Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığı iş birliğinde düzenlenen GastroAntep Kültür Yolu Festivali başladı.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, festival dolayısıyla Gaziantep'te bulunan Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak'a belediye tarafından hayata geçirilen "Haydi Tarladan Sofraya" projesini anlattı.
Şahin yaptığı açıklamada, "Ben öncelikle size teşekkür ediyorum. Haydi Sofradan Tarlaya neden önemli, özellikle çok büyük bir Korona'dan çıktıktan sonra 6 Şubat'ta da çok büyük bir depremden çıktık. Hakikaten coğrafya, ülkemiz olağan üstü zor bir dönemden geçiyor. Makro dengelerimiz özelliklede ekonomide çok hızlı normalleşmeye çalıştığımız bir geçiş dönemi. Bu geçiş dönemine bakıyoruz hükümetimiz, Cumhurbaşkanımız, bakanlarımız, Mehmet Şimşek bakanın elindeki yaptığı çalışmalarda en az zararda buradan çıkarmaya çalışıyoruz" dedi.
"TARLADA 3 LİRA PAZARA 30 LİRA"
"Bir taraftan da şehirde vatandaşı dinlediğin zaman vatandaş diyor ki 'Başkanım tarlada 3 lira olan mal pazarda 30 lira' ne oldu da 30 liraya çıktı" diye soran Şahin, "Arada bir taşımacılık var başka bir şey yok. O zaman bu zor dönemde hakikaten biz bir taraftan onları dinleyerek, dinlediğimizde de nasıl çözeceğimizi onlarla konuşarak ne yapalım dedim, 'Ya başkanım şu aracıları aradan kaldıralım' dediler. Aracıları aradan kaldırdığımız zaman ne olacak çünkü yerel çeşitlilik çok mühim yerel çeşitlilikte gıda enflasyonu yüksek. Bu özellikle mutfağı direkt etkiliyor. Aracıları aradan kaldırdığımız zaman baktık ortaya yeni iş çıktı, 'Haydi Tarladan Sofraya.' 5 ayrı yerde bunu belirledik. Hemen bizim Tarım Daire Başkanlığımız 40 bin çiftçiye biz mazot desteği veriyoruz. Çiftçi kartımızdan duyurduk. Dedik ki, elindeki ürünü pazara götürme, hale götürme, tarladan sofraya açtığımız yere getir. Aramızdaki muhabbet ve güven 10 yıldır böyle. 2014 yılından beri Belediye Başkanı olduğumda 40 bin çiftçimize çiftçi kartı oluşturduk ve onlarla birlikte tarım şehrine benzer Gaziantep'in altlığını oluşturduk. Bize güveniyorlar, çiftçi kartın içerisinde, tarım cepliğini de link haline dönüştürdük. Kuzey şehri açtığımızda bölgede ne kadar çiftçi varsa o gün tarlasından hangi ürün çıktıysa, orada üzüm çeşitleri var. Gaziantep'e dair Antep Karası, Hulusi de dediğimiz Altı Üzüm dediğimiz çeşitler var. Gaziantep, Evliya Çelebi'nin 150 çeşit üzümünü tarif ettiği bir yer. Onu getiriyor ondan sonra gıda mühendislerimiz var tek tek kontrol ediyor. Kalitesine bakıyor, hijyenine bakıyor, kayıt içine alıyor ve hemen Tarladan Sofraya ürün çeşitliliği açısından hijyen açısından uygunsa stantlara alınıyor" ifadelerini kullandı."GÜNÜN SONUNDA HERKESİN MEMNUN OLDUĞU BİR ŞEHRİ İNŞA EDİYORUZ"
Çiftçinin bu ürünleri kendisinin sattığını dile getiren Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, "Bunu kendisi satıyor işin başında. Ben onlarla konuştuğum zaman dediler ki 'Başkanım şu ürünü pazarda bulamazsın' sof domatesi var mesela. Bu domates bu bölgeye ait. Bu ürün ancak burada var diyor. Daha da önemlisi bu ürün şuan pazardaki fiyata göre, yüzde 40 aşağı düşmüş durumda. Aradaki aracıların fırsatçıların dışarı çıktığı zaman adam tarladaki malı 3 liraysa bunu 10 liraya satıyor. Çok mutlular. Annelerimizi dinliyoruz, diyorlar ki 'Başkanım haftada bir pazar açılıyor ama bu üzüm yok' diyor bunlarda yok diyor. Şu an turşuluk zamanı bu turşunun acurunun buradan alıyorum sirkesini de buradan alıyorum diyor. Sirkesinin acurunun aldığı yerden ben diyor şu anda bu kalitede yeri bu uygun fiyata başka yerden alamam diyor. O zaman hem üreticinin hem de bunu alıp sofraya taşıyan annelerimizin babalarımızın memnun kaldığı bir çalışmaya dönüyor. Günün sonunda gıda enflasyonunun hızlı bir şekilde düştüğü, şehir ekonomisinin hızlı bir şekilde toparlandığı ve herkesin memnun ve mutlu olduğu bir şehri inşa ediyoruz" açıklamasında bulundu.'HAYDİ TARLADAN SOFRAYA' PROJESİ HAKKINDA
"Haydi Tarladan Sofraya" projesiyle çiftçiler ile tüketiciler arasında doğrudan bir bağ kurularak hem üreticiye hak ettiği kazancı sağlamak hem de tüketiciye daha uygun fiyatlarla kaliteli ürünler sunmak hedefleniyor.
Çiftçiler ürünlerini doğrudan tüketiciye sunarak daha yüksek kazanç elde edecek. Böylece, tarım sektöründe adil bir gelir dağılımı sağlanacak ve üreticilerin alın teri karşılığını bulacak. Aynı zamanda, vatandaşlar da taze ve doğal ürünlere daha uygun fiyatlarla ulaşabilecek.