DHA
Olay, 15 Nisan akşamı saat 22.00 sıralarında, Fındıklı Sabancı Öğretmenevi'nde meydana geldi. Savaş Dalançıkar, AK Parti Seçim İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Gamze Pala'yı, aşkına karşılık vermediği gerekçesiyle, resepsiyon görevlisi olarak çalıştığı öğretmenevinde, belinden çıkardığı tabanca ile sırtından vurdu. Ardından da boğazını bıçakla keserek, öldürdü.
Kanlar içinde yere yığılan Pala'nın başında bekleyen Dalançıkar, ihbar üzerine gelen polis ekipleri tarafından etkisiz hale getirilerek, gözaltına alındı. Gamze Pala’nın cenazesi gözyaşları arasında toprağa verilirken, cinayet zanlısı tutuklandı.
Cezaevine koyulan Savaş Dalançıkar hakkında Rize Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma tamamlandı. Dalançıkar hakkında, ‘tasarlayarak canavarca hisle kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı. İddianame, Rize Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.
İddianamede, tutuklu şüphelinin, sosyal medya hesabından, Gamze Pala’ya doğum günü olan 7 Ekim günü onlarca mesaj gönderdiği bildirildi. Mesajlarından birinde, “Sana olan sevgim kalbimde yaşayacak. Ebediyen üzülmek kaderimde varmış. Ben yine de seni seveceğim. Papatyam, doğum gününü tüm kalbimle kutlarım. Allah uzun ömür versin, nice doğum günleri kutlaman dileğiyle. Senin sevgin ebediyen kalbimde yaşayacak” yazdığı kaydedildi.
Savaş Dalançıkar'ın, cinayetten 2 ay önce Gamze Pala'yı öğretmenevi bahçesinde bir erkekle otururken görüp, çok kıskandığını söylediği bildirilen iddianamede, şüphelinin ifadesine de yer verildi. Dalançıkar ifadesinde, cinayeti şöyle anlattı:
“Olay sabahı sosyal medya hesaplarına baktım. Sonra onu düşünerek, müzik dinledim. Akşamüstü evden çıkıp, parka gittim. Parkta silahın haznesine mermi verdim. Gamze’yi öldürmeyi düşünmedim. Sonra yürüyerek, öğretmenevine girdi. Beni görünce koşmaya başladı. İki el ateş ettim. Silahım tutukluk yaptı. Sonra tekrar hazneye mermi verdim. Silahım yine tutukluk yaptı. Bunun üzerine bıçağı çekerek, Gamze’nin boğazını kestim.”
Evlenmek istediği genç kadının aşkına karşılık vermediğini söyleyen Dalançıkar, kanlar içindeki cesedin başında beklerken, “Seni çok seviyorum, başkasıyla paylaşamam” dediğini de ifade etti.