Deşifre olmamak için mahrem imamlarla ankesörlü telefonla iletişim kuran Türk Silahlı Kuvvetlerindeki (TSK) kripto Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensupları, güvenlik güçleri ve savcıların uzun soluklu çalışmasıyla ordudan ayıklanıyor.
Yaklaşık 30 yıldır devlete sızan, illegal yöntemlerle stratejik kurumlara kendi mensuplarını yerleştirerek devleti ele geçirmeye çalışan FETÖ ile mücadele aralıksız sürüyor.
Başta TSK olmak üzere birçok kurumda gizli yapılanmaya giden, mensuplarını kurumlara yerleştirebilmek amacıyla sınav sorularını çalan örgütün, deşifre olmamak için kullandığı birçok yöntem çözüldü.
Son dönemde örgütteki çözülmeler, itiraflar ve titiz şekilde sürdürülen teknik incelemeler sonucu "kripto" diye tabir edilen TSK'daki örgüt mensuplarıyla mahrem imamların ankesörlü telefonla iletişime geçtiği ortaya çıktı.
"Kriptolar" ankesörlü telefondan çözüldü
Sözde mahrem abilerle ankesörlü telefonla iletişim kuran kripto askerlere yönelik İzmir, Tekirdağ, Osmaniye ve Balıkesir'de yürütülen soruşturmalar, FETÖ'nün TSK'daki yapılanmasının tasfiyesinde önemli rol oynuyor.
Bu kapsamda yürütülen soruşturmalarda İzmir'de 73, Osmaniye'de 26, Tekirdağ'da 176 ve Balıkesir'de 11 askeri personel tutuklandı. Şüphelilerin itirafları da halen görevde olan ve bir şekilde gizlenen FETÖ mensubu askerlerin tespitinde kritik öneme sahip bulunuyor.
FETÖ'nün "şifreleme" yöntemleri
FETÖ'ye ait okullarda eğitim görmemiş kişilerden oluşan, şifreli haberleşme programı ByLock'u kullanmayan ve kapatılan Bank Asya'da hesabı bulunmayan örgüt mensubu askerler, sadece sözde mahrem abilerle irtibat kuruyor.
Örgüt elebaşının talimatlarını sorgusuz sualsiz yerine getirmeleri için FETÖ'nün amacı doğrultusunda adeta "robot" gibi eğitilen kripto subay ve astsubayların çoğu, muhafazakar yaşantıya sahip ailelerden seçiliyor. Orduya sızan terör örgütü üyeleri, kendilerini belli etmemek için dini konularda tartışmaya girmiyor, zaman zaman da örgüt elebaşı Gülen'i eleştiriyor.
Hücre tipi yapılanan FETÖ'nün TSK'daki mensuplarının ikili, üçlü ya da dörtlü gruplar oluşturularak birbirlerini tanımalarının önüne geçiliyor. Sözde abiler ve kripto askerler, sadece ankesörlü telefonla iletişim kuruyor. 4 saniye ile 2,5 dakika arasında gerçekleşen görüşmelerde şifreli kelimeler seçiliyor.
Mahrem abiler, ankesörlü telefonla görüştükleri askerleri örgüt evine çağıracakları zaman "Emniyete gel", buluşacaklarında "Hafta sonu halı saha maçı var ya da hafta sonu bir çay içelim", buluşma gerçekleşmeyecekse de "Halı saha maçı iptal oldu" gibi şifreli ifadeler kullanıyor.
Konuşmalarda kesinlikle isim ve "abi" kelimesi telaffuz edilmiyor.
Önceden belirlenen adreslerde buluşan sözde abi ve örgüt mensubu asker, ilk karşılaşmada göz temasıyla iletişime geçiyor. İkili, asla yan yana yürümüyor, örgüt evine girene kadar hiçbir şekilde fiziken temasa geçmiyor.
Kriptolardan sorumlu "sivil imam"ların sorumlu oldukları askerlerle görüşmek için ihtiyaçları olmamasına karşın market, büfe ve akaryakıt istasyonu gibi iş yerlerinden alışveriş yaptıkları, bu sırada iş yerlerindeki sabit hatlar veya çalışanların şahsi cep telefonlarından ücretini ödeyerek görüşme gerçekleştirdikleri tespit edildi.
Mahrem imamların, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ankesörlü telefonla aradıkları askerlere, "Sabredin, kopmayın, güçlüyüz, tekrar geleceğiz." diyerek örgütten kopmaları önlemeye çalıştıkları belirlendi.
5 milyon arama incelendi
Balıkesir merkezli soruşturmada 39 astsubay ve bir mahrem imama, 79 ankesörlü telefondan yapılan 5 milyon aramanın incelenmesiyle ulaşıldı.
"Ardışık" aramalar üzerinde yoğunlaşan ekipler, tespit edilen bir mahrem imamın, belirli aralıklarla Balıkesir'deki 6. ve 9. Ana Jet Üs Komutanlığı başta olmak üzere Hava Kuvvetleri Komutanlığına bağlı birliklerde 39 astsubayı aradığını belirledi.
Ayrı tarihlerdeki her aramasında farklı ankesörlü telefonu kullanan mahrem imamın, astsubayların önemli bölümünü ardı ardına arayıp görüştüğü tespit edildi.
AA