FETÖ nokta verdi DAEŞ Kilis’i vurdu

Kahraman astsubay Halisdemir’in öldürdüğü FETÖ’nün generali Semih Terzi’nin, görev yaptığı Suriye sınırında tam 6 ay boyunca DAEŞ’e koordinatlar verip Kilis’i bombalattığı ortaya çıktı.

1

FETÖ’nün TSK içinde konuşlanan teröristlerinin sınırın sıfır noktasında vatana nasıl ihanet ettikleri birer birer ortaya çıkıyor. Ülkede kaos çıkararak darbe zemini oluşturmak isteyen cuntacıların, Suriye’de konuşlu terör örgütü DAEŞ’e Kilis, Şanlıurfa gibi sınır illerindeki bazı merkezleri vurması için koordinat verdiği ortaya çıktı. Akıl almaz ihanetin başrol oyuncusu ise 15 Temmuz gecesi Özel Kuvvetler Komutanlığı’nı ele geçirmeye çalışırken, Astsubay Ömer Halisdemir tarafından öldürülen Tuğgeneral Semih Terzi.

6 AY BÖLGEDE KALDI

 
Star'ın haberine göre; Terzi, 2015’in Kasım ayında Genelkurmay Özel Kuvvetler Komutanlığı’nın Suriye’deki operasyonlarını yönetmek üzere Kilis’e gönderildi. Terzi’nin komutasında Elbeyli’de sınırda oluşturulan özel bir birlik 6 ay boyunca Suriye’deki terör örgütleri üzerinde çalışma yaptı. Terzi’nin bölgeye gelmesinden iki ay sonra Kilis kent merkezine art arda Suriye’deki DAEŞ mevzilerinden ateşlenen roket ve havan mermileri düşmeye başladı.
 
İsminin yayınlanmasını istemeyen kentteki üst düzey bir yetkili, FETÖ’cü askerlerin sınırdaki ihanetini Star’a anlattı: “Rus uçağının düşürülmesinin ardından Türk askerinin Suriye’ye girip girmeyeceğinin konuşulduğu günlerde, Genelkurmay Özel Kuvvetler Komutan Yardımcısı Tuğgeneral Semih Terzi Kilis’e geldi. Elbeyli Sınır Karakolu’nda Terzi ve ekibi için çok özel bir yer yapıldı. Görevleri bölgedeki hava harekâtlarını kontrol etmek,  Suriye’de nokta operasyonları yapmak,  obüslere ve topçulara vurulacak DAEŞ hedeflerine ait koordinatları vermekti.”
 
ZEMİN HAZIRLADILAR
 
“FETÖ, Semih Terzi ve ekibini darbenin alt yapısını oluşturmak için bölgeye gönderdi. Hükümeti aciz göstermek ve sınırdan başlayarak bir kaos oluşturmak için çalıştılar. ‘Bakın hükümet ne kadar aciz kendi vatandaşını koruyamıyor. İl merkezlerine bomba atılıyor ama hiç kimse bir şey yapamıyor’ algısı oluşturmak için çalıştılar.”
 
HALK İSYAN ETTİ
 
Halkın kente düşen roket ve havan mermileri karşısında isyan etmeye başladığını söyleyen üst düzey yetkili, “Kilis’e ses ver kampanyaları başlatıldı. Hatta GS -BJK derbisinde ‘Kilis sahipsiz değildir’ ve ‘Kilis için yastayız’ baskılı tişörtüyle Ahmet Can Arslan sahaya atladı. Aynı günlerde gazetelerde yayınlanan ilanlarda aynı mesajlar verildi” ifadesini kullandı.
 
HEDEF AKDOĞAN’DI
 
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın Kilis’te vali ve kent yöneticileriyle toplantı yaptığı dakikalarda Hükümet Konağı’nın çevresindeki üç noktanın terör örgütü tarafından roketle vurulduğunu hatırlatan üst düzey yetkili, “Bu koordinatları daha önceden DAEŞ’e verilmiş bir atıştı. Askeri yetkilere sorduk ‘bilmiyoruz’ dediler. Hava radar sistemleriyle saldırının yapıldığı noktayı tespit edip angajman kuralları gereği misliyle karşılık vereceklerini dile getiriyorlardı” dedi. Üst düzey yetkili,  askeri birliklere ‘şuraya roket düştü’ diyorduk, ‘hemen bakıyoruz’ diyor, sonra hangi bölgeden atıldığını tespit ettiklerini söylüyorlardı. Ardından ‘Orayı vurduk, şu kadar zayiat var’ bilgisini veriyorlardı.  Aslında toplarla boş arazileri dövüyorlardı. Sırf ‘misliyle karşılık veriyoruz’ demek içini rastgele sallıyorlardı. Bunlar, kaos oluşsun, insanlar tepki göstersin diye yapıldı. Kısmen de başarılı oldular” ifadesini kullandı.
 
YÜZLERCE ÇOCUĞU ÖLDÜRMEYİ GÖZE ALDILAR
 
Darbeci Tuğgeneral Semih Terzi bölgeye gelmeden önce de Kilis, Şanlıurfa ve Hatay’a havan mermileri düştüğünü söyleyen üst düzey yetkili, “Bunlar çatışmalardan seken havan mermileriydi, boş arazilere isabet ediyordu.  Ancak 2016 Ocak ayından itibaren direkt şehir merkezleri vurulmaya başlandı. Hedefler arasında valilik., emniyet, jandarma, hastane ve okul binaları vardı. Kilis kent merkezine DAEŞ’nin mevzilerinden hedef odaklı 80’nin üzerinde roket ve top mermisi atıldı. 22 kişi hayatını kaybetti. İlk atılan roket okul bahçesine düştü. En az yüz çocuk ölümden döndü. Her gün sabah öğle akşam roket ve havan atışı yapılıyordu.  İnsanlar sokağa çıkamaz, esnaf dükkânlarını açamaz oldu. İnsanlar göç etmeye başladı”dedi.