Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Emniyet Müdürlüğü tarafından yayımlanan görüntüde Dağ'ın, terör örgütü PKK ile nasıl bağlantıya geçtiğini ve saldırıyı ne şekilde gerçekleştirdiğini detaylı bir şekilde anlattığı görülüyor.
Erbil'e 2015'te geldiğini, örgütle ağabeyi İbrahim Dağ üzerinden irtibata geçtiğini belirten Mazlum Dağ, şunları söylüyor:
"Erbil'de bulunan İbrahim geçen şubat ayında Kandil'e gideceğini söyledi. Ben de katılmak istediğimi ağabeyime ilettim. (Örgüt tarafından) Nisan ayında bana telefon açıldı. Numaramı ağabeyimden aldıklarını söylediler. (Süleymaniye'nin) Ranya ilçesi üzerinden Kandil'e gittim. Fatih ve Botan isimlerini kullanan bir kişi tarafından karşılandım. Yaklaşık 26 gün Kandil'de onlarla birlikte kaldım. Silah kullanmayı öğrendim. Kalaşnikof ve tabanca ile atışlar yaptım. Bu gelişmeden sonra Erbil'e geri dönüp bir kafede çalışmaya devam ettim."
Kandil'den döndükten sonra örgüt üzerinden Siirtli olup Mehmet ile Dıjvar kod isimlerini kullanan Erbil'deki örgüt üyesi Abdurahman Er ile tanıştığını ifade eden Dağ, "Dıjvar ile birkaç görüşme gerçekleştirdim. Bana Türkiye Başkonsolosluğunda çalışan birinin fotoğrafını gösterdi. Sonradan bu kişinin isminin Osman Köse olduğunu öğrendiğim. Benden bu şahsı takip etmemi ve ona ait bilgileri paylaşmamı istediler." dedi.
Saldırının faillerinden Dıjvar'a bilgi aktardığını, onun da bu bilgileri Kandil'deki Fatih'e gönderdiğini belirten Dağ, "Benden onu (Köse'yi) öldürmemi istediler. Ben de eylemi tek başıma yapamayacağımı, 2 korumasıyla birlikte 3 kişi olacaklarını belirttim." diye konuştu.
Erbil'deki bir mezarlıkta saldırı için kullandıkları araca sahte bir plaka takıp Köse'nin bulunduğu restorana gittiklerini, saldırıyı gerçekleştirirken sağ bacağından vurulduğunu anlatan Dağ, olaydan bir müddet sonra saldırıyı birlikte düzenledikleri iki tetikçiden ayrıldığını aktardı.
Dağ, Erbil'de birkaç mekan değiştirdikten sonra 20 Temmuz'da IKBY'deki anti terör timlerince yakalandığını kaydetti.
(AA)