Gülen ilk oradan kovuldu!

İzmir'deki Kestanepazarı Öğrenci Yetiştirme Derneği yöneticileri, İzmir'e 1966'da vaiz olarak atanmasının ardından derneklerinde de görev alan Fetullah Gülen'in, görüşleri çerçevesinde bir oluşuma yönelmesi üzerine 1971'de dernekten kovulduğunu belirtti.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ)  elebaşısı Fetullah Gülen'in İzmir'de vaizlik yaptığı dönemde görev aldığı Kestane Pazarı Öğrenci Yetiştirme Derneği ile ilişiğinin, öğrencilere Kur'an ve sünnet  ile örtüşmeyen görüşlerini aşıladığı gerekçesiyle kesildiği bildirildi.

Kestanepazarı Öğrenci Yetiştirme Derneği Başkanı Hasan Dayhan, AA  muhabirine yaptığı açıklamada, "İzmir'de öğrencilere iyi bir din eğitimi, insan  ve vatan sevgisi, ahlak ve güzel davranış kazandırma" hedefiyle 1945 yılında  kurulan derneklerinin, hayırseverlerinin desteği ile Diyanet İşlerine bağlı  faaliyetlerini sürdürdüğünü ve güzel nesiller yetiştirmeyi amaç edindiğini  bildirdi.

FETÖ'nün elebaşısı Fetullah Gülen'in, 1966'da geldiği İzmir'de,  Diyanete bağlı olarak Kestanepazarı Camisi'nde vaizlik görevini yapmaya  başladığını, kalacak yeri olmadığından barınması ve din eğitimi alan öğrencilere  yardım etmesi için de derneklerinde görev üstlendiğini belirten Dayhan, ilk dönem  gayet sakin görünen Gülen'in zaman içinde alışılmışın dışındaki davranışlar  sergilemeye başladığını belirtti.

Ağlaması ve kendisini acındırmasıyla çevresine insanları toplayan  Gülen'in, öğrencilere Kur'an ile sünneti anlatmaktan ziyade düşüncelerini  aşıladığının ve görüşleriyle de çevresinde bir cemaat oluşturmaya başladığının  dönemin dernek yönetimince fark edildiğini aktaran Dayhan, dernek yönetiminin  "sergilenen bu değişik haller" üzerine durumu Diyanet İşleri Başkanlığına  aktardığını, Gülen'in 1971 yılında dernekten kovulduğunu, öğrencilerden ve  camiden uzaklaştırdığını kaydetti.

Gülen'in Kestanepazarı ve Fidan Eğitim Kurumları Derneklerinin  kuruluşunda ya da yönetiminde bugüne kadar hiçbir zaman yeri olmadığının, hatta  45 yıl önce kovulduğunun altını çizen Dayhan, Kestanepazarı yöneticilerinin  yılların çabasıyla sağladığı güvenden yararlanmak için derneğin ismini  kullandıklarını savunarak şöyle konuştu:

"Biz Kestane Pazarı'nda Milli Kültür ve Ahlaka Hizmet Vakfı, Kestane  Pazarı Öğrenci Yetiştirme Derneği ve Fidan Eğitim Kurumları Derneği adı altında,  Kur'an kursumuz Diyanetin, yurdumuz da Milli Eğitimin denetiminde  faaliyetlerimizi yürütüyoruz. Hatay'daki arsamıza yeni bir bina yaptırdık. Bazı  iş adamları, bizim adımıza giderek binanın fotoğraflarını gösteren kişilerin  bağış topladıklarını söyleyince konuyu araştırdık. Biz dernek olarak 1 liraya  makbuz kesiyoruz. Gülenciler, bünyemizdeki derneğin adına yakın Fidan Eğitim  Gönüllüleri Derneğini kurmuşlar. Bu adla para topladıklarını tespit edip hemen  şikayetçi olduk."

"EVİNİ BARKINI SORACAĞINA İKİ REKAT NAMAZ KIL, DAHA İYİ"

Gülen'in Kestanepazarı'nda bir barakada kaldığını, caminin  restorasyonu sırasında buranın da söküldüğünü dile getiren Dayhan, Gülen'in  çevresindekilerin burayı yaptırmak için defalarca yanlarına geldiğini, kendisine  "odayı oraya tekrar yapalım, senin adını dünyaya yayalım" dediklerini fakat buna  şiddetle karşı çıktığını anlatarak, "Tepkimize rağmen orayı yapmak için 2 defa  uğraştılar. Pazar günü geldiler çaktılar, pazartesi günü valilik kararıyla  söktürdük. İnanın oraya üniversiteli kızlar geliyorlar, taşları öpüp ellerini  sürüyorlar. Bundan evvelki valimize söyledim. 'Hasan Bey Kabe mi burası?' diye  şaşkınlığını iletti. Evini barkını soracağına iki rekat namaz kıl daha iyi.  Kafaları nasıl uyuşturulmuşsa anlamış değilim." görüşünü aktardı.

Dayhan, terör örgütü lideri Gülen'in hala kendileriyle anılmasından  rahatsızlık duyduklarını da sözlerine ekledi.

Cumhurbaşkanının Kestanepazarı Derneği ve öğrencilerini bildiğini, iyi  ilişkilerinin bulunduğunu, Bayraklı'da yapmayı planladıkları okulun planını  kendisine gösterdiklerini ve destek vereceğini söylediğini dile getiren Hasan  Dayhan, "Bu okul ilim adamı yetiştirecek, hafız talebesi alacak. Memleketimize  milletimize hakiki din adamı yetiştirecekler. Piyasada çok hoca görüyoruz. Bize  dinimizi imanımızı doğru öğretecek kişilere ihtiyacımız var. Biz de istiyoruz ki  inşallah bu okulda memleketini, milletini, ordusunu, askerini seven, dini, imanı,  Allah'ı seven, hakiki din adamları yetişsin." diye konuştu.

"HALA KESTANEPAZARI'NIN İSMİNİ KULLANIYOR"

Kestane Pazarı Öğrenci Yetiştirme Derneği Halkla İlişkiler Müdürü  Mustafa Yaman da Diyanetin görevlisi olarak Kestanepazarı Camisi'nde görev  yaptığı dönemde Gülen'in Kestanepazarı derneğinde çalıştığını ve 40 yıl önce  dernekten kovulduğunu belirterek, "Dernekte o gün görev yapanlar bu kişinin  niyetini sezmiş olacak ki hemen göndermişler. Bu kurumun beynelmilel olduğunu ve  bu şahsın zarar vereceğini düşünmüşler. Fakat gönderilmesine rağmen maalesef bu  kuruma leke getirdi, hala bizim ismimizi kullanıyor. Oysa hala bahsettiği Ali  Rıza Bey onu buradan gönderen muhteremdir, kovan adamdır." görüşünü aktardı. (AA)