F 35 savaş uçağı özellikleri, F 35 fiyatı ne kadar Türkiye kaç tane alacak? Savunma Sanayii Müsteşarı İsmail Demir dün yaptığı açıklamada, ilk F-35 teslimatının 21 Haziran'da yapılacağını duyurmuştu. Türk Hava Kuvvetleri'ne teslim edilecek ilk F,35 savaş uçağı ilk uçuşunu dün yaptı. 10 Mayıs’ta Fort Worth Teksas’taki Lockheed Martin tesislerinden havalanan 18-001 kuyruk numaralı uçağı, Test Pilotu Commander Wilson uçurdu. F,35'leri kullanacak 2 Türk savaş pilotu ABD'de eğitimlere başladı... Tek pilot ve tek motorlu, beşinci nesil JSF/F-35 müşterek taarruz uçağı, hava-yer taarruz, keşif, taktik ve savunma gibi çok maksatlı görevleri düşük görünürlük özelliğiyle gerçekleştirebilen avcı savaş uçağı olarak dikkati çekiyor. Uçaklar, konvansiyonel (yatay) iniş kalkış yapabilen, kısa kalkış-dikine iniş yapabilen ve uçak gemisine inebilen (F-35C / CV) olmak üzere üç versiyonda üretiliyor. Programda Türkiye'nin yanı sıra ABD, İngiltere, İtalya, Hollanda, Kanada, Avustralya, Norveç ve Danimarka, diğer katılımcı ülkeler olarak yer alıyor. F-35, daha önce sahip olunmayan kabiliyetler sunarak Hava Kuvvetlerinin savunma ve saldırı yeteneğini önemli ölçüde artıracak.. Türkiye, F-35'le günümüzün geleneksel ihtiyaçlarını karşılarken, yarının zorlu gereksinimlerine de yanıt verebilecek gelişmiş hava sistemine sahip olacak. F-35'e yurt içi imkanlarla geliştirilen Hassas Güdüm Kiti ve SOM-J füzesi gibi ürünlerinin entegre edilmesiyle muharebe yeteneği çarpan etkisiyle artacak, bu da Türk Hava Kuvvetlerinin stratejik ve iyi korunan hedeflere yüksek hassasiyetle ulaşmasını sağlayacak.
TEKSAS'TAN HAVALANDI...
Türk Hava Kuvvetleri’ne teslim edilmesi planlanan ilk uçak ilk uçuşunu yaptı. 10 Mayıs’ta Fort Worth Teksas’taki Lockheed Martin tesislerinden havalanan 18-001 kuyruk numaralı uçak, Test Pilotu Commander Wilson tarafından uçuruldu.
Test ve kabul işlemlerinden sonra 21 Haziran’da Türk Hava Kuvvetleri’ne teslim edilmesi planlanlanan F-35A üzerindeki Türk Hava Kuvvetleri forsu ise dikkat çekti. İlk uçuşta Türk F-35A’ya Lockheed Martin’e ait F-16 uçağı eşlik etti.
İLK PARTİ'DE 35 UÇAK...
Dün A Haber’e konuşan Savunma Sanayii Müsteşarı Prof. Dr. İsmail Demir, F-35'ler için ilk teslimatın 21 Haziran'da olacağını açıklamıştı. Müsteşar Demir, planlanan toplam teslimatın 100 adet olduğunu, ilk olarak ise 30 tane alınacağını anlatmıştı.
MALATYA'YA GELMESİ BEKLENİYOR...
Öte yandan Anadolu Ajansı'nın haberine göre, pilot eğitimlerinin tamamlanması ve ikinci uçağın da tesliminin ardından F-35'lerin Malatya'da konuşlu 7. Ana Jet Üs Komutanlığına getirilmesi planlanıyor. F-4'lerin yerini alacak beşinci nesil savaş uçakları için üs komutanlığındaki hazırlıklarla hangarların yapım çalışmaları devam ediyor.
İKİ TÜRK SAVAŞ PİLOTU ABD'DE EĞİTİME BAŞLADI...
