Enflasyona karşı kararlı bir duruş var! ''Herkes sürecin parçası olmalı''

TBB Başkanı Alparslan Çakar, enflasyon ile mücadelede net ve kararlı bir irade olduğunu belirterek “Hem para hem maliye politikası tamamen uyum içerisinde hareket ediyor” dedi.

Akşam

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı Alparslan Çakar. önceki akşam katıldığı bir televizyon programında önemli açıklamalarda bulundu. Hükümetin enflasyonla mücadelesini 'net ve kararlı duruş' olarak niteleyen Çakar, "Faiz politikası araçları uygulandı, makro ihtiyatlı tedbirler yönünde kararlar alındı. Artık önümüzdeki dönem itibarıyla enflasyona yönelik olarak net kararlı bir duruş söz konusu. Biz enflasyonu yönetmediğimiz müddetçe yatırım ortamımızı sağlıklı bir şekilde yürütmek, fiyat ve finansal istikrarı sağlamamız mümkün olmayacaktır. Yatırım yapmak zorundayız. Yüksek değerli teknoloji üretimleri yapmak zorundayız. Bunu ihracata çevirip cari fazla (döviz fazlası) verecek veya cari açığı yönetecek seviyeye gelmeliyiz. Enflasyonla mücadele çok kararlı bir şekilde sürüyor" dedi. Çakar'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

■ NE ZAMAN DİZGİNLENECEK?: Merkez Bankası rezervlerinde net artış görüyoruz. Borçlanma kabiliyetimizde artışlar söz konusu, borçlanma maliyetlerimizin azaldığını görüyoruz. Bu süreç hemen yarın olacak bir süreç değil. Meşakkatli ve zaman alacak bir yol. Ama kararlı bir duruş gösterip gereğini yaptığımız zaman bunu yenmemek mümkün değil. Orta Vadeli Program (OVP) ile faiz, kur, enflasyon, büyüme gibi temel ekonomik parametrelerin 3-4 yıllık sürecini göreceğiz. Tamamen kişisel kanaatim, enflasyonun istenilen seviyeye gelmesi 1 yıldan daha uzun bir süre olacak diye düşünüyorum. Uluslararası değişkenler, turizm gelirleri, hammadde fiyatları, savaşın mahiyetine bakmak lazım. Dış ve iç etkenler bağlamında değerlendirmek lazım. Normal koşullar altında 1 yılı biraz aşan sürede bu işin makul seviyeye geleceği kanaatindeyim.

■ FİNANSAL VE FİYAT İSTİKRARI: Bizim siyasal istikrarımız var. Finansal ve fiyat istikrarını sağladığımızda artık süreci kontrol etmiş durumunda oluruz. Maliyet enflasyonunda değişkenler sadece bize ait değil. Vatandaşlarımızın fiyatlamalarını yaparken enflasyonun artacağı varsayımı ile şunu yapmıyor olmamız lazım. Maliyeti hemen fiyata yansıtmak, irrasyonel fiyatlandırmalardan kaçınmamız lazım. Herkes programa inanacak, hepimiz planlar yapacağız. Biz o paremetreler çerçevesinde bütün politikalarımızı oluşturacağız.

■ PARA VE MALİYE POLİTİKASI UYUMLU: Kök probleme bakıldığında bizim ülkemizde tasarruflarla yatırımlar birbirini dengelemiyor. Maalesef tasarruflarımız az. Bu fark cari açık olarak karşımıza çıkıyor. O zaman bu dışsal şoklarla da beslendiğinde maliyet enflasyonu olarak karşımıza çıkıyor. Herkesin aynı kararlılık ve fedakarlılıkla sürecin parçası olması lazım. Bir toplumsal mutabakat gerekiyor. Hem para hem maliye politikası tamamen uyum içerisinde hareket ediyor bugün itibarıyla. Bunun sonuçlarını görüyoruz.

■ İHRACATI ARTIRMAK ZORUNDAYIZ: Enflasyonist ortamlarda firmalar ciddi işletme sermayesi hissederler. Fiyatların artabileceği endişesiyle likitideyi alıp tedariğini önceden yapmak. Kredi verdiğinizde parasal genişlemedir. Enflasyonist etki yaratabilir. Aslında bu bir sarmal. Burada selektif ve seçici davranmak zorundasınız. Doğru zamanda doğru kredi kullandırmak. Artık kamu bankaları gibi diğer bankaların da topa girdiğini görüyoruz. Bizim cari açığı doğru yönetmek adına mutlaka döviz kazandırıcı işlemleri artırmamız lazım. Biz ihracatçılarımızın finansmanına devam edeceğiz.

TAŞIT KREDİLERİNDE BÜYÜME VAR

Krediler boyutu itibarıyla bakıldığında konut kredisi bakiyesi 447 milyar TL'dir. Yılbaşından bu tarafa yüzde 24 oranında kullandırılmış durumda. Ayrıca bu sene çok ciddi anlamda yüzde 75 civarında taşıt kredilerinde büyüme var. Şimdi elektrikli taşıtlar hariç, diğer taşıtlar konusunda kredi mekanizması daralmış durumda.

SEÇİM SONRASI 12 MİLYAR DOLAR GİRİŞ OLDU

Merkez Bankası başkanımız enflasyondaki seyir, genel fiyat seviyesindeki seyir, fiyat istikrarı açısından kararlı adımlar atacağını ifade ediyor. Bunu somut olarak gördük. Buna da itibar etmek zorundayız. Seçim öncesi dönemde bize efektif çıkış olurdu. Vatandaşın bir kısmı parasını alıp evine, yastık altına götürüyordu. Seçim sonrası 12 milyar dolar efektif giriş oldu.

KKM HEDEFİ YERİNE GETİRDİ

Kur Korumalı Mevduat'ta (KKM) dönemin koşulları içerisinde kurda ciddi hareketlilik vardı. Bu sürekli devam edecek bir şey değil. Bugün itibarıyla KKM'ye bakıldığında 3.4 trilyon lira, yani 127 milyar dolar seviyesinde. Bugün gelinen nokta itibarıyla, bilançonun kompozisyonu o zaman yüzde 30 TL, yüzde 70 yabancı paraydı. Bugün bulunduğumuz noktada KKM dahil yüzde 42 yabancı para yüzde 58 TL cinsinden dönüşmüş durumda. KKM kesinlikle öngörülen hedefi ziyadesiyle yerine getirmiştir. Bugün itibarıyla iş normalleşiyor. Aslında yavaş yavaş hedeflere adım adım yaklaşıldığını, sektörün uyum sağladığını görüyoruz. Bugün vatandaş KKM açmak istediğinde hâlâ rafta olan bir üründür, tabii ki açabilir. Ancak müşterimiz enflasyon beklentisi, kur beklentisi içerisinde karar alıp tasarrufuna yön verecek.