Gezi eylemlerini Mısır’da planlamışlar

Gezi soruşturmasında, Osman Kavala ve Mehmet Ali Alabora’nın 2012 yılında Mursi karşıtı eylemleri örgütleyen isimlerle Mısır’da buluştuğu, Gezi eylemlerinin burada planlandığı ortaya çıktı. 

1

Gezi eylemlerini organize ettiği gerekçesiyle tutuklanan işadamı Osman Kavala dosyasında, oyuncu Mehmet Ali Alabora hakkında ‘Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasına engellemeye teşebbüs etme’ suçlamasıyla tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkartıldı. Alabora’nın yurtdışı ilişkilerinin Soros bağlantılı olduğuna dikkat çekildi. 

Dosyadaki tapeleri AKŞAM yayımlamıştı. Tapelerde Kavala’nın, Alabora’yı arayarak “Avrupalılar siyasi durumu nasıl değiştirecek diye sorup duruyor. Bir ara oturup konuşsak mı” dediği ortaya çıkmıştı. Dosyada, Alabora’nın 18-21 Haziran 2012’de İstanbul’da, 7-15 Temmuz 2012’de Mısır’da OTPOR’un kurucusu Ivan Maroviç’le görüştüğüne dikkat çekildi. Aynı tarihlerde Osman Kavala’nın da Mısır’da bulunması dikkat çekti. 

2013’TE HAREKETE GEÇİLDİ 

2013 yılına gelindiğine bu defa aynı kollar Türkiye’deki Gezi eylemleri için çalışmaya başladı. Eylemlerin ilk adımları 2011 yılında ‘Ayaklan İstanbul’ sloganıyla çekilen Taksim görüntüleriyle başlamıştı. 2013’te Osman Kavala, vakıflarıyla birlikte eylemlerin hız kazanması ve siyasette rol oynaması için hem finansal destek sağlıyor hem de provakasyon için destek veriyordu. Kavala bu süreçte de Mehmet Ali Alabora ve çevresindekilerle iletişim halindeydi. Hatta eylemlerin siyasete, sandığa yansımaları için gizli toplantılar düzenleniyor, görüşmeler yapılıyordu. Eylemlerin tüm Türkiye’ye yayılması için gösterici topluyorlardı. 

YURTDIŞI AYAĞI SOROS’TA 

Türkiye’deki çalışmalar Kavala ve çevresindeki isimlerle devam ederken yabancı basın  günlerce Türkiye aleyhine yayınlar yapmıştı. Yurtdışında da George Soros ve vakıfları tarafından ülke aleyhine yönelik propagandalar düzenlendi. 

MISIR’DA DA AYNI İSİMLER

Mısır’da ilk meşru Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi deviren süreç Kasım 2012’de başlamıştı. Mursi’nin bazı düzenlemeler içeren anayasal bildiriyi yayımlamasıyla ülke çapında protestolar başlamış, bu süreçte muhalif siyasetçilerle yüksek rütbeli ordu mensuplarının görüşme halinde olduğu iddiası yayılmıştı. Ardından darbe gelmişti.