İlk uçağın Türkiye'ye teslimatının ABD'deki törenle yapılması planlanıyor. Hava Kuvvetleri Komutanlığında görevli iki savaş pilotu da bu ülkede eğitime başladı. Pilotlara uçakla ilgili özel eğitim veriliyor. Eğitimlerin tamamlanması ve diğer uçağın da tesliminin ardından F-35'lerin gelecek yıl eylül ayında Türkiye'ye getirilmesi planlanıyor. Eğitimlerini tamamlayan pilotlar iki uçakla ABD'den gelecek, uçaklara seyahatleri sırasında tanker uçaktan yakıt ikmali de yapılacak. F-35 savaş uçaklarının Malatya'da konuşlu 7. Ana Jet Üs Komutanlığına getirilmesi planlanıyor. F-4'lerin yerini alacak uçaklar için 7. Ana Jet Üs Komutanlığında hazırlıklara başlandı. Bu kapsamda üs komutanlığındaki F-4 uçaklarına göre inşa edilen bazı uçak bakım hangarlarının yerine yenileri yapılacak. Bazı uçak sığınakları ise F-35'ler için modernize edilecek. Geçen yılın sonunda başlayan inşaat çalışmalarının gelecek yılın ilk aylarında tamamlanması planlanıyor.
TÜRK SAVUNMA ŞİRKETLERİNİN KATKISI...
Tek pilot ve tek motorlu, beşinci nesil JSF/F-35 müşterek taarruz uçağı, hava-yer taarruz, keşif, taktik ve savunma gibi çok maksatlı görevleri düşük görünürlük özelliğiyle gerçekleştirebilen avcı savaş uçağı olarak dikkati çekiyor. Uçaklar, konvansiyonel (yatay) iniş kalkış yapabilen, kısa kalkış-dikine iniş yapabilen ve uçak gemisine inebilen (F-35C / CV) olmak üzere üç versiyonda üretiliyor. Programda Türkiye'nin yanı sıra ABD, İngiltere, İtalya, Hollanda, Kanada, Avustralya, Norveç ve Danimarka, diğer katılımcı ülkeler olarak yer alıyor.
Türkiye'nin, Müşterek Taarruz Programı olarak da bilinen F-35 projesinin ana yüklenicisi savunma devi Lockheed Martin'le iş birliği, F-16 savaş uçaklarının alındığı 1990'lara dayanıyor. Türk firmaları, sistem geliştirme ve tatbikat alanında F-35 projesi kapsamında da Lockheed Martin ile iş birliğine devam ediyor. Endüstriyel katılım bakımından Türk savunma sanayisi, program süresince F-35 programının parça tedarikçisi olarak programda önemli rol oynuyor. Aralarında ASELSAN, Kale Havacılık, Mikrodalga ve Elektronik Sistemleri (MiKES), ROKETSAN ile Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ-TAI) gibi önemli firma ve kuruluşların da bulunduğu 10 şirket, F-35 uçakları için parça ve elektronik sistem üretiminde ve motor bakımında tedarikçi olarak görev alıyor.
F-35 savaş uçağının tüm özellikleri
Uçak, düşük görünürlük, sensör teknolojileri ve radar sistemi gibi üstün yeteneklerle Hava Kuvvetleri Komutanlığının operasyonel etkinliğinde çarpan etkisi oluşturacak.
F-35, daha önce sahip olunmayan kabiliyetler sunarak Hava Kuvvetlerinin savunma ve saldırı yeteneğini önemli ölçüde artıracak.. Türkiye, F-35'le günümüzün geleneksel ihtiyaçlarını karşılarken, yarının zorlu gereksinimlerine de yanıt verebilecek gelişmiş hava sistemine sahip olacak. F-35'e yurt içi imkanlarla geliştirilen Hassas Güdüm Kiti ve SOM-J füzesi gibi ürünlerinin entegre edilmesiyle muharebe yeteneği çarpan etkisiyle artacak, bu da Türk Hava Kuvvetlerinin stratejik ve iyi korunan hedeflere yüksek hassasiyetle ulaşmasını sağlayacak.
ÜSTÜN TEKNOLOJİK DONANIM
F-35 Müşterek Taarruz Uçağı, tek pilot ve tek motorlu, beşinci nesil, hava-yer taarruz, keşif, taktik savunma gibi çok maksatlı görevleri, düşük görünürlük özelliğiyle gerçekleştirebiliyor.
Sahip olduğu DAS sistemiyle 360 derece görüş sağlayabilen F-35'in, özel tasarlanmış geometrisi ve kaplaması sayesinde sahip olduğu düşük görünürlük özelliği, düşman radarları tarafından tespitini güçleştiriyor.
F-35, sahip olduğu Link-16 ve MADL haberleşme sistemleriyle tespit ettiği tehditleri etrafında bulunan diğer F-35 ve silah sistemleriyle paylaşabiliyor, bu sayede harp ortamındaki farkındalık seviyesi artırılıyor.
Sensör füzyon teknolojisiyle EOTS, DAS, radar gibi kaynaklardan aldığı bilgileri birleştirerek, harp ortamının resmini pilota sunan uçak, bu sayede dost ve düşmana yönelik tanımlamaların çok daha doğru şekilde yapılmasını sağlıyor.