına Türkiye tek taraflı kapılarını açmış oluyor ve ucuz ithal mallar nedeniyle dış ticaret açık artıyor. Türk sanayiciler, Gümrük Birliği’nin Türkiye ekonomisine katkısı olduğunu kabul etmekle birlikte, anlaşmadaki bazı maddeler nedeniyle oluşan haksız rekabeti gidermek için güncelleme talep ediyordu.
Gümrük Birliği nedir?
Ankara Anlaşması’nda Türkiye’nin Avrupa Ekonomik Topluluğuna entegrasyonu için ortaya koyulan üç dönemin sonuncusu olan “son dönem”de, Türkiye ile Topluluk arasında bir gümrük birliği tesis edilmesi öngörülmüştür. Ortaklık Konseyi'nin 6 Mart 1995 tarihinde yapılan toplantısında alınan "Gümrük Birliği Kararı" Gümrük Birliği'nin son döneminin uygulamaya konulmasına ilişkin koşulları belirlemektedir. Böylece, Katma Protokol'de öngörülen 22 yıllık Geçiş Dönemi, 1 Ocak 1996 tarihi itibarıyla son bulmuş ve Türkiye'nin AB'ye katılımı yolunda "Son Dönem"e girilmiştir.
1/95 sayılı Ortaklık Konseyi Kararı Türkiye'ye Ankara Anlaşması'nda tanımı yapılmış olan klasik gümrük birliğinin ötesinde yükümlülükler getirmiştir. Anlaşma'nın 10. maddesi gereği; Üye Ülkelerle Türkiye arasında, ithalatta olduğu gibi ihracatta da gümrük vergileri ve eş etkili resim ve harçlar, miktar kısıtlamaları ile milli üretime Anlaşmanın hedeflerine aykırı bir koruma sağlamayı gözeten eşit etkili başka her türlü tedbir yasaklanır ve buna ilave olarak Türkiye üçüncü ülkelerle ilişkilerinde Topluluğun Ortak Gümrük Tarifesi'nin kabul eder ve Toplulukça dış ticaret konusunda uygulanan sair mevzuata da yaklaşmayı taahhüt eder.
1/95 sayılı Ortaklık Konseyi Kararı'nda ise Gümrük Birliği'nin sadece gümrük vergileri ve eş etkili vergilerin kaldırılması ve Topluluğun üçüncü ülkelere uyguladığı ortak gümrük tarifesine (OGT) uyum sağlanması değil, aynı zamanda bir tarafın diğer taraf üzerinde haksız rekabet avantajı sağlamasına neden olabilecek tüm bozucu mekanizmaların kaldırılması anlamına geldiği anlayışı mevcuttur.
Kısaca, sadece malların serbest dolaşımına ilişkin değil, aynı zamanda rekabet politikası, fikri ve sınai mülkiyet hakları gibi alanlarda da Topluluk mevzuatına uyum yükümlülüğü doğmuştur. 1/95 sayılı Ortaklık Konseyi Kararı'nda şu kısımlara yer verilmiştir:
• Malların Serbest Dolaşımı ve Ticaret Politikası
• Tarım Ürünleri
• Gümrük Hükümleri
• Yasaların Yakınlaştırılması
• Kurumsal Hükümler
• Genel ve Son Hükümler