FETÖ ortaokul öğrencileri hakkında bile bilgi toplamış

Sivas'ta etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak itirafçı olan eski öğretmen, FETÖ'nün ortaokulda okuyan öğrencilerle ilgili bilgi topladığını anlattı.

Sivas'ta, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında yargılanan eski öğretmen, örgütün ortaokulda okuyan öğrenciler hakkında bile bilgi topladığını anlattı.

Sivas 2. Ağır Ceza Mahkemesinde "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan yargılanan ve etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanan eski öğretmen V.G, 2 yıl 6 ay hapis cezasına mahkum edildi.

Yaklaşık 8 ay cezaevinde kalan V.G, örgütle ilgili bildiklerini anlattı.

Örgütle tanışmasının görev yaptığı okulda başladığını belirten V.G, "Ortaokulda matematik öğretmeni olarak görev yaparken, aynı okulda öğretmen Z.D. 'dini sohbetlerin yapıldığını ve istersem bu sohbetlere katılabileceğimi' söyledi. Gitmeye başladıktan sonra sohbetlerin FETÖ tarafından düzenlendiğini anladım." dedi.

Katıldıkları toplantılarda genelde okul konularının konuşulduğunu ifade eden V.G, şu itiraflarda bulundu:

"Bu sohbet grubunun yanı sıra 2011-2013'te ayda bir, yapı içinde mütevelli toplantılarına katıldım. Toplantılarda çok kısa dini sohbet yapılır, daha sonra herkes kendi okullarında okuyan öğrencilerle ilgili konuları değerlendirirdi. Bu işleri öğretmen A.Ç.T. organize ederdi. İstişare toplantısında en yetkili kişi de oydu. Katılanlardan okullarla ilgili bilgileri alırdı. Öğrencilerin ergenlik durumundaki değişiklikler, maddi durumları, ders çalışmak için cemaat evlerine gidip gelemeyecekleri, gidip gelmek istediklerini beyan ederlerse bunları onaylamak gibi konular ele alınırdı. Kız öğrenciler için ise dini ve ahlaki yönden bilgilendirme, erkek arkadaş edinmemeleri gibi konular işlenirdi. Toplantılarda en önemli konu, öğrencilerimizin durumunu değerlendirmekti. A.Ç.T, görev yaptığımız okullarda çalışkan ve cemaate ailecek yakın olabilecek öğrencilerin tespit edilip, bu isimlerin kendisine verilmesini isterdi."

"Eşim bu yapıya kendini kaptırmıştı"

Eşinin ilk olarak 2012'de örgütün sohbetlerine katıldığını anlatan V.G, "Daha sonra bu toplantılara haftada 3-4 kez gitmeye, evimiz ve ailemizle hiç ilgilenmemeye başladı. Hatta o dönem dul hayatı yaşadım çünkü eşim bu yapıya kendini son derece kaptırmıştı." ifadelerini kullandı.

V.G, 2013'te eşinin "eve bir arkadaşının misafir geleceğini" söylediğini belirterek, şöyle devam etti:

"Y.A. ve eşi bize geldi, erkek ve kadınlar olarak ayrı odalara geçtik. Y.A, kendisinin Sultan Murat Okulunda öğretmen olarak çalıştığını söyledi. Kısa süre sohbet ettikten sonra 'eşimin kendileriyle birlikte hareket ettiğini, istemem halinde eşimle akşam sohbetlerine gidip gelebileceğimi' söyledi. Eylül 2014'te eşim 'evimize bir arkadaşının eşiyle geleceğini ve benimle özel bir konu görüşeceğini' söyledi. Akşam evimize bir karı koca geldi. Gelen kadın, bana kendisini Rana olarak tanıttı. Rana bana 'eşimin polislere sohbet verdiğini, özel bir yapılanmanın içinde olduğunu, benim de eşimle hareket ettiğim zaman ortak bir yönümüz olacağını ve aramızın düzelebileceğini' söyledi. Rana çok samimi, ikna edici ve sıcakkanlı birisiydi. Ben de eşimle aramın düzelebileceğini düşünerek, bu teklifi kabul ettim."

Bu olaydan bir hafta sonra eşinin verdiği adrese gittiğini dile getiren V.G, "Rana bu toplantıda 'Bu yapı içinde özel bir bölümde devam etmek istiyorsak, telefon numaralarımızı, ev adreslerimizi değiştireceğiz, ailemizle, yapıyla ilgisi olmayan hiçbir arkadaşımızla görüşmeyeceğiz, hatta imkan bulursak şehir bile değiştireceğiz, özel haberleşme programları kullanacağız.' gibi önemli tedbirler almamız gerektiğini söyledi." diye konuştu.

Eşinin kendisinden "örgüt hakkında bilgi vermemesini" istediğini anlatan V.G, şunları kaydetti:

"Rana'nın teklifi üzerine, polis eşlerine sohbet vermeyi kabul ettim. Kangal, Ulaş, Suşehri, Divriği ve Yıldızeli ilçelerindeki kişilerden sorumlu oldum. Sohbete katılanların çeteleleri tutuluyordu. Gözaltına alınan ve tutuklanan kişilerin evleri ziyaret edilip yakınlarına para veriliyordu. Evime gelip bana da para teklif ettiler. Bize gelen şahıs bana 'Sakın isim verme, etkin pişmanlık demek bunu kabul etmek demektir. Vebale girersin, çocuklarından çıkar, sakın hiçbir şekilde konuşma.' dedi. Ben de korktuğum için bu zamana kadar sustum. Eşim de bana bu yönde telkinde bulundu ama onu dinlemedim."

(AA